Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Şahsıma mektuplar (35) Hep ken-dine...

21 Eylül 2024 Cumartesi

O kadar verimli bir hafta geçirdim ki! Bundan iyisi, Kahire’de Sisi! Sırada dostum, kardeşim, muhterem mevkidaşım Esad var.

Kimi fesatların, Esad’la dostluğumuza laf edeceğini çok iyi biliyorum. O ahmaklara daha neler öğreteceğim neler! Cibilliyetsizliğin sınırı yok ki. Ama Türkiye ile Suriye’nin 950 kilometre sınırı var. O sınırla bu sınırın ne alakası var demeye kalkacaklar. Biz de onlara, “Bize soru soramazsınız” diye çıkışıp haddini bildireceğiz. 

Mektuplarımı okuyanlar, tarihi yeniden yazdığımı bilirler. Sadece bununla mı yetinecektik? Elbette değil. Şimdi bilimin öteki dallarını da yeniden yazıp körpe beyinlere yerleştireceğiz. Eğitimin en gerçek amacı neymiş, herkes görecek!

***

İttifakımızın önemli ortağı Zekeriya kardeşimiz çok ciddi bir işlev görüyor. Onu mayın eşiği olarak kullanıyoruz. Benim milletim neye, ne kadar tahammül eder, şahsıma oy vermeyip başka arayışlar içinde olanlar nasıl bizim ittifakta toplanır? Bu soruların yanıtlarını ararken elbet mayın eşiklerine ihtiyaç var!

Koronun son deliği Zekeriya kardeşimle ötekiler, hepimiz tam bir koro halindeyiz. Birbirimizle son derece uyumluyuz. O kadar uyumluyuz ki mübarek zıtlıkların anlaşmalı birliği! Bunun en güzel örneği, mevcudu beğenmediğimiz için devre dışı bıraktığımız anayasa oldu. Daha pratik, tek kullanımlık bir anayasa istiyoruz. Şöyle bir kez daha aday olayım, bir kez daha seçileyim yeter. Ötesine seçildikten sonra bakarız. O günün şartlarına göre kibrit büyüklüğünde, hibrit özelliğinde yeni bir anayasa daha yaparız. 

Şahsım tertemiz bir yönetim, tertemiz bir toplum için o kadar büyük mücadele veriyor ki... Tarihe geçecek olanı; dini, ahlaktan ve vicdandan arındırmamızdır. Kimi kökü dışarıda Siyonizm uşakları, yok önce ahlak yok önce vicdan gibi art niyetli, ortalığı bulandırmayı amaçlayan, kafalarının arkasında ne olduğunu çok iyi bildiğimiz konuşmalar yapıyorlar. Biz yüce dinimize ahlaktı, vicdandı, hiçbir şey bulaştırmayız. 

Hepimizi kederlere gark eden Narin olayında cesedi saklayan ne diyor? Çuvala koyduktan sonra iki rekat namaz kıldım diyor. Kimse benim milletimin içindeki duyguları başka yöne çekmesin!

Aynı şeyi eğitimde de yapıyoruz. Eğitimi, akıl ve bilimden arındırıyoruz. Bu alanı tertemiz yapacağız. Kimse bir şey bulaştıramayacak. 

***

Şahsımı en iyi temsil eden kişi Diyanet işleri başkanım. O kadar iyi temsil ediyor ki herkes ona benzemek için yarışıyor. Hah işte hizmet yarışı dediğin budur. 

Anayasa Mahkemesi başkanımdan eski genelkurmay başkanıma kadar herkes Diyanet işleri başkanlığı yapacak düzeyde. Seviye dediğin budur! Yurdumuzu muasır riyakârlık seviyesine çıkarmadan bize durmak yok! 

Bütün bilimleri bir hedefte birleştiren şu söz ne kadar derin manalar ifade eder:

Şahsımı sevmeyen Allah’tan korkmuyor demektir, Allah’tan korkmayan dinsiz demektir, dinsiz olan da ilim, irfan, bilgi sahibi değil demektir. 

Biz, zikri hür, cüzdanı hür, israfı hür bir anlayışla yürüyeceğiz. Böyle nesiller yetiştireceğiz. Bu hürriyetlere hayır diyenin defterini düreceğiz. 

Şahsıma, hep kendine yontuyorsun diyorlar. Bu yontulmamışlara sorarım:

Kime yontacaktım?

Bir süredir ekonomiye giremiyoruz. Önümüzdeki haftalarda ekonomist evladımla, faiziyle birlikte gireriz.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Umut ve mücadele! 21 Kasım 2024
Yine yeniden BOP! 20 Kasım 2024
Çekin elinizi! 19 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları