Yahya Arıkan

Dava Açıp Haksız Çıkarsanız 'Zam' Ödersiniz!

03 Haziran 2011 Cuma
\n\n\n

Vergi borçları vadesinde ödenmediği zaman vergi dairesi cebren, yani zorla tahsil hükümlerini uygulamaya başlar. Düzenleyici yasa, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanundur. Buna göre, cebren tahsil, ödeme emritebliği ile başlar.

\n

Vergi borçluları, idarenin tüm işlem ve eylemlerine olduğu gibi ödeme emrine de dava açma hakkına sahiptir. Bu hak hukuk devleti ilkesinin bir gereğidir.

\n

Ancak, 6183 sayılı kanunun 58. maddesinde, ödeme emrine açılan davanın kaybedilmesi durumunda yüzde 10 haksız çıkma zammıödeneceği belirtilmiştir. Yani size tebliğ edilen 100 bin TL vergi borcunu içeren bir ödeme emrine karşı dava açar ve bu davayı kaybederseniz, 10 bin TL haksız çıkma zammı ödersiniz. Bu, ödemedeki gecikmenin cezası olarak kabul edilen gecikme zammına ilave olarak ödenen bir zamdır.

\n

Bazı idare ve vergi mahkemeleri haksız çıkma zammının anayasaya aykırı olduğunu iddia ederek kanun hükmünün iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine dava açmışlardı.

\n

Dava açar kaybedersem yüzde 10 zam öderimkorkusunun hak arama hürriyetini zedelediği savunuluyordu.

\n

Aslında bu doğru bir düşünceydi. Vatandaşın hakkını yargı yoluyla özgürce arayabilmesinde bu tür sınırlayıcı hükümlerin bulunmaması gerekir.

\n

Haksız çıkma zammı benzeri bir düzenlemenin İcra İflas Kanununda da bulunduğu, bu nedenle kamu alacakları için de bulunması gerektiği düşünülebilir. Ancak, İcra İflas Kanunu uyarınca yapılan ilamsız takiplerde ödeme emrine açılan dava, alacağın takibini durdurmaktadır. Oysa ki, 6183 sayılı kanuna göre açılan davada alacağın takibine devam edilir. Bu nedenle özel alacakların takibinde uygulanan haksız çıkma zammının, kamu alacakları açısından da uygulanması gerektiğini söylemek doğru olmaz.

\n

Sözün özüne gelirsek... Bizce, ödeme emrine açılan davanın kaybedilmesi ayrıca bir zamödenmesini gerektirmemelidir.

\n

Ancak, ne yazık ki Anayasa Mahkemesi, 14 Mayıs tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan E:2009/83, K:2011/23 sayılı kararı ile haksız çıkma zammıuygulamasının devam edeceğine karar verdi.

\n

Anayasa Mahkemesi, anılan kararda, haksız çıkma zammının hak arama özgürlüğünü engelleyen bir yönünün bulunmadığını ifade etmiştir.

\n

6183 sayılı kanunun 58. maddesinde, ödeme emrine dava açma süresi ise 7 gün olarak belirtilmiş.

\n

İdari Yargılama Usulü Kanununda idare mahkemelerinde açılacak davalar için 60, vergi mahkemelerinde açılacak davalar için 30 günlük dava açma süresi öngörülmüşken, ödeme emri için 7 günlük süre öngörülmesi yine hak arama hürriyetinin kısıtlanması olarak görülmüş ve Anayasa Mahkemesinde dava konusu edilmişti.

\n

Anayasa Mahkemesi ise ilgili kararı ile 7 günlük dava açma süresini anayasaya uygun bulmuştur.

\n\n\n

Eski memurun

\n

‘ikramiye’ sevinci

\n\n\n

Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa göre; emekli olduğu tarihte devlet memuru olan memurlara, en fazla 30 fiili hizmet yılı esas alınarak devlet memurluğunda geçen süre üzerinden her tam fiili hizmet yılı için emekli ikramiyesi verilir. Çalışmış ama emekli olduğu tarihte devlet memuru olmayanlara ise emekli ikramiyesi ödenmiyordu.

\n

Örneğin, 20 yıl memur olarak çalışıp istifa ederek ayrılan ve daha sonra SSK veya Bağ-Kurdan emekli olan bir kişiye 20 yıllık memuriyet süresi için ikramiye ödenmemektedir.

\n

Hatırlanırsa; Anayasa Mahkemesi Son defa TC Emekli Sandığına tabi görevlerden emekliye ayrılan ve... ibaresini anayasaya aykırı bulmuş, kararın Resmi Gazetede yayımlanmasından bir yıl sonra yürürlüğe girmesini uygun görmüştü.

\n

Şimdi 5997 sayılı Torba Kanunla yapılan düzenleme bu konuyu açıklığa kavuşturdu. Tanım şöyle: hizmet sürelerinin tamamı 5434 sayılı kanun ve/veya 5510 sayılı kanununun geçici 4üncü maddesi kapsamında geçenlerden emekli, adi veya vazife malûllüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarların bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilecek.

\n

Bu hükmün de yeniden Anayasa Mahkemesine götürülmesi üzerine, 12 Mayıs 2011 Perşembe günü yapılan toplantıda alınan kararla; Emekli Sandığı Kanununun 89. maddesinin değiştirilen birinci fıkrasının ikinci cümlesininSon defa bu kanun veya 5510 sayılı kanunun geçici 4üncü maddesi hükümlerinin uygulanmasını gerektiren görevlerde çalışmakta iken emekliye ayrılan ve ... bölümünün anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildi.

\n

Böylece eskiden bir süre devlet memurluğu yapıp SSK veya Bağ-Kurdan emekli olanların da ikramiye alabilmeleri mümkün oldu. Hatırlanırsa bu köşede Yüz binlerce emekliye dava yolu ve Eski memura ikramiye çilesibaşlıklarıyla iki kez konuyu gündeme getirmiştik.

\n

Anayasa Mahkemesi son hükmüyle ilgili gerekçeli kararını bir süre sonra verecek. Dileğimiz, eski memurları mahkeme kapılarında süründürmeden bir çözüme kavuşturulmasıdır.

\n\n\n

10 GÜN SSKSİ OLAN SAĞLIK

\n

HİZMETİNDEN YARARLANIR MI?

\n\n\n

\n

1954 doğumlu bir yakınımın 1978 yılında 10 günlük SSK kaydı var. Prim ödeyip emekli olabilir ve sağlık hizmetlerinden yararlanabilir mi? Levent Hırdavatçıoğlu

\n

 

\n

Eski yıllardaki gün boşluğu olan süreleri borçlanmak mümkün değildir. Bir sosyal güvencesi yoksa SGKye gelir testi yaptırmak suretiyle genel sağlık sigortası kapsamına girerek primli veya primi devlet tarafından ödenerek sağlık yardımı alabilir.

\n\n\n

SORU - CEVAP

\n\n\n

Sorularınız için malicozum6ismmmo.org.tr adresine mail atabilirsiniz. Tüm sorular e-posta ile tek tek cevaplanacaktır.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları