Zülal Kalkandelen
Zülal Kalkandelen zulal.kalkandelen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Aldatılan yok, ‘kullanışlı aptallar’ ve suçlular var

16 Temmuz 2019 Salı

Üsküdar Meydanı’nda bir fotoğraf sergisi açılmış. 15 Temmuz 2016’da yaşanan darbe girişimi sırasında çekilen fotoğraflar yan yana dizilmiş; yoldan gelip geçenler bakıyor.
Fotoğraf makinesi ellerinde sosyal medyadan canlı yayın yapanlar,
Serginin yanında durup fotoğraf çektirenler,
Çocuklarına 3 yıl önce neler olduğunu anlatmaya çalışan anne babalar,
Konuyu anlamaya çalışan turistler...
Herkes kendine göre yorumluyor o dehşet verici günü.
Vahşet, şiddet, terör, kan...
Boğaziçi Köprüsü’nde yaşanan linç...
Ne ararsanız var fotoğraflarda.
Ne demeli anneler sergiyi gezerken çocuklarına?
Yıllarca orduya ve devlet kurumlarına sızan,
Sızdığı bilindiği halde önlem alınmayan,
Hatta önlem almak bir yana, sızmaları sağlanan,
Desteklenen, kollanan, el ele yürünen,
Ne istedilerse verilen,
Ve böylelikle başta ordu, hukuk kurumları ve medyaya hâkim olan FETÖ, kanlı bir darbe girişiminde bulundu. 251 kişi öldü.
Amaçları neydi?
Türkiye Cumhuriyeti’nin yönetimine el koyup laik sistemi sona erdirmek...
Bunları duyan çocuk şunu sormayacak mı:
Peki, bu sızıntı onlarca yıl niye durdurulmadı?
Durup düşünecek anne: “Devlet büyüklerimiz aldatılmış çocuğum...
Ama yıllarca önlem alınmadı, hatta Fethullahçılar devlet kurumlarına sızdığı halde onlara her istedikleri verildi dedin... Nasıl aldatılma oluyor bu?

***

17 yıldır Türkiye’yi yöneten iktidar partisi, insanın çocuk aklıyla bile sorabileceği bu soruya henüz yanıt vermedi.
Aldatıldık!” söylemi, aynı İkinci Cumhuriyetçiler’in “Kandırıldık!” bahanesine benziyor.
Siyasal İslamın temsilcisi partiyi yıllarca destekleyip, liderinden “demokrasi kahramanı” yaratmaya çalışmalarını andırıyor...
Meğerse AKP-FETÖ ortaklığının Türkiye’ye dayattığı 2010 Anayasa referandumunda “Yetmez Ama Evet” diyenlerin, siyasal İslamın demokrasi ile bağdaşmadığını anlamaları için Türkiye’de dinci otoriterliğin zaferini ilan etmesi gerekiyormuş.
Fethullah Gülen’in 12 Eylül 2010 referandumu için, “İmkân olsa mezardakileri bile kaldırarak referandumda ‘Evet’ oyu kullandırmak lazım” dediğini bildikleri halde, “Yetmez Ama Evet!” diye bağıranlar kandırılmış olamaz.
Olsa olsa kandırılmak işlerine gelmiştir!

***

Ortada apaçık işbirlikleri, kumpaslar, oyunlar, hileler, operasyonlar ve yalanlar vardır.
Çıkar ortaklığı çökünce “aldatıldık” diye ortaya çıkanlar, herhalde birilerini uyutmaya çalışıyor.
Daha da fenası, tarikat ve cemaatler ile el ele yürümenin bu ülkeye 15 Temmuz 2016’da kestiği ağır faturanın hesabını vermemiş olanlar, bugün yine onlarla el ele!
Ne aldatılan vardır ne de kandırılan...
Tezgâhı kuranlar vardır.
Kullanılan piyonlar vardır.
Kullanışlı aptallar” vardır.
Suçlular vardır!
15 Temmuz 2016 onların eseridir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları