Bir Zamanlar 'Halkların Kardeşliği'...

08 Ocak 2013 Salı

\n

Benim kuşağım halkların kardeşliğisloganıyla büyüdü. Bu sloganın bizde uyandırdığı coşkunun çok önemli bir nedeni vardı, halkların kardeşliğiderken sınıfsal bir kardeşlikten de söz ediyorduk. \n

\n

Ezilenlerin kardeşliği gibi…\n

\n

Ne yazık ki bu sloganla birlikte, ezilenlerin kardeşliğide unutuldu ve bu güzel ülke Türk-Kürt gibi etnik bir ayrımcılığa sürüklendi. Kürt hareketini başlatanlar, buna Ahmet Türk, Leyla Zana ve Abdullah Öcalan da dahil, ezilenlerin kardeşliğisözcüğünü pek bir iyi bilirler ama gelişen koşullar onları da etnik bir ayrımcılığa sürükledi. \n

\n

Sosyalistlerin BDPye önemli bir ölçüde destek vermesinin ana nedeni, partinin etnik ayrımcılıktan kurtulup, Türkiye ezilenlerinin partisi olabilme umuduydu. Doğrusu Türk-Kürt fark etmez, BDP ezilenlerin, sömürülenlerin partisi olabilseydi, hayatımızda emin olun çok şey değişirdi. \n

\n

Şu anda PKKnin büyük çoğunluğunu oluşturan genç insanların doğrusu halkların kardeşliği”, dolayısıyla ezilenlerin kardeşliğine demektir, pek düşündüklerini sanıyorum. Çünkü çocukluklarından beri, etnik bir ayrımcılık onları ele geçirdi. Büyük kentlerin bekâr odalarında aynı acılı kaderi paylaştıklarını onlara kimseler söylemedi. Tersanelerde, inşaatlarda, yol yapımında, işkence odalarında ölümün Kürt-Türk ayrımı yapmadığını görmeleri engellendi. Asıl düşmanın, işçileri, köylüleri, beyaz yakalıları giderek yoksullaştıran bu aşağılık vahşi düzen olduğunu bilmeden büyüdüler. \n

\n

Onların şu soruları sormasına izin verilmedi: \n

\n

Neden zengin Kürtler bizim davamızda yok?\n

\n

Neden bizim köylerimiz yakılırken, zengin Kürtler paralarına para katıp, dünyanın keyfini sürüyorlar?\n

\n

Neden bizim kızlarımız, oğullarımız PKKye katılıp ölüm korkusuyla yaşarken, zengin Kürtlerin çocukları en iyi yabancı üniversitelerde okuyorlar?\n

\n

Bu devlet sadece yoksul Kürtlere mi karşı?” \n

\n

Evet bu düzen, bu devlet sadece yoksul Kürtlere karşı değil, yoksul Türklere de karşı. \n

\n

İşte mesele bu! \n

\n

Türklere gelince, yılların beyin yıkamasıyla, gerçekten Kürtkelimesinden nefret eden ama Neden ben evsizim, neden ben işsizim, neden çocuğumun bir geleceği yok sorularını sormayan pek çok Türk var. \n

\n

Büyük çoğunluk için görmedikleri, tanımadıkları bir coğrafyada bir iç savaş sürüyor ve hiç durmadan şehit cenazeleri geliyor. Türkler de sormuyor: \n

\n

Neden hep yoksul çocukları şehit oluyor?\n

\n

Neden gaziler bu ülkede üvey evlat?\n

\n

Neden vatan sağolsun?\n

\n

Neden dolaylı vergiler bu kadar artarken asgari ücret böylesine düşük?\n

\n

İslamcısı-İslamcı olmayanı büyük sermaye böylesine can ciğer olurken, benim kardeşlerim kim? \n

\n

İşte mesele bu! \n

\n

Kim kimin kardeşi? \n

\n

Bu ülkedeki insanlarda garip bir sağduyu vardır, denilir, doğrudur, bugüne kadar eğer Türkiye bir iç savaşa sürüklenmemişse, Kürt-Türk yurttaşların aslında gizliden gizliye kendilerine bu soruları sordukları içindir. Şimdi bu soruları gün ışığına çıkarmanın vaktidir, bazen hayat öylesine bir fırsatlar zinciriyle bize doğru gelir ki, kaçırmak yazık olur. \n

\n

Önce dilimizi değiştirelim ve ezilenlerin kardeşliğininbu ülkenin en güçlü sloganı olduğuna hepimiz inanmaya başlayalım. \n

\n

\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları