Şükran Soner
Şükran Soner soner@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Demokrasiyi Onarma Koalisyonu...

13 Haziran 2015 Cumartesi

Seçim sonuçlarının rakamlarla okunduğu ilk gecenin ilk saatlerinde sayıların dilini ortak okumada buluşan gazeteciler, araştırmacılar, siyasetçiler.. seçmen oyları ile, anayasal-yasal düzenin dışına çıkarak başkanlık için seçim kampanyası yürüten Cumhurbaşkanı’nın çok istediği başkanlık rejimine geçiş projesinin yolunun kapatıldığında buluşmakta zorlanmadılar... Sıcağı sıcağına başlatılan koalisyonunun nasıl oluşturulacağı sorgulamasına geçilirken, milletvekili sayılarının dağılımı ile matamatiksel olabilirliklere de bakmak kuşkusuz yanlış değildi... Ancak medya gücü kullanılarak insanların kafalarına, bilinçlerine kazınmaya çalışılan koalisyon reçeteleri yenilecek, yutulacak cinsten değildi...
Belki de aylara uzanacak bir zaman dilimi içinde, sınırlı bölümü çok değerli, çoğunluğu sınır, ilke tanımaz, iç-dış odaklı siyasal çıkarlar, kuşkusuz çoğunluğu da çok kirli çıkarlar uğruna, dur durak dinlemeden yapılacak önerilerle aklımızı almaya yönelik, siyasi partiler, liderlerini de baskı altında evet demeye zorlayan koalisyon reçeteleri, allanıp-pullanıp pazarlanacak...
Demokrasinin gereği, başarısı, olmazların sağlıklı ayıklanması ile doğruya ulaşmada siyasi iradelerin doğru kullanılması ise... Görüşmeler, pazarlıklar, kılı kırk yarmalar, her olasılığı sorgulamalar, kamuoyu önündeki tartışmalar.. sağlıklı yol alışın çabaları olur...
Yine de ilk gecenin tartışmalarından başlayarak, çok ağır yaralanmış demokrasimizin onarımı, koalisyon arayışları içinde yeri olmaması gereken, içimi buran kimi çıkışların altını çizmeden geçemeyeceğim... Öncelikle uzmanlık alanları araştırmacılık olan şirketlerin kimi sözcülerinin, ilk saatlerden çok da ukalaca yaptıkları yorumlarla ürperdim... Özetle sayıların diliyle olası koalisyonları saydıktan, zorluklarından söz ettikten sonra, “Bu seçimlerin sonuçlarından koalisyon, iktidar çıkmaz... Çıksa çıksa erken seçim çıkar. Bize de hiç dinlenmeden yeniden çalışmak düşer..” fetvaları yok muydu? Seçmende hangi hesaplarla bilinmez ya da çok bilinir panik yaratacak provokatörlük içeriyordu... Sanki dünyanın tüm demokrasilerinde, hatta geçmişte kaldığı için unutulması yeğenmiş bizdeki sayısız örnekte, çözümü çok daha zor matamatiksel dağılımlar, koalisyon çözümleri örnekleri yaşanmamış gibi...

***

İçimi buran bir başka boyutta sonuç çıkarımlarında; seçmen iradesiyle Türkiye’deki 13 yıllık İktidarlarının, liderliğinin, sivil diktatoryal hızlı yürüyüşünde çok güçlü bir “Hayır, yeter, dur..” denilmesine haklı övgüler dizildikten sonra, koalisyon çözüm reçeteleri için pat diye “AKP-CHP koalisyonu olmalı” gibi matematiksel çoğunluk, gerçeklilik görüntülü dayatmaların pazarlanmasıydı... Türkçesi hemen seçim tehdidi ile, büyük partilerin matematiksel gücüne oturtulmuş koalisyon iktidarı reçetesi yan yana geldiğinde; “Bu Meclis’te, parlamenter demokrasimizin, hukuk devleti düzenimizin, insan haklarının işlerliğine yönelik.. 21. yüzyıl otoriterliğine geçiş yapan İktidarları icraatları ile aldığı ağır yaraların onarılması..” işlevinin gerekleri yerine getirilemeyecektir...
Ülkemizde 13 yıllık İktidarlarının icraatlarıyla demokrasimizin işlerliğinde açılmış derin yaralar, hukuk devleti ilkeleri, parlamenter düzenin işleyişi, demokrasinin olmazları kurumlar işleyişindeki kırılmalar ortada iken... Öncelik “hangi matematiksel sonuç içinde hangi partilerin koalisyon yapabilecekleri tartışmaları..” ile sınırlı tutulabilir mi? Seçmenin demokrasiyi onarma, parlamanter düzeni çalıştırma yolunda görev verdiği muhalefet partilerinin, demokrasiyi onarmada çok yararlı işlevi olabilecek ilkeler ittifaklarını öncelikli aramaları gerekmiyor mu? Öyle çok zorlu anayasal, yasal düzenlemeler ittifaklarından da önce, Meclis’in açılması ile birlikte hemen yapılacak ilk işlerden yola çıkılarak... HSYK gibi kurumların kolayca özerkleştirilebilecekleri koşullardan, barajın kaldırılmasından, sivil diktatoryal kamu kadrolaşmalarının durdurulmasından, Cumhurbaşkanı’nın görev alanı sınırlarına çekilmesi, kimi kamu kaynakları yağmalarının durdurulması.. ortak iradesi oluşturamazlar mı?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları