Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Tarhan Erdem’in ardından - Erol TUNCER
Toplumsal ve siyasal yaşamımızda önemli bir yeri olan Tarhan Erdem’i yitirmiş olmanın derin üzüntüsü içerisindeyiz.
Tarhan Bey, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde öğrenci iken girdiği CHP’de, gençlik kollarından başlayarak, İstanbul il yönetim kurulu üyeliği, milletvekilliği ve Bakanlık kademelerindeki görevlerinde başarılı olmuş bir arkadaşımızdır. CHP yeniden açıldıktan sonra, Altan Öymen’in genel başkanlığı döneminde genel sekreter olarak da hizmet vermiş olan Erdem’i ilkeli, dürüst bir politikacı olarak tanıyoruz.
1977-1980 yılları arasında milletvekili ve ikinci Ecevit hükümetinde Bakan olarak birlikteliğimiz oldu.
CHP’de önemli hizmetler vermiş Tarhan Erdem, 12 Eylül 1980 sonrasında da toplumsal ve siyasal yaşamımıza önemli katkılarda bulunmayı sürdürmüştür. Bu yazı çerçevesine sığmayacak hizmetlerinden yalnızca birkaç örnek verebilirim.
Değerli arkadaşımız araştırmacı titizliği ile, CHP’ye İstanbul’da belediye başkanlığı kazandırmış bir politikacıdır. Gençlik kollarından itibaren Erdem’i yakından tanımış olan CHP’li eski Bakan Alev Coşkun bu olayın ayrıntılarını, Cumhuriyet Gazetesi’nin 9 Haziran 2022 Perşembe günlü sayısında vermiştir.
Partilerdeki üye yazımları sırasında ortaya çıkan ihtilaf ve şikâyetlerin önünü kesebilmek için 1977 yılında üye yazımlarının bilgisayar ortamına geçirilmesine karar vermiştik. CHP olarak, diğer partilerden önce böyle bir sistemi uygulayacaktık. Çalışmaların koordinatörlüğünü üstlenen Tarhan Erdem, sistemin kurulması ve işletilmesi sırasında gerçekten başarılı bir çalışma sergilemişti.
1973 SEÇİMİ
1976’daki CHP kurultayına sunulacak tüzük tasarısını hazırlayan üç kişilik komisyonun üyelerinden birisi de Erdem’di. Diğer üyeler, Prof. Dr. Turan Güneş ve İsmail Hakkı Birler idi.
Erdem’in 12 Eylül 1980 sonrasındaki hizmetlerinden yalnızca ikisini sunmak isterim:
- Arkadaşımız güvenilirliği ile tanınan “KONDA Araştırma Şirketi”nin kurucusudur.
- Tarhan Erdem’in siyaset yaşamımıza kazandırdığı iki önemli eserden de söz etmek istiyorum: “Anayasalar ve Seçim Kanunları” (1876-1980)” ile “Yasama Meclisleri Üyeleri Seçimi ve Siyasi Partiler Kanunları (1876-2013”. Bu yayınlar, başkanı bulunduğum Tesav Vakfı’ndaki çalışmalarımızda, her zaman bize kılavuzluk etmiştir.
Son olarak Erdem’in yaşamından bir anekdotu sunmak istiyorum. Bu anekdot, gerektiğinde kendisine sunulan olanaklardan, partisinin başarısı uğruna vazgeçebilmeyi bilen bir politikacının verdiği, övgüye değer bir örnektir.
“12 Ekim 1975 tarihinde Cumhuriyet Senatosu’nda üçte bir yenileme seçimleri yapılacaktı. 1973 milletvekili Genel seçimlerinde yüzde 33.6 oy oranıyla birinci sıraya gelen CHP’nin oy oranının bu seçimlerde daha da yükselmesi, CHP’liler açısından moralleri yükseltici bir etken olacaktı.
1973’de seçilen İstanbul senatörlerimizden Ayhan Peker, Bolu civarında geçirdiği bir trafik kazasında hayatını kaybettiği için yenileme seçimleriyle birlikte İstanbul’da bir senatörlük için ara seçimi de yapılacaktı. İstanbul’un seçmen sayısı, seçim yapılacak illerdeki seçmen sayısının yüzde 20’si civarındaydı. 1973 seçiminde İstanbul’daki oy oranımız da yüzde 49.4 gibi yüksek bir orandaydı.
OYBİRLİĞİ İLE ADAYLIK
Siyaset anlayışımız gereği adaylar parti örgütlerince yapılan önseçimlerle belirleniyor ve örgütler merkez yoklamasına şiddetle karşı çıkıyorlardı. Bu kez beklenmeyen bir gelişme oldu. İstanbul il ve ilçe örgütleri, oybirliği ile şu kararı aldılar: İstanbul seçiminin taşıdığı önem nedeniyle Cumhuriyet Senatosu adayının genel merkez tarafından belirlenmesini istiyorlardı. İstanbul’da seçimin kazanılacağı kesindi. Amaç, CHP’nin ülkedeki oy oranını yükseltebilmekti. İstanbul’daki oyumuza ek olarak adayın getirebileceği oylar, CHP’nin Türkiye ortalamasına olumlu olarak yansıyacaktı.
Genel Sekreter Orhan Eyüboğlu, merkez yönetim kurulunu (MYK) toplayarak bizlere şu bilgiyi verdi: Genel başkanla konuyu görüşmüşler. Gençlik kollarından başlayarak İstanbul il yönetimi üyeliğinde partiye önemli hizmetler vermiş, ancak şimdiye kadar milletvekili ya da senatörlük başvurusunda bulunmamış olan Tarhan Erdem’in aday gösterilmesinin uygun olacağını düşünüyorlardı. MYK olarak Tarhan Bey’in adaylığını oybirliği ile kabul ettik.
Eyüboğlu, ertesi günü MYK’yı yeniden topladı ve Tarhan Erdem’in adaylığı kabul etmediğini bildirdi. Tarhan Bey, genç bir insan olarak Türkiye’nin kendisini tanımadığını, oysa İstanbul adayının Türkiye’ye hitap eder bir isim olmasının gerekli olduğunu ifade ederek affını istemiş. Bunun üzerine Prof. Dr. Besim Üstünel’i aday gösterdik. İstanbul’daki seçimi, beklendiği gibi, Üstünel kazandı.
Merkez yoklamasıyla gelen altı yıllık senatörlüğü bir kalemde geri çeviren arkadaşımız, iki yıl sonra (1977 milletvekili genel seçimlerinde) ateşten gömlek demek olan önseçime girerek milletvekili seçilecekti.
Tarhan Erdem’in ve o dönemdeki İstanbul örgütünün parti yararını önde tutan davranışlarını bir kez daha saygıyla anıyorum.”
Arkadaşımızın ruhu şad olsun.
EROL TUNCER
TESAV VAKFI BAŞKANI
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Kazanan isim belli oldu!
- 'Adama lafını yedirirler böyle, ensendeyim'
- 3 ülke daha BRICS'e 'ortak üye' oldu!
- Polis yanlış adresi bastı, ev sahibinin kolunu kırdı
- Teğmenler hakkında yeni gelişme!
- Romanya - Kosova maçı yarıda kaldı!
- 'Tahmin edemedikleri kadar dirençliyiz'
- İlk bulgular neye işaret ediyor?
- MHP'den 5'inci paylaşım da aynı saatte geldi!
- Özel'e soruşturmada 'yetkisizlik' kararı