Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Yeni yılda ‘yeni paradigma’ umudu mu?

31 Aralık 2024 Salı

Buldan ve Önder’in iki DEM Parti yetkilisi olarak İmralı’ya gitmesi, Öcalan’la görüşmesi ve bu görüşme sonrasında yayımladıkları açıklama, yeni yıla girerken, gündemin başına oturdu.

Açıklamada Öcalan’ın yedi maddelik mesajı vardı.

Bu mesajın bence en önemli üç önemli maddesi şöyle:

  • Sürecin başarısı için Türkiye’deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir. Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır.
  • Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim.
  • Devir Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir.

Bu üç maddeden çıkardığım sonuçları şöyle özetleyebilirim:

1) Her koşulda, Türkiye’de terörün sona erdirilmesi umudu çok önemli bir beklentidir.

“Barış, Demokrasi ve Kardeşlik” vaadi gerçekleştirilirse ülkemiz için de bölge için de büyük bir başarı gerçekleştirilmiş olur.

2) “Yeni Açılım” ya da “Çözüm” adresinin TBMM olması doğru bir yaklaşımdır.

3) “Erdoğan ve Bahçeli’nin yeni Paradigması”nın ne olduğu belli değildir ve kuşku uyandırmaktadır.

***

Bu “Yeni Paradigma”nın ne olduğu konusunda akla gelen sorular şunlar:

“Birinci Açılım Süreci”nin “Paradigması”, Erdoğan için bir “Şahsım Devleti” kurulmasıydı.

Selahattin Demirtaş o paradigmayı reddedince o süreç çöktü ve Demirtaş hapse atıldı ama Erdoğan “Şahsım Devleti”ni Devlet Bahçeli ile ittifak kurarak gerçekleştirdi.

Şimdi “İkinci Açılım Süreci”nin İmralı Heyeti’nin açıklamasında sözü edilen “Bahçeli ve Erdoğan’ın Yeni Paradigması”:

PKK, PYD ve YPG’nin silahsızlandırılmasına yönelik olarak sunulmak kaydıyla...

“Şahsım Devleti’nin kurumlaştırılması”...

Ve “Erdoğan’ın hayat boyu Cumhurbaşkanlığı’nın sağlanması”...

Hedeflerini gerçekleştirecek olan “Yeni Anayasa” çalışmalarını, “yol haritası” olarak önümüze mi sürecektir?

***

Yukarıdaki bu temel soru, aşağıdaki soruları da akla getirmektedir:

1) “Birinci Açılım Süreci”nin trajik sonuçlarını bütün toplumla birlikte en ağır biçimde yaşamış olan Kürtler ve Kürt Siyaseti, bugünkü “İkinci Açılım Süreci”ne inanmakta mıdır, bu sürece ne ölçüde samimi destek verebilecektir?

2) İktidarın her konuda duvara toslamış olan politikalarıyla bunalmış olan toplum ve iflas etmiş olan devlet, bu iktidarın liderliğinde, böyle kişisel, ülkesel ve bölgesel hesaplara dayalı bir serüvene katılabilecek potansiyellere sahip midir?

3) Bütün varlığını ve varlığının devamını, kısacası “bekasını”, Türkiye Cumhuriyeti’nin “Türklük ve Türkçülük” ideolojisi üzerinden devamına dayamış olan MHP’nin böyle bir serüvene gerçekten sonuna kadar destek vermesi beklenebilir mi?

4) Emperyalizmin, kısacası, bölgemiz açısından ABD’nin ve İsrail’in, Ortadoğu’daki ve Türkiye’deki planlarına uygun olan böyle bir “Yeni Paradigma”, topluma, devlete ve seçmene anlatılabilir ya da dayatılabilir mi?

5) Yoksa önümüzde:

“Şahsım Devleti’ni kurumlaştırmak” ve Erdoğan’ı “hayat boyu Cumhurbaşkanı” yapmak için...

Ülkede ve bölgede terörü bitirmek umuduyla...

“Yeni Paradigma” adı altında...

Yine kan ve gözyaşları ile sulanan yeni bir çatışma ve baskı dönemi ile gerçekleştirilecek olan...

“Otoriterliğin, totaliterliğe yükseltilmesi” projesi mi yatıyor?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Umutsuzluğa hayır! 2 Ocak 2025
Tandoğan sonrası 29 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları