Depremden sonra ailelerini kaybeden çocuklar, tarikatların yurtlarına gönderilirken bazı hayvanlara da çeteleşmiş oluşumlar el koymaya çalıştı.

Bu konu haftalardır hayvan hakları savunucuları arasında konuşulurken geçen hafta sonu Sabah gazetesinin eki Günaydın’da Funda Karayel imzalı bir yazı yayımlandı. Paw Guards’a (Pati Koruyucuları) bu iddiayı telefonda sorup onların söylediklerini yazmış, bu grubun haklarında ciddi suçlamalarda bulunduğu veteriner hekimler ve Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) ile görüşmemiş.

Oysa araştırınca ortaya tam bir zorbalık öyküsü çıkıyor. 

***

Hatay’da depremden sonraki kaotik ortamda, TVHB, bölgeye barınakların durumunu izlemek, gönüllü hekimlerin, ilaçların ve mamaların takibini yapmak üzere koordinatör olarak veteriner hekim Burcu Can’ı görevlendirmiş.

Paw Guards ise depremden sonra bölgeye gidip “Bu barınak bizim sorumluluğumuzda” diyerek kendisini yetkili ilan etmiş. Bunun üzerine veterinerler, “Biz enkazdan çıkarılan hayvanlara ilk müdahaleyi yaparız, siz de hayvanların kliniklere transferine yardımcı olursunuz” demişler.

Ancak 10 Şubat’ta Paw Guards oluşumu ile birlikte hareket eden veteriner hekim Şevki Gök, “Barınaktaki yönetimi ele alıyorum” deyince, TVHB’nin görevlendirdiği veteriner hekim Kasım Berber, oranın belediye barınağı olduğunu, TVHB Merkez Konseyi’nin yetkisinde olduğunu söyleyince Gök’ün fiziksel saldırısına uğramış. Berber, bu nedenle savcılığa suç duyurusunda bulunurken darp raporu da almış.

Şevki Gök kim diye araştırınca, daha önce kedisine yanlış teşhiste bulunduğunu iddia eden birine fiziksel saldırıda bulunduğu, Ankara Veteriner Hekimleri Odası tarafından Haysiyet Divanı’na sevk edilerek ihtar cezası verildiği ortaya çıkıyor. 

***

14 Şubat 01.00 civarında ise barınakta gönüllü olarak görev yapan veteriner hekimlerden biri olan Duygu Kahraman panik halinde Burcu Can’ı arayıp olay çıktığını haber vermiş.

O gece tutulan tutanakta, barınağa bazıları gebe olan, aralarında 30-35 günlük yavruların da bulunduğu, hiçbiri kısır olmayan 32 adet kedi getirildiği (bunların yirmi adedi cins kedi), getirenin kedileri “üretim evinden çıkarttığını” beyan ettiği, Paw Guards’ın bu kedileri Ankara’ya transfer etmek istediği, ancak veteriner hekimlerin öncelikli olarak durumları daha acil olan ve barınak koşullarında tedavileri mümkün olmayan hayvanların başka illerdeki veteriner kliniklerine aktarılması kararını aldığı, bu kararı Paw Guards’ın kabul etmediği ve kedilerin bu gruba verilmesinin uygun bulunmadığı yazıyor. 

Bunun üzerine barınakta itiş kakış yaşanmış, darp girişimi olmuş. Bir Paw Guards üyesi, sabıkasının olduğunu söyleyerek bıçak çekmekle tehdit etmiş ve barınağa polisler gelmiş.

***

Hatay’daki barınağa o gece getirilen kedilere ne olduğunu araştırmak için, gönderildikleri kliniklerin adlarını, sahiplendirme formlarını, hayvanlara uygulanan tedavileri, yuvalandırılan hayvanları ve sahiplerinden gelen videoları gösteren tüm belgeleri alıp inceledim. Tek tek fotoğraf ve videoları çekilerek numaralandırılmış, çoğu yuvalandırılmış, birkaç tanesinin tedavisi devam ettiği için klinikte. 

Günaydın’daki yazıda Paw Guards’ın üretici olmakla suçladığı Kahraman ve Yalçın, suç duyurusunda bulunup dava açmaya hazırlanıyor. Yalçın, bölgeden sadece tedavi etmek için kimse almaz diye sakat veya hasta olan dört tekir kedi aldığını, birini kendisinin ampute etmek zorunda kaldığını, birinin de böbrek sorununu düzeltmeye çalıştıklarını söyledi.

Anlaşılıyor ki birileri ortada acil müdahale için transfer edilmeleri gereken hayvanlar dururken üretim için kullanılan cins kedilere alelacele el koymaya çalışmış. 

***

Bu olayda sorulacak soru şu: Bir STK ve onunla çalışan veteriner hekim, yetkileri olmadığı halde kamuya ait bir barınağın yönetimine nasıl el koymaya kalkıyor ve görevlileri darp ediyor?

Belediye Veteriner Hekimleri Derneği, depremden sonra Paw Guards ile yaşadıkları benzer sorunlar ve darp girişimi hakkında açıklama yaptı ve şunu söyledi:

“Depremden kendi çıkarlarına göre rant elde etmeye çalışan, herkesin malumu bu grup kendilerine engel olmaya çalışanlara karşı kuralları çiğneme hakkını kendinde bulmaktadır. Maalesef sahipsiz hayvanların üzerinden gayri resmi olarak toplanan yardım paraları ve insanların bu konudaki iyi niyetleri, yaşanan olaydaki gibi kişilerin iştahlarını kabartmış ve çeteler gibi davranmalarına zemin hazırlamıştır.”

TVHB’nin de üyelerine uygulanan bu zorbalık karşısında bir açıklama yapması ve soruşturma başlatarak kamuoyunu bilgilendirmesi gerekir.