Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kritik Seçim ve Kadınlar
Demokrasi serüvenimizde yol ayrımı sayılabilecek bir seçime gidiyoruz.
\nYarın akşamki seçim sonuçları, yurtdışında bile artık kaygı yaratan Erdoğan yönetiminin “tek adamlaşma eğilimine” ya dur diyecek ya da süreç artık geri dönüşü olmayan bir mecraya girecek.
\n“Dönüşü olmayan mecra” öyle açık seçik ufukta belirdi ki; dünyanın en “muhafazakâr” medya organları; “Economist”, “NYT”, “FT” art arda kırmızı alarm veren yayınlar yaptılar:
\nErdoğan’ın sandıkta “ezici zafer” almasının iyi olmayacağını belirttiler; hükümet partisinin “rahatsız edici otoriter yönelimlerine” vurgu yaptılar, demokrasinin vazgeçilmez unsuru olan “muhalefetin güçlenmesi” adına temennilerde bulundular.
\nSeçim sonuçları üzerinde Democles’in kılıcı gibi sallanan en ağır endişe; “tek adamlaşma” yönünde gözlemlenen bu aleni kayış ise; küçümsenmemesi gereken diğer büyük kaygı AKP icraatlarının, Türk kadın hareketine verdiği ve vereceği hasardır.
\nKadın kuruluşlarından tepki
\n“Kadın bakanlığını” giderayak “Aile bakanlığı” ile ikame eden Başbakan’ın partisine karşı Türkiye’nin kadın kuruluşları ayağa kalkmış durumda.
\nDün posta kutuma düşen ve altında “Anayasa Kadın Platformu”ndan, “CEDAW Türkiye Sekreteryası”, “Avrupa Kadın Lobisi Türkiye Koordinasyonu”, “KADER”, “KAMER”, AMARGİ”, “Kadın Dayanışma Vakfı”, “Kadın Yazarlar Derneği”, “Türk Kadınlar Birliği”ne dek -daha burada sayamayacağım- pek çok kadın kuruluşunun imzası bulunan bir bildiride, AKP hükümetinin bu inisiyatifi şiddetle kınanıyor.
\n“Kadın örgütleri olarak, defalarca ilettiğimiz randevu taleplerine yanıt bile verilmeyince, bir hafta içinde topladığımız ve 6 Haziran’da Başbakanlık’a ilettiğimiz 3000’i aşkın imzaya rağmen; 8 Haziran günü Kadın Bakanlığı tarihe karışmış oldu” diyerek başlayan bildiri:
\n“ ‘Kadın yok, aile var’ yaklaşımını reddediyoruz” sözleriyle devam ediyor ve şu çok önemli noktalara dikkat çekiliyor:
\n“Başbakan, yeni bakanlığı ‘Biz muhafazakâr demokrat bir partiyiz. Bizim için aile önemli’ sözleriyle açıkladı. Biz kadınlar yasalarda, anayasada ve uluslararası sözleşmelerde ‘yurttaşlar’ olarak tanımlanıyoruz ve haklarımız var. Bizler bir ailenin üyesi olsak da, olmasak da, öncelikle birer bireyiz. Eşit siyasal temsil ve katılımdan istihdama dek toplumsal yaşamın her alanında eşitsizlik, ayrımcılık ve şiddete maruz bırakıldığımız gibi içine hapsedilmek istendiğimiz ailede de aynı eşitsizlik ve şiddetle yapayalnız bırakılmak isteniyoruz. Kadını aile dışında yok sayan; kadını ve kadının insan haklarını ailenin bekasına kurban eden bu yaklaşımı reddediyoruz!”
\n‘Kadınların da oyu var’
\n“Biz teferruat değil, toplumun yarısıyız” diyen bildirinin son bölümü de şöyle:
\n“Kadın Bakanlığı’nın kapatılması üzerine Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü’nün geleceğini soranlara Başbakan’ın yanıtı ‘teferruat’ oldu. Biz teferruat değil, toplumun yarısıyız. Kadınları yok sayan politikaların mimarlarına, birey olarak görmeyi reddettikleri kadınların da birer oyu olduğunu hatırlatıyor ve yeni Meclis’in kadın politikalarında gerçekleşen karşı-reformları ortadan kaldıracak adımları atması için mücadele edeceğimizi ilan ediyoruz. ‘Kadın erkek eşitliği’ bir devlet politikası olarak kabul edilinceye dek mücadelemizi sürdüreceğiz.”
\nİşte zurnanın zırt dediği yer bu son bölümdeki: “kadınların birer oyu olduğunu hatırlatırız” sözleri.
\nBu hatırlatma gerçekte çok önce, geçen yılın gene kritik referandumu arifesinde Başbakan’ın kadın dernekleri temsilcilerine; “Ben zaten kadın erkek eşitliğine inanmıyorum” dediğinde yapılmalıydı.
\nÇünkü dünyanın hiçbir uygar ülkesinde kadınların varlığını bu kadar hiçe sayan bir başbakan, kadın seçmenden oy alamaz.
\nKadınlar “teferruat” olmadıklarını sandıkta hemen hatırlatır.
\nGeçen yıl yapılmayan hatırlatma, bir yıl gecikmeyle de olsa neyse ki bu yıl yapılıyor.
\nOtuz yıllık kadın hakları mücadelesinin en büyük kazanımlarından biri olan “Kadın Bakanlığı’nın” yok edilmesi, “bardağı taşıran son damla etkisi” yaratmışa benziyor.
\nBakalım sandıkta bu etki ne oranda yankı bulacak.
\nCHP’nin ‘kadın devrimi’
\n“Kadını hiçe sayan” AKP’nin hamleleri, ana muhalefet partisi CHP’nin “kadın” konusunda atağa girdiği bir döneme rastladı.
\nAKP’nin ibresi “kadın haklarında” ne oranda “geriyi” gösterirse, CHP ibresi de o oranda “ileriye” işaret ediyor.
\n“Yüzde 50 kadın katılımıyla hazırlanan” yeni anayasa vizyonunu açıklayan CHP yönetimi, kadına bundan böyle yeniden devrimci bir yer açacağını ilan ediyor.
\nKampanyanın son bölümünde partinin “Kadın Raporu”nu medyaya tanıtan Kılıçdaroğlu; AKP hükümetlerinde kadının konumunda kaydedilen zemin kaybına karşı, devrimci bir yeni hamle hazırlığı içinde olduklarını duyurdu.
\n“Biz Türkiye’de kadın erkek eşitliği için ilk büyük devrimi gerçekleştiren ve kadını vatandaş olarak konumlandıran partiyiz” diye konuşan CHP lideri; “Şimdi de Türkiye’nin ikinci büyük dönüşümünü gerçekleştireceğiz. Kadın erkek eşitliğini temel bir insan hakkı olarak gören partimiz, Türk kadınına kapsamlı bir kadın erkek eşitliği projesi öneriyor” diyor.
\nKadın konusunda duyarlı olan herkese, sandık başına gitmeden önce bu iki parti arasındaki farkı hatırlatmak boynumuzun borcudur.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Hangi suçlara tutuklama geleceği belli oldu