Kendimce nedenlerden ötürü, inatla Başbakanımızın ecdadımızla ilgili “At sırtından inmezlerdi” sözlerinden sonra başlayan tartışmalardan uzak kalmayı seçtim. Ne zaman ki, kraldan çok kralcı ve cahil AKP milletvekilleri “ecdadımızı koruma yasası” hazırlamaya ve bunu Mclis’ten geçirmeye niyetlendiler, vallahi kafamın tası attı. \n

Önce şu at sırtı meselesine gelelim. Başbakanımızın burada bir taktik hata yaptığını düşünüyorum. Malumunuz kendileri ata binmeyi pek sevmezler, bindiklerinde attan düştükleri ve bir de tekme yedikleri hepimizin aklındadır. Danışmanlarının ecdadımız için farklı bir tanımlama bulmalarında derin faydalar vardır. \n

Gelelim, sayıları inanılmaz biçimde artan, arkalarında iktidar gücünü hissederek ecdadımızın ne kadar da edepli olduğunu, haremin bir okul olduğunu, küçücük çocukların Osmanlı’yı diziler sayesinde kötü tanıdığını söyleyen zevata. Bu cahil, yalaka ve Türk aile hayatını dizileri yasaklayarak korumaya çalışan kişiler beni deli ediyor. Kardeşim sen cahil olabilirsin, ama ne Türkiye halkı ne de dünya halkları senin cahilliğini çekmek zorunda değil. Sana ne milletin uçkurundan! \n

Bu arada ecdadımız cinsellik konusunda bugünkü cahil ulemadan çok daha hoşgörülüydü. Cinselliği yazan kalemlere (Osmanlı’dan günümüze pek çok cinsel içerikli metin kalmıştır) asla yasak getirmemişlerdir. Siyaset uğruna nice başlar uçuran, din adına sıra sıra dağağaçları dizen Osmanlı, iktidara karşı söz söyleyeni, başkaldıranı bağışlamamıştır ama cinsellikten söz eden kalemlere ses çıkarmamıştır. Öte yandan cinsel gücü artırıcı ilaçlardan, aşk tekniklerinden söz eden “Bahnameler”, padişahından sıradan Osmanlı yurttaşlarına kadar herkesin elinin altındaydı.\n

Örneğin bir Fazıl Bey... Onun şiirindeki cinselliği aşan bir şair daha olmamıştır. Örneğin bir Türk Galip. İmparatorluğun bir paşası, bir yandan vilayetleri yönetip Babıâli’ye idari raporlar yazarken, bir yandan da Anadolu’nun Kezban’ının, Himmet’inin “çok özel” ilişkilerini anlatmış, cinsel folkloru konu alan dizeler döktürmüştür.\n

Ve de Nasreddin Hoca... Hocanın cinsel içerikli öyle fıkraları vardır ki, ben burada tüm içeriğiyle yazsam, yazamam ki… \n

Dünyanın her yerinde cinsel folklor vardır, çünkü bu bizim insan olmamızla ilgili bir şey… Yoksa endişe etmemiz gerekmez mi? Doğrusu ben Hintlilerin “Kama Sutra”sı ve Arapların “Kokulu Bahçe”si gibi Doğu’nun cinsellik klasikleriyle boy ölçüşebilecek zengin bir cinsel edebiyata sahip olmamızın keyfini çıkarmamız gerektiğini düşünüyorum. Cahillerin bizi yönlendirmesinden gerçekten bıktım...