Şükran Soner
Şükran Soner soner@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Hak aramayı, kazanmayı baştan öğrenmek

31 Aralık 2024 Salı

Yıllardır ha bugün ha yarın denilerek, medya güdülemesiyle esir alınmış olarak uyuştukça uyuştuk. Geçmişin hak kazanılırken yaşanmış acıları, yaşayıp, bedel ödeyerek kazanmanın onuru unutturuldu. Medyatik güdülemelerin kitlelerin yıldırılıp teslim alınmalarının aracı olarak kullanılmaları yüzünden dünyanın en uzun süreli sindirilip susturulmuş, teslim alınmış halkına dönüşüverdik. 

En yoksul, hak arama bilinci, kültürü gelişmemiş ülkelerin halklarından beter bir teslim olma süreci yaşadık. 2002’den günümüze, bir başka benzeri örneğin yaşanmadığı yıllar boyunca, kış uykusundan uyanamıyorcasına kazanılmış haklarımızın her alanında kaybettikçe kaybettik. Şimdi gerçekçi rakamlarla, ortaya çıkan verilerle kayıtlı, örgütsüz, sendikal haklarını kullanamayanlar olarak dünyanın en büyük ülkesi olduğumuzla yüzleştik. 

Oysa 1960’ların örgütlenme özgürlüklerine kapılarımızı açan anayasal düzeniyle, tüm çalışma alanlarında sendikal haklara kapıları açan yasalarımız sayesinde, Cumhuriyet tarihimizin ilk yıllarından beslenen hak arama, kültür, eğitim, kimlik geliştirme bilgilenmelerimiz, donanımlarımız kısa yıllar içinde güçlü, donanımlı şekilde örgütlenme ve sendikal haklarımızı geliştirmede hızlı bir koşunun içine girmiştik. 1970’li yıllar sonrası evrensel liberal düzenin yol açtığı emperyal ideolojiler, sermayenin güçlenmesi, siyaseten kitleleri güdülemesi sebebiyle dünya çapında bir gerileme yaşattı. Bu süreçte ülkemizdeki örgütlü işçi sınıfımız, sendikalar, meslek örgütleri, siyasetin yarattığı hızlı gelişme dinamikleri sayesinde evrensel kapitalizmin geçerli olduğu dünya ülkeleri yavaş yavaş geriye çekilirken, onları yakalamanın ötesinde, oransal olarak onların önüne geçen başarılar elde etmiştik. 

***

Evrensel emperyalizm ideologları, emperyal dünyayı çok kızdırmış olmalıyız ki kanlı 1 Mayıslar benzeri sayısız provokosyonlar yapıp, ülkemizdeki maşalarını da kullanarak öylesine büyük oyunlar, tuzaklar kurdular. Elbette ağır bedeller karşılığı ulaştığımız hak kazanımlarının adım adım geri alınmasında, her yolun geçerli sayıldığı tuzaklar birbirlerini izledi. Şimdilerde, kısa zaman dilimleri içinde, ne kadar çok, ağır hak gasplarına uğradığımızı yeni yeni kavramanın şoklarını yaşıyoruz. 

Kuşkusuz acılar, çaresizlikler içinde uyutulmuş, yakın zamanlarda ancak çözümlerini üretmek zorunda oldukları gerçeği ile yüzleşmiş kuşaklar, içgüdüsel olarak haklarını aramak, onları kurtarmanın peşinde, arayış içindeler. Çok uzun yıllar uyutularak afyonlanmış gibi ortalıkta dolandıktan sonra, “Bir şey yapmalı” arayışlarına girmek zorundalar. Bizden şanssız gibi görünüyor olsalar da bizden çok daha şanslılar. Bizim kuşağın ödediği bedelleri, acıları yılllar içinde adım adım haklarını nasıl kazandıklarını, nasıl yol alabildiklerini, gerçekleri, ellerindeki sihirli teknolojik aletlerle çok çabuk öğrenebiliyorlar. 

Bizden çok daha kolay, bizim kuşağın tanıklık ettiği ağır bedeller üzerinden yola çıkarak, daha bilinçli, örgütlü, akılcı hak savaşımı vermeyi çok daha çabuk öğrenecekler. Saray’ın ağırlığını koyduğu asgari ücretle yenilmiş ağır kazık, çok çabuk algılandı. Saray’ın hukuku ile gelen kasıtlı grev yasağı ile hakları ellerinden alınıp sokağa atılan işçiler, çok çabuk bilinçli karşı duruşları, direnişleriyle işlerini geri alabilmenin yolunu buldular. 

Yeni yılda çok daha güçlü, bilinçli ittifaklar sayesinde bu kirli düzen böyle sürüp gitmeyecek, gidemeyecek.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları