Mehmet Şakir Örs

Cumhuriyet her yerde

25 Ekim 2024 Cuma

Türkiye Cumhuriyeti’nin onurlu yurttaşları olarak, Cumhuriyetimizin 101. yaşını kutlamaya hazırlanıyoruz. Ulusal bayramlarımız içinde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın apayrı bir yeri ve önemi var. Cumhuriyet bayramı, bir bakıma ‘başat bayram’ olarak kabul ediliyor. Bu bağlamda da onu taşıdığı anlama uygun görkemlilikte kutlamak gerekiyor.

101. YILA COŞKULU KUTLAMA

Cumhuriyet bayramı kutlamaları denince aklımıza ister istemez geçtiğimiz yıl yaşadığımız kutlamalar geliyor. Cumhuriyete ve Cumhuriyet değerlerine yeterince sahip çıkmayanlar, Cumhuriyetin 100. yılını unutturmak ve adeta halktan kaçırmak istemişlerdi!

Ama halk doğrudan kendisi Cumhuriyete sahip çıkmıştı. Unutma, unutturma ve sönümlendirme çabalarını elinin tersiyle itmesini bilmişti. Yurttaşlar, Cumhuriyetin 100. yaşını kendi girişimleri ile coşkuyla kutlamıştı. Doğrusu, 100. yılda İzmir’de yaşadığımız güzellikleri hiç unutmuyoruz. Biliyor ve inanıyoruz ki halkımız, 101. yılı da aynı coşkuyla kutlayacak.  

KURTULUŞ VE KURULUŞTA EGE

İzmir ve Ege, ülkemizin ulusal kurtuluş sürecinde önemli mücadelelere ev sahipliği yapmış bir bölge... Bu niteliğiyle de birçok yönden öne çıkıyor. Her ortamda ve zeminde, Cumhuriyeti ve onun kurucu değerlerini titizlikle savunuyor.

Esasen ulusal kurtuluş mücadelesinin pek çok acısı ve zorluğu, çoğunlukla bu topraklarda yaşanmış. Nice acı olaya tanıklık etmiş bu güzelim yöre... İşte bunun için de kurtuluşa ve genç Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna, bir anlamda bu bölgenin damgası vurulmuş!

İZMİR, AYDINLANMANIN KENTİ

İşgali ve kurtuluşu en çarpıcı biçimde yaşayan İzmir’in, elbette bu süreçte çok önemli bir rolü ve işlevi var. İzmir, kurtuluş günlerinde yanmış, yıkılmış; ama aynı zamanda küllerinden yeniden doğmuş ve ayağa kalkmayı bilmiş bir kent. İşte o nedenle de Cumhuriyetin kuruluşunda etkin roller üstlenmiş.

İktisat Kongresi’nin İzmir’de toplanmış olması elbette tesadüfi değil. İşte o nedenle de İzmir geçmişte ve günümüzde, ‘aydınlanmanın kenti’ olarak kabul ediliyor. Bütün bu tarihi ve siyasal gerçekler ışığında, ülkemizin en coşkulu cumhuriyet kutlamaları bu coğrafyada yapılıyor. İzmirliler ve Egeliler, ‘Cumhuriyet her yerde’ diyerek, Cumhuriyetin 101. yaşını coşkuyla kutlamaya hazırlanıyor.

***

Zeytin zamanı...  

İçinde bulunduğumuz zaman dilimi, Ege’de zeytin zamanıdır. Başta Ege kıyıları olmak üzere Ege Bölgesi’nin geniş bölümünde, zeytincilik önemli bir uğraşıdır. Bu bölgede pek çok aile, bir şekilde zeytincilikle ilişkilidir. Bu aileler, zeytin ve zeytinyağı ihtiyacını kendi olanakları ile karşılamaya çalışır. Bağda, bahçede, birçok tarımsal alanda zeytin yetiştirilir... 

Bu dönemde zeytinliklerden her geçişimizde ve zeytin ağaçlarını her görüşümüzde, belleğimizde ve bilincimizde Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun dizeleri ses bulur; ‘Sitem’ isimli şiirinin her dizesi zeytin dalı ve her sözcüğü zeytin danesi olup yüreğimize düşer: “Önde zeytin ağaçları arkasında yar / Sene 1946 / Mevsim / Sonbahar / Önde zeytin ağaçları neyleyim neyleyim / Dalları neyleyim. / Yar yollarına dökülmedik dilleri neyleyim…”

ZEYTİNLİ ANILAR

Bugünlerde eğer yolunuz özellikle Ege ve Akdeniz’in kıyı kesimlerine düşerse, zeytin bahçelerinde, zeytinliklerde hummalı bir çalışmaya tanık olursunuz. Zeytin ağaçlarının altında çullarını sermiş, düzeneklerini kurmuş, zeytin silken ve zeytin toplayan üretici ailelerini görürsünüz.

Bizim de geçmişimizde, çocukluğumuzda ve ilk gençlik yıllarımızda, zeytinliklerde ve üzüm bağlarının içinde bulunan zeytin ağaçlarının altında çok zeytin toplamışlığımız vardır. O anılarımızı ve geçmişte çekilen sıkıntıları / zorlukları hiçbir zaman unutmayız, her daim hatırlarız…

ZEYTİNCİLİK DESTEKLENMELİ

Zeytin ve zeytinyağı üretimini ifade eden zeytincilik, aynı zamanda bir kültür ve yaşam biçimidir. Zeytin alanlarının korunması, yaşatılması ve geliştirilmesi, her daim güncel ve yaşamsal bir konudur. Günümüzde zeytinciliğin içinde bulunduğu tarımsal ve ekonomik koşullar, üreticiyi de tüketiciyi de memnun etmemektedir. Zeytine, zeytinyağına ve bu değerli ürünleri yetiştiren üreticilere sahip çıkılmalı, zeytincilik desteklenmelidir. 

Zeytin ve zeytinyağı, özellikle sağlık açısından çok değerli ve önemli gıda ürünleridir. Bu değerleri giderek daha çok anlaşılmakta ve yaygınlaşmaktadır. Ama onların ağaçtan ve bahçeden soframıza gelişi, oldukça uzun ve zahmetli bir emek zincirinin halkalarını oluşturur.

ÖLMEZ AĞAÇ

Zeytin ağacı ‘ölmez ağaç’ olarak bilinir. Bu yönüyle de uzun yaşamı simgeler ve ölümsüzlüğü çağrıştırır. Aynı zamanda zeytin ağacı üstüne pek çok mitolojik öykü vardır. Zeytin ağacını, zeytini, doğadaki diğer ağaçlardan ve bitkilerden ayıran özellikleri sıralamaya kalksak, yazımızın boyutları yetersiz kalır.

Ancak zeytinin, zeytin dalının, hayatın içinde ifade ettiği / çağrıştırdığı bir büyük güzelliği ifade etmeden geçemeyiz. O da zeytin dalı ile barış düşüncesinin buluşmasıdır. Zeytin dalı, tarih boyunca barışın ve barış düşüncesinin simgesi olmuştur.

ÜRETİCİ DE, TÜKETİCİ DE MUTSUZ

Zeytincilik sektöründe yeni bir hasat dönemi yaşanırken, var olan tarımsal / ekonomik / ticari koşullar, üreticiyi ve tüketiciyi memnun etmekten çok uzaktır. Tarımsal üretimdeki maliyet artışları, hemen her üründe olduğu gibi zeytin ve zeytinyağını da derinden etkilemektedir.

Üretici ürününü değer fiyata satamadığından yakınırken, tüketici de içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar nedeniyle, ürüne erişemediğini ifade etmektedir. Zeytinyağı ihracatına zaman zaman getirilen bazı kısıtlamalar da sektör temsilcileri tarafından sıkça eleştirilmektedir. Zeytincilik sektörünün gündemden hiç düşmeyen bir başka temel sorunu da zeytin ağaçlarının ve alanlarının korunmasıdır. Bu mücadele her ortam ve koşulda sürdürülmektedir.

***

Manisa modeli

31 Mart yerel seçimlerinde büyük başarı gösteren CHP Manisa İl Örgütü, Anadolu’daki CHP örgütleri için adeta ‘rol model’ olmaya hazırlanıyor. Bu çabalarında da hemşehrileri CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in tam desteğini alıyorlar. Özel, onca yoğunluğunun arasında, doğrusu memleketi Manisa’yı hiç ihmal etmiyor. Her fırsatta Manisa’ya geliyor ve destek veriyor.

ZEYREK’İN İLK 6 AYI

Geçtiğimiz hafta sonu Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, düzenlediği toplantıyla ilk 6 aydaki çalışmalarını Manisa’nın kanaat önderlerine ve örgütüne anlattı.

Bu toplantıya Genel Başkan Özel de katıldı ve Başkan Zeyrek’e çalışmaları için teşekkür etti. Özel ve CHP’li başkanlar, ertesi gün geleneksel Manisa maratonuna da katılarak birliktelik mesajı verdiler.

İLKSEN VE SEMİH BAŞKANLAR

Biz daha önce büyükşehir başkanı Ferdi Zeyrek’i makamında ziyaret edip kutlamıştık. Bu hafta başında da CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper’i ve Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban’ı ziyaret edip başarılar diledik.

Her iki başkan da Manisa’daki seçim zaferinin nasıl kazanıldığını anlattılar. Birlik ve beraberliğin bu başarının temel çimentosu olduğunun özellikle altını çizdiler. Öyle anlaşılıyor ki Manisa örgütü; çalışkan il başkanıyla, başarılı belediye başkanlarıyla ve örgütleriyle, CHP’de örnek bir model oluşturmaya hazırlanıyor.    



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Cumhuriyet her yerde 25 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları