Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Seçmen Kılıçdaroğlu'na Kredi Açtı
Kadıköy’ün Beşiktaş İskelesi üzerindeki “Denizyıldızı” restoranda başıma gelenleri “Cumhuriyet”te anlattım.
\nSeçim senaryoları konuşurken restoran görevlisi/sahibinin müdahalesiyle bir sohbetim bölünmüş; bulunduğum masada “siyaset tartışmamın” makbul görülmediği hatırlatılmıştı!\t
\n“Umutlarımızdan Korkuyoruz” başlığı ile yayımlanan 11 Haziran tarihli yazımda bu olayı anlatırken şunları söylemiştim:
\n“Restoran sahibi/garson.. sivil polis edasıyla alenen masaları dinliyor. Masalarda nelerin konuşulup nelerin konuşulmayacağına karar verebiliyor. Araya girip kendisinde böyle bir ‘müdahalede bulunma hakkı’ görüyor/görebiliyor…
\nİstanbul’un kalbinde, hava bu denli ağırlaştıysa, varın siz bu seçimlerin hangi özgür ortamda ceryan ettiğine karar verin.”
\nEşit olmayan yarış
\nYalnız bu mu?
\nNabız yoklaması amacıyla soru yönelttiğimiz seçmenlerin hiçbiri rahat değildi. Çoğu, tercih açıklarken ad, soyadı belirtmekten çekiniyor, isimlerini verenler, terdirgin görünüyordu. Kayıt cihazına hele hiç kimse konuşmak istemiyordu.
\nİstanbul 1. bölge atmosferi buysa seçimin Anadolu’da hangi açık-örtülü baskı mekanizmaları altında cereyan ettiğini tasavvur edebilirsiniz.
\nYakın tarihimizde benzeri olmayan bu aleni-sinsi baskılara rağmen ana muhalefetin oyları; yıllardan beri ilk kez kayda değer artış gösterdi.
\nSeçmene ulaşma yollarının nispeten açık ve sorunsuz olduğu dönemlerde, oyları yüzde 20 sınırı ötesine taşıyamamış, bunu her defasında “zafer” edasında takdim etmiş bir partiden söz ediyoruz.
\nİnsaf edelim…
\nİnsanların tercihlerinin bu denli ağır şartlandığı başka bir dönem yaşadı mı bu ülke?
\nSanayiciler tehdit edilmiş.
\nHerkesin telefonunun dinlendiği derin korku ortamında medya zapturapt altına alınmış.
\nMerkez medyadan muhalefete söz hakkı tanıyan silinmiş.
\nDikensiz gül bahçesine dönüşen medyayı arkasına alan iktidar partisi, devletin tüm imkânlarını seferber etmiş.
\nİmamı, valisi, kaymakamı ile tüm devlet olanakları Türkiye çapında harekete geçirilmiş.
\nYakın markaja alınan yurttaşlara çeyrek altına varıncaya dek hediyeler dağıtılmış.
\nKüresel çaplı profesyonel ve teknolojik bir parti örgütlenmesiyle memleketin nerdeyse her ferdi ve her santimetrekaresi denetim altına alınmış.
\nYüzde 50 böyle temin edilmiş.
\nCHP’nin en büyük düşmanı kendisi
\nKılıçdaroğlu ana muhalefet partisinin başına, işte bu şartların geçerli olduğu bir ortamda geçti.
\nBaşına geçtiği parti, seçmenlerin alternatifsizlikten ayakları geri geri giderek oy verdikleri bir aygıta dönüşmüştü.
\nCHP’nin Baykal’lı yıllarında “majestelerinin muhalefeti” olmaktan öte bir projesi olmamıştı.
\nKılıçdaroğlu enkaza dönüşen bu parti aygıtını onarabildiğince onarıp yol almaya çalıştı.
\nGücü bu kadarına yetti.
\nSeçmene bu kadar erişebildi.
\nKendini bu kadar anlatabildi.
\nAma erişebildiği seçmen, CHP’ye bu kez; AKP’ye karşı sırf bir kalkan olduğu için değil; yeni söylemlerine ilgi gösterdiği için kredi açtı.
\nBu cesaret veren bir yeni başlangıç olabilir CHP için.
\nDünkü Radikal’de yayımlanan IPSOS araştırmasına bakın.
\nCHP seçmeninin yüzde 77’si, muhalefet partisine bu kez “Kılıçdaroğlu’nun yeni çizgisi” için oy verdiğini söylüyor.
\nKılıçdaroğlu’nun “demokrasi ve özgürlük” projelerinden hoşnut olmayan; “barajı kollamak” bahanesiyle zaten MHP’ye kaydı bu seçimde.
\nYani CHP’nin aldığı yüzde 26; mevcut oylara eklemlenen 5 puanlık basit bir artış değil, CHP seçmenleri içinde niteliksel bir “profil değişimi” ve bir “yenilenmeyi” ifade ediyor.
\nZaman ve imkânlar daha fazla olsaydı; bu “profil değişimi” ve “yeni seçmen erişimi” elbette çok daha fazla olabilirdi.
\nAma bu imkânlar ve bu koşullarda; partiyi yüzde 20 bandından alıp, yüzde 26’ya yükseltmek “zafer” olmasa da bir “başarı”dır.
\nKılıçdaroğlu da nitekim; 12 Haziran gecesi yaptığı konuşmada, “zafer”den değil, “başarı”- dan söz etti.
\nBaşarıyı partinin “12 Eylül darbesinden bu yana aldığı en yüksek oyla” açıkladı. “Yarından tezi yok örgütlerimizle seçim varmış gibi çalışacağım” dedi.
\nAma biz “sultanlık sistemine doğru” hızla yol alan AKP iktidarına karşı CHP’nin bu yeni mücadelesini konu edeceğimize “13 Hazirancılar”la uğraşıyoruz.
\n“13 Hazirancıların” ilk safında Baykal var…
\nGörevden ayrılmış Avrupalı eski sosyal demokrat liderlere şöyle bir bakın:
\nİtalya’da Romano Prodi.
\nAlmanya’da Schroeder.
\nİngiltere’de Gordon Brown.
\nHiçbiri Deniz Baykal’ın yaptığını yapıyor mu?
\nİlk yenilgide görevi bırakan bu liderlerin hangisi bugün ortada?
\nHangisi halefi için Baykal gibi bik-bik-bik ortalıkta konuşuyor?
\nCHP’nin hiç başka düşmana ihtiyacı yok.
\nEn büyük düşmanları kendi içinde.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Hangi suçlara tutuklama geleceği belli oldu