Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kanal için yeni 'Montrö'
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Kanal İstanbul projesinin, Türkiye’nin Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nden doğan haklarına ne yönde etki edeceğinin de karar verilirken mutlaka gözönünde bulundurulması gerekir. Deniz hukuku ve Montrö Sözleşmesi’ni Ankara’da iyi bilen isimlerin başında Dışişleri Bakanlığı’nın da yaklaşık on yıl Baş Hukuk Müşavirliği görevini de yürütmüş olan, CHP Balıkesir Milletvekili Prof. Hüseyin Pazarcı geliyor.
\nMontrö Sözleşmesi’nin Kanal İstanbul projesi üzerinde nasıl bir etki yaratacağı konusunun iki açıdan değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Pazarcı öncelikle projenin ‘olabilirliğinin’ etüt edilmesi gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:
\n“Barış zamanında ticaret gemileri Türk Boğazları’ndan serbest geçiş hakkına sahip. Bu hüküm varken, ‘sizi kanala yönlendireceğiz’ diyemeyiz. Sadece çok fazla beklemeyi göze alamayan gemiler bedel ödeyerek geçer. Yani Montrö nedeniyle zorlama hakkımız bulunmamakta. Yani gemilerin oraya yönlendirilebilirliği bakımından da değerlendirmek lazım.”
\nEsnetirsek baskılara direnemeyiz
\nMontrö Sözleşmesi’nin amaçlarından birinin de ‘Karadeniz’in ve kıyıdaş ülkelerin güvenliğinin tesisi olduğunu ifade eden Pazarcı, sözleşme gereği kıyıdaş olmayan devletlerin gemilerinin sadece bazı önkoşulları sağlamaları kaydıyla Boğazlar’dan geçişine izin verildiğini hatırlattı. Buna göre örneğin kıyıdaş olmayan ülkelerin uçak gemileri, denizaltıları ve muhripleri Boğazlar’dan geçemiyor. Sadece küçük gemilere geçiş hakkı veriliyor. Onlar da Karadeniz’de en fazla 21 gün kalabiliyor ve aynı anda kıyıdaş olmayan ülkelerin gemilerinin toplam ağırlığı 40 bin tonu geçemiyor.
\n“Yani Montrö’nün, Karadeniz’de güç kullanımına olanak verecek şekilde savaş gemisi yığılmasını önleme gibi bir amacı var” diyen Pazarcı, bu kuralın geçmişte uluslararası güçlerin Karadeniz’e gelişini engelleme gibi çok önemli bir işlev taşıdığına vurgu yapıyor. Bir süre önce yaşanan Gürcistan krizi sırasında bölgeye gelen ABD savaş gemilerinin Montrö Sözleşmesi’nin bu sınırlaması nedeniyle Karadeniz’e giremediğini de anımsatıyor.
\nPazarcı, başbakanın açıkladığı Kanal İstanbul projesiyle, Montrö Sözleşmesi’nin getirdiği bu güvencenin belirsiz hale gelebileceği ve Türkiye’nin ABD ve AB gibi uluslararası güç odakları tarafından baskıya maruz kalacağı endişesini taşıyor. Uluslarası hukuka göre bir devletin kendi sınırları içinde bir kanal açması durumunda bunun kontrolünün tamamen kendisine ait olacağı ilkesini anımsatan Pazarcı, “Savaş gemileri veya ticaret gemilerinin geçişi, kanal sahibi ülkenin takdirindedir. Böyle bir serbest kullanım ortaya çıkarsa Karadeniz için öngörülen silahsızlanma ilkesi ortadan kalkar. ABD gibi ülkeler Montrö’nün yumuşatılması baskısını arttırır. Şu anda uluslarası sözleşme diyerek baskıya direnebiliyoruz ama denetim bizde olunca direnemeyiz. O yolu açarsak da bu sefer Rusya rahatsız olacak, Karadeniz’de dengeler kaçınılmaz bir biçimde bozulacaktır” diye konuştu.
\nYeni hukuki \t\tdüzenleme lazım
\nTürkiye’nin Kanal İstanbul projesinin ‘Montrö engelini arkadan dolanma’ anlamına gelecek biçimde, güvence ve sınırlamaların esnetilmesi şeklinde kullanımına müsaade etmemesi gerektiğini ifade eden Pazarcı, “Eğer kanal projesi hayata geçecekse Montrö Sözleşmesi’nin koşullarının bu kanal için de geçerli olacağının mutlaka teyit edilmesi ya da paralel bazı hukuki düzenlemeler getirilmesi lazım” uyarısında bulunuyor.
\nBu hukuki düzenlemenin yapılmaması noktasında Pazarcı’nın bir kehaneti de var. Montrö Sözleşmesi’nin girişinde ‘Bu sözleşme hükümlerinin ortadan kalkması durumunda Boğazlar’dan geçiş serbestliği sağlanacaktır’ mealinde bir ifade yer aldığına dikkat çeken Pazarcı şu değerlendirmeyi yapıyor:
\n“Karadeniz’in silanlanmasına bu kanal vasıtasıyla müsaade edersek, Montrö’nün uygulanamaz durumda olduğu gibi sonuç ortaya çıkacak ve sözleşmenin bu maddesi gereği bu kez de Boğazlar’dan geçiş tamamen serbest hale gelecek. Karadeniz’de varlık göstermek isteyen ve bugünkü kısıtlamalar nedeniyle bunu yapamayan ABD, NATO ve AB ülkelerinin işine en fazla yarayacak senaryo budur” dedi.
\n***
\nKanal İstanbul için karar verecek makamların, Türkiye’nin Montrö Anlaşması’ndan doğan haklarına ilişkin stratejik ve hukuki değerlendirmeleri yapmaksızın sadece teknik mimari ve mühendislik açısından konuya yaklaşmaları büyük hata olur. Montrö hesaba katılmadan verilecek bir karar, ileride pişman olacağımız telafisi zor sonuçlar doğurabilir.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Hangi suçlara tutuklama geleceği belli oldu