Yahya Arıkan

Bağış ve Yardım Rekortmenleri Kim?

29 Nisan 2011 Cuma
\n\n\n

Artık alıştık, gelir vergisi beyan dönemi bittikten sonra gelir vergisi rekortmenleri”, kurumlar vergisi beyan dönemi bittikten sonra da kurumlar vergisi rekortmenleriaçıklanır. Yine bu gelenek bozulmadı, geçen günlerde gelir vergisi rekortmenleri açıklandı. Önümüzdeki günlerde de kurumlar vergisi rekortmenleri açıklanacak.

\n

Aslına bakarsanız gönüllerin rekortmenleri asgari ücretle çalışan işçilerimiz ve diğer sabit gelirli vatandaşlarımız. Elde ettikleri gelir ve hayat standartları dikkate alınırsa bu vatandaşlarımızın ödedikleri vergilerin birim maliyetlerinin, açıklanan listelerde yer alanlara kıyasla, çok daha yüksek olduğu görülebilir.

\n

Vergi rekortmenleri listesinde yer alanlar ile asgari ücretle geçinmeye çalışanların 1 litre akaryakıta ödedikleri verginin aynı tutarda olması ise işin farklı bir boyutu.

\n

Neyse biz rekortmenler listesine geri dönelim.

\n

Değerli okurlarım her yıl bu listeleri ister istemez takip ederiz ve kimler girmiş, kimler kaçıncı sıradaymış diye bakarız. Ancak, isimler ve sıralamalar üç aşağı beş yukarı aynıdır. Listeye yeni girenleri pek göremeyiz.

\n

Aslında vergi sistemimiz ayrıntılı olarak incelendiğinde bu listelerin çok da önemli ve anlamlı listeler olmadığı anlaşılabilir.

\n

Nasıl mı? Hemen açıklayalım.

\n

Vergi sistemimiz, kazanç tespit edildikten sonra üzerinden hemen vergiyi hesaplamıyor. Diyor ki eğer bazı iktisadi, sosyal, kültürel, sportif faaliyetlere ilişkin harcama yaparsanız ve devletin yükünü bu anlamda azaltırsanız bunları kazancınızdan düşebilirsiniz. Yani bazı bağış ve yardım niteliğindeki harcamalarınızı kazancınızdan düşmenize izin veririm. (Gelir Vergisi Kanunu madde 89, Kurumlar Vergisi Kanunu Madde 10)

\n

Bu kapsamda, örneğin;

\n

* yeni teknoloji ve bilgi arayışına yönelik araştırma ve geliştirme harcamalarının,

\n

* kamu kurumlarına yapılan bağışların bir kısmının,

\n

* okul, sağlık tesisi, öğrenci yurdu vb. kurumlar için yapılan bağış ve yardımların,

\n

* gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara yapılan bazı bağışların,

\n

* kültürel bazı faaliyetlerin desteklenmesi için yapılan bağış ve yardımların,

\n

* sportif alanlara ilişkin sponsorluk harcamalarının,

\n

* Kızılay Derneğine yapılan bağış ve yardımların,

\n

* doğal afetler nedeniyle yapılacak bağış ve yardımların

\n

beyannamede gösterilen kazançlardan indirilmesine izin verilmektedir.

\n

Yukarıda da belirttiğim gibi bu tür bağış ve yardımlar sosyal devletin yükünü azaltma amacını taşır ve elde edilen kazançtan indirilmesine imkân sağlanarak bu tür yardımların yapılması teşvik edilir.

\n

Ancak bu aşamada bir noktaya dikkatinizi çekmek isterim. Söz konusu rekortmenler listelerinde tahakkuk eden vergi tutarları esas alınır. Örneğin, 100 milyon TL geliri olan bir mükellef bu tutar üzerinden yaklaşık 35 milyon TL gelir vergisi öder. Bu rakam ise kendisini rekortmenler listesinin ilk sırasına taşır.

\n

Ancak aynı mükellefin; ülkenin çeşitli yerlerinde 10 adet okul yaptırarak 100 milyon TL harcaması halinde vergiye tabi kazancı çıkmaz ve dolayısıyla rekortmenler listesine girmesi de mümkün olmaz.

\n

Bu nedenle rekortmenler listesinin tek başına bir anlamı bulunmamaktadır. Bu listelerin bir anlam ifade edebilmesi için hesaplanan vergiyi esas almak yerine indirimler öncesindeki kazancı esas almak gerekir.

\n

Eğer bu mümkün olmuyorsa, ayrıca bağış ve yardım rekortmenleri de açıklanmalıdır.

\n\n\n

Prim teşvikine sınırlama geldi

\n

\n\n\n

Sosyal güvenlik reformunun yürürlüğe girmesiyle birlikte, SGK borcu olmayan, sigortasız işçi çalıştırmayan ve primlerini düzenli ödeyen işverenlere beş puanlık prim indirimi yapılmaya başlanmıştı. Oysa şimdi Torba Kanun ile primleri düzenli ödemeye teşvik eden bu uygulamanın kapsamı sınırlandırıldı.

\n

Artık Torba Kanunla birlikte kamu kurum ve kuruluşlarına ait işyerleri ile 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa ve uluslararası anlaşma hükümlerine istinaden yapılan alım ve yapım işleri ve 4734 sayılı Kanundan istisna olan alım ve yapım işlerine ilişkin işyerlerini kapsayacak şekilde, sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar ve yurtdışında çalışan sigortalılar hakkında bu teşviğin uygulanmayacağı hükme bağlandı.

\n

Ancak aynı zamanda farklı teşviklerden yararlanan işçilerin hem beş puan teşvikinden, hem de yararlandığı özürlü teşviki, Ar-Ge teşviki gibi diğer teşviklerden yararlanması mümkün olacak. Bu durumda ise öncelikle beş puan teşviki uygulanacak.

\n

\n\n\n

SSK’Lİ YETİM ÇALIŞINCA, YETİM AYLIĞI ALAMAZ

\n

\n\n\n

Annem babasının ben de babamın SSK emekli maaşını alıyoruz. Sigortalı bir işte çalışmaya başlarsam maaşım kesilir mi? Eğer kesilirse, anneme belli bir miktarın aktarılması söz konusu mudur? Serpil Nur

\n

SSKli yetimler çalışınca yetim aylığı kesilir. Bir yerde SSKli çalışmanızdan dolayı yetim aylığı hakkınız yoktur. İşten ayrılınca yeniden bağlanır. Anneniz hem kocasından hem de babasından yetim aylığı alabilir. SGK müdürlüğünüze başvurun.

\n\n\n

SORU - CEVAP

\n\n\n

Sorularınız için malicozum6ismmmo.org.tr adresine mail atabilirsiniz. Tüm sorular e-posta ile tek tek cevaplanacaktır.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları