Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bin Ladin ve 'Arap Baharı' (2)
Abbottabad infazının ayrıntılarına ilişkin spekülasyonlar belli ki daha uzun zaman tartışılacak…
\nAma ilk etapta beni ilgilendiren konular infazın dinamiği değil…
\nUsame bin Ladin… durdu durdu da… “Niye tam şu sırada, bu ‘konjonktür’ ve bu ‘zamanlamayla’ yok edildi?” sorusu bana daha enteresan geliyor…
\nBin Ladin’in villa sığınağı, geçen yılın ağustos ayında keşfedilmiş.
\nLadin ve ailesini barındıran villanın varlığından Obama da 2010 Ağustos’unda haberdar edilmiş…
\nO günden bugüne uzanan 9 ay boyunca “1 Mayıs operasyonunun” hazırlıkları kotarılmış…
\nDünyanın en azılı teröristini ele geçirmek amacıyla yapılan bir “yıldırım operasyonu” için “9 ay beklemeyi göze almak”, fazla riskli değil mi?
\nDokuz ayda neler olur öyle değil mi?
\nNitekim oldu zaten…
\nAmerikalılar Usame Bin Ladin’i, Abbottabad dağlarının yamaçlarında gerçi gene elleriyle koymuş gibi buldular ama bu sürede İslam coğrafyasında akla hayale gelmeyecek değişiklikler oldu. Yerinden asla kıpırdayamayacağı düşünülen, yalnız babadan oğla devredilen hanedanlar silindi.
\nBu süre içinde Ladin operasyonu defalarca yapılabilirdi. Ama yapılmadı. Neden?
\nCIA tarafından keşfedildiği günden itibaren “yürüyen ceset” gözüyle bakılan teröriste, yeryüzündeki son günlerinde “Arap baharı” haberleriyle manevi işkence etmek için mi?
\nRastlantının bu kadarı!
\nThomas Friedman “Geronimo’ya Elveda” başlıklı yazısına -şakayla karışık- aslında böyle başlıyor:
\n“Usame bin Ladin’in İkiz Kuleler ve Pentagon katliamı ardından on yıl yaşayabilmiş olmasının iyi olan tek bir yanı var” diyor Friedman: “O da temsil ettiği (cihat) ideolojisinin, genç Araplar tarafından reddedilmesini bizzat görmesi oldu. Tunus’tan Mısır’a, Yemen’den Suriye’ye uzanan ve adil, onurlu bir yaşam ile kendi kaderlerini kendi ellerine almanın mücadelesini veren barışçı başkaldırılara bizzat tanıklık etti Bin Ladin. Bu; Ladin’in ölümcül şiddet yoluyla ‘püriten İslam’a dönüş seçeneğinden çok farklı bir tercih.”
\nYalnız Friedman değil, Gilles Kepel’den Olivier Roy’a Ortadoğu’yu bilen ve yakından izleyen gözlemciler; Ladin’in ölümünün İslam dünyasındaki bu sıra dışı paradigma değişikliğine denk düşmesine dikkat çekiyorlar.
\nTerör tehdidi yer yer devam etse de; Ortadoğu’nun artık bambaşka bir evreye girdiğine değiniyorlar.
\nOlivier Roy, “İki olayın mevcut zamanlama içinde birbirine eklemlenmesi bir rastlantı olsa da” diyor: “Bin Ladin’in ölümü Ortadoğu’da El Kaide’nin marjinalleşmesinin tam anlamıyla simgesi olmuştur.”
\nBin Ladin önce kısacası manen ölüyor/öldürülüyor...
\nManen bitirildikten sonra, fiziken yok edilmiş oluyor!
\nObama, ‘Arap baharı’nada eşzamanlı uyanmış
\nBu süreçte Ladin operasyonunun ön hazırlıklarıyla meşgul olan Başkan Obama ne yapıyor?
\n“Arap baharı”nın arazisini çıpalıyor!
\nRoy’un deyimiyle bu bir “rastlantı” ise... sahiden büyük rastlantı…
\nLadin’in yerinin yurdunun tespit edildiği 2010 Ağustos’unda tam; Obama zira ilk kez “Arap baharı” reformlarını mercek altına almış…
\nO zaman henüz ortada aleni bir “Arap baharı” söylemi yok…
\nBin Ali, Mübarek, Kaddafi ve benzerleri koltuklarında oturuyorlar…
\nAncak ne var ki bir yıl önce İran’da “yeşil isyan” çıkmış…
\nAhmedinejad’ı; nükleer üzerinde oynanan bahisten dolayı bodoslamadan karşısına almak istemeyen Obama yönetimi, reform yanlısı “yeşil isyan” eylemcilerini dıpdızlak ortada bırakmış…
\nOrtadoğu’nun diğer coğrafyalarında benzer gelişmeler yaşanabileceğini düşünen Başkan -o sıcak Tahran yazından tam bir yıl sonra!- “Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da siyasi reform” başlığı taşıyan 5 sayfalık bir memorandum hazırlıyor…
\nOrtadoğu’nun siyasi reformlara genelde kapalı olduğunu not etmekle birlikte “alttan alta bölgede bir şeylerin kaynadığına” işaret eden belge; “artan yurttaş huzursuzluğunun işaretlerinden” dem vuruyor ve “mevcut eğilimlerin sürmesi halinde, (müttefik rejimlerin) reform yerine, baskıyı arttıracağı açıktır!” diyor.
\nBaşkan Yardımcısı Joseph Biden, Dışişleri Bakanı Clinton, Savunma Bakanı Gates ve silahlı kuvvetler komutanlarına yolladığı bu memorandumda Başkan danışmanlarından, farklı farklı “ülkeler bazında” ele alınacak “siyasi reform stratejileri” hazırlamalarını istiyor.
\nBu yapılırken, “ABD çıkarı eşittir istikrar” yorumlarının basmakalıp kolaycılığının bir yana bırakılıp geniş ufuklu değerlendirmelerde bulunulmasını istiyor.
\nKahire konuşmasıyla Başkanlığa adım atmış olan Obama “reformlara geçişin başarıyla yönetilememesi durumunda” ABD’nin bölge çıkarlarının çok daha beter yara alacağını belirtiyor…
\nABD Başkanı’nın “Arap baharı” hazırlıklarının bu ayrıntılarını; New Yorker’daki ilginç bir yazıda (The Consequentialist, Ryan Lizza, 2 Mayıs) buldum. Kaldığımız yerden yarın devam ederiz.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Hangi suçlara tutuklama geleceği belli oldu
- CHP'den Tekin hakkında suç duyurusu!
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu