Jale Özgentürk

Acı ilacı kim içecek?

10 Mayıs 2023 Çarşamba

Önceki gün Türkiye’yi 2001 krizinden çıkaran Kemal Derviş’i kaybettik. 2000’de Başbakan Bülent Ecevit, Devlet Bahçeli ve Mesut Yılmaz’dan oluşan koalisyonun davetiyle Türkiye’ye gelen Kemal Derviş’i yakından izleyen bir ekonomi muhabiriydim.

Büyük bir döviz ve ödemeler krizi yaşayan Türkiye’yi üç yılda düze çıkarsa da Derviş ve IMF politikalarının yurttaş için nasıl acı bir ilaç olduğuna yakından tanıklık ettim.

Ekonomik krizler Türkiye’nin adeta kaderi. Çünkü 1950’lerden bu yana Türkiye doğru bir ekonomik yol çizemedi. Yaklaşık her on yılda bir yaşanan krizde de fatura tabii ki hep yurttaşa çıktı. 

Bugün de vatandaşı enflasyonla, hayat pahalılığı ile inim inim inleten bir krizden geçiyoruz. Millet soğana, ete muhtaç oldu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak 6’lı masanın ekonomi kurmaylarından biri. Derviş’in uyguladığı “Güçlü Ekonomiye Geçiş” programını hazırlayan ve uygulayan kadrolar arasında yer alan bir isim, 2003’e kadar da Hazine müsteşarıydı.

Öztrak, bugünkü krizle o günleri karşılaştırırken bugün de aynı risklerin ortaya çıktığını söylüyor.

Uygulanan “Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı”nın devamında büyük bir kalkınma hedefi olduğunu ancak AKP ile bunun gerçekleşemediğini anlatan Öztrak, seçimden sonra bunu gerçekleştireceklerini söylüyor ve şunları ekliyor:

Güçlü ekonomiye bir türlü geçemedik. Kolay yola, inşaatla ranta devam ettiler. Türkiye’nin yeni bir büyüme stratejisine ihtiyacı var. Üreterek, verimliliği artırarak ülkeyi zenginleştirecek bir büyüme stratejisine ihtiyaç var. Yoksulluğa son vermek en önemli hedeflerden biri. Biz de diyoruz ki yoksulluğa son vereceğiz.

ZENGİNE KAYNAK TRANSFERİ

Seçimden sonra Millet İttifakı’nın iktidar olması halinde ekonomi bakanlığına kesin gözle bakılan Bilge Yılmaz da Kemal Derviş’in “Güçlü Ekonomiye Geçiş” başlıklı programıyla 2001 krizinde Türkiye’nin evinin içini temizlediğini anlatıyor. “Bu program bir geçiş programıydı. Kalkınma olmadı. Sanayi tesisleri yıkılıp yerine AVM yapıldı” diyor.

Bugün uygulanan kur korumalı mevduat gibi politikalarla fakir insanlardan zenginlere kaynak transferi yapıldığını söyleyen Yılmaz’a göre risk büyük ancak acı ilacı artık yurttaşın içmesi mümkün değil. Yapılacak ilk şeyi de gelir adaletini sağlamak olarak açıklıyor. 

HAKÇA BÖLÜŞÜM

Uygulanan ekonomik modelle 8 TL’den 20 TL’ye çıkan dolarla Türkiye bugün ucuz emek deposu.

Devrimci İşçi Sendikaları Başkanı Arzu Çerkezoğlu, 21 yıllık AKP iktidarında emeğin payının düştüğünü hatırlatıyor ve yeni gelecek iktidarın atması gereken adımları şöyle sıralıyor:

  • Emeğin milli gelirden aldığı pay 21 yılda 10 puan düştü ve yüzde 25.2’ye geriledi. Yoksulluk çok büyük oranda arttı.
  • Artık krizden çıkışın faturasını halk ödeyemez. Köklü bir değişim gerekiyor. Bu da adaletli bir vergi sistemi, üreten ve hakça bölüşen bir modelle olur. 

Demokratik katılımla 85 milyonun insanca yaşayacağı bir ülke yaratmak mümkün.

Yeni dönemin ekonomideki yol haritasının belirlenmesinde etkili olabilecek isimler bunları dile getiriyor. Türkiye’nin krizlere dayanıklı bir ülke olması tarımdan sanayiye yenilikçi bir yol haritası çizmekle mümkün olacak. Ve elbette yeni iktidarın “yeni Derviş’ini” de zor günler bekliyor...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları