Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
'Öfkelilere'Somut Bir Zafer Lazım
“Öfke isyanları” reformcu siyasetleri etkileyebilecek mi? Yoksa yalnız “öfke patlamaları” ile mi sınırlı kalacak?
\nGeçtiğimiz kış başında “Öfke Kışı” olarak adlandırılan öğrenci eylemlerinin patlak vermesinden bu yana; “Puerta del Sol” oluşumu ve “Wall Street’i işgal et” hareketlerini izleyen sosyal teorisyen, düşünür Alberto Toscano ile bu ve benzeri soruları tartışmayı, salı günkü “Sağnak”ta bıraktığımız yerden devam ediyoruz:
\nİngiltere’de Goldsmith College Sosyoloji Kürsüsü öğretim üyesi olan ve “Fanatizm” isimli kitabıyla tanınan Toscano; “Wall Street’i İşgal Et” hareketi için en büyük riskin “küreselleşme karşıtları” gibi ivme kaybı olabileceğini düşünüyor.
\nBaşarı örgütlenmeye bağlı
\n“Wall Street’i İşgal Et” hareketi için ne düşünüyorsunuz? Bu hareketin geleceği ne olabilir?”
\n“İlk tepki öncelikle ‘En nihayet!’ demek olmalı. ABD’nin egemen siyasi, mali çıkarlarıyla ittifak içindeki ‘Tea Party/Çay Partisini’; ‘sistem karşıtı hareket kontenjanından’ son yıllarda hep karşımızda görmek moral bozucuydu. İlericilerin ABD’de bütün çabalarını Obama zaferine teksif ettikleri sırada; Wall Street’e yönelen eleştiriler (ilerici kesimler yerine!) sürekli ‘Çay Partisi’nden geldi. İlerici kesimler Obama’nın, sosyal, ekonomik, uluslararası konularda yürürlüğe koyabileceği en ılımlı reformları bile yaşama geçirmekte aciz kaldığını gördü ve hüsrana uğradı. ‘Wall Street’i İşgal Et’ hareketinin genişleyebilmesi ve yoğunlaşabilmesi, geleceği için gereken örgütlenme yöntemlerine sahip çıkmasına bağlıdır. Bunlar işçi sendikalarından öğrencilere, aktivistlere dek uzanan geniş koalisyon yapıları oluşturmak olabilir. Hareketin geleceği olabilmesi için ABD’de -küçük ve sembolik düzeylerde de olsa- bazı zaferler elde etmesi şarttır. En önemli olarak da bu hareketin gücü, mevcut politikaların en ağır biçimde ceremesini çeken büyük kitleleri harekete geçirebilmesi ile ölçülür. Sözü edilen kitleler halihazırda ya klasik siyasetten yaka silker halde ya sürekli devreye giren dini-ahlaki propagandalar yüzünden, öz çıkarlarına kanalize olamaz durumdalar…”
\nRisk: gazın kaçması
\n“Wall Street’i İşgal Et!” hareketinin Obama yönetimi tarafından devşirilmesine ya da hepten bastırılmasına olanak var mı?
\n“Yönetim, hareketi bastırmaktan çok; yanına almaya teşebbüs edecektir -ki bunu, şimdiden ufak ufak yaptı/yapıyor. ‘Wall Street’i İşgal Et’ hareketiyle yönetim arasında, ne var ki… ‘Çay Partisi- Cumhuriyetçiler’ türü bir ilişki tesis edilemez. Obama yönetimi, ‘Wall Street’i İşgal Et’ hareketini; Cumhuriyetçilerin ‘Çay Partisi’ni kullandıkları gibi kullanamaz.”
\n“Neden?”
\n“Çünkü zurnanın zırt dediği yerde kapitalizme meydan okuyan herhangi bir hareket ABD’de ana akım siyaset çizgisi opsiyonu olamaz. Bırakın kapitalizme meydan okumayı, son yıllardaki gelişmeler, ABD’de ‘reformizmin’ bile kabul edilemez olduğunu gösterdi. Hareketin karşılaştığı en büyük tehlike baskıdan çok gazının kaçma ihtimalidir. Halen (halkta) yaygın tepkiler, sistem karşıtı bir siyasi zorlamaya dönüşecek şekilde örgütlenemez ve bir önceki küreselleşme karşıtı hareketin zaaflarından gereken dersler çıkarılmazsa; ‘Wall Street hareketi’ söner. Küreselleşme karşıtı hareket, sistem karşısında ahlaki ve sembolik gücüyle orantılı bir boy ölçüşme oluşturamadığı için gücünü yitirdi. ‘Wall Street’i işgal et’ için de en büyük tehdit bu. ‘New Deal/Yeni Düzen’den, sosyal demokrasiye bildiğimiz her tür reformculuğun, kitlelerin örgütlenmesiyle başarıya ulaştığını unutmayalım. Cumhuriyetçiler ‘sınıf savaşı’ uyarısı yaparken aslında bunu kastediyor. Derin yapısal nedenler yüzünden ben yeni Keynescilik nostaljisini, ikna edici bulmuyorum. En ılımlı reformların yürürlüğe geçirilebilmesi için dahi belli bir sosyal karşıtlaşma ortamının yaşanması gerekiyor ki henüz oralarda olmaktan çok uzaktayız…”
\nLidersiz yol almanın zorluğu
\n“‘Wall Street’i İşgal Et!’ hareketi, ‘tutkal’ işlevi görecek bir siyasi düşünce ya da ideolojiler etrafında bir araya gelmeksizin kurulu düzene tehdit oluşturabilir mi?”
\n“Hayır bu olanaksız.”
\n“Ama hareketi destekleyenler, ısrarla ‘ideoloji’ ve özellikle ‘lider’ istemediklerini söylüyor. Kategorik olarak neden böyle bir tavır alıyorlar?”
\n“Son on-yirmi yılda Batı’daki tüm hareketlerde, ‘liderliğe karşı’ bir kuşku ve tavır gelişti. Bu, komünist hareket ve işçi hareketleri tarihinin soyut eleştirisinden kaynaklanıyor. Eleştiriler; ‘anarşistler’ ve ‘Leninistler’; ‘yataycılar’,‘dikeyciler’ arasında donan, zaaf yaratan bölünmelere yol açıyor. Liderlik, karizma, bürokrasi, otoriterlik konularındaki sorgulamalar –tabandan örgütlenmeye odaklanıldığı sürece- mantıklı olabilir. Ama belli kişi/grupların bir aşamada karar alıcı konumda olabilmeleri gerekir. Sözgelimi güçlü sözcülere ihtiyaç duyulacaktır. Şili öğrenci hareketinden Camila Vallejo buna örnektir. ‘Lider’ olmaksızın evet belki yol alınabilir. Ama hiyerarşi gerektiren işbölümü ya da bir organizasyon olmadan mesafe almak olanaksızdır. Sorun bugün böyle bir organizasyonun nasıl sağlanacağıdır.”
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Hangi suçlara tutuklama geleceği belli oldu