Halk dün sandıkta Başbakan Tayyip Erdoğan’a 2012 ya da 2014’te yapılması beklenen Cumhurbaşkanlığı seçimi için açık çek verdi. Erdoğan’a verilen yüzde 50’lik destek Abdullah Gül’ü de Cumhurbaşkanlığı’nın bundan sonraki bölümünde ‘topal ördek’ konumuna sokabilir.

Seçmen, Erdoğan’ın ‘başkanlık’ hevesine geçit vermezken yeni anayasanın da uzlaşarak yapılması mesajı verdi. Yeni balkon konuşmasının ardından Erdoğan’ın uzlaşma arayışında ilk çalması gereken kapı, ana muhalefet partisi CHP olmalı. Devlet, hükümet ve belediyelerin tüm imkânlarını seferber ederek oyların yarısını alsa dahi, toplumun önemli bir kesimindeki kaygılar aynen sürmekte.

Sandıktan çıkan sonuç, 12 Eylül referandumundaki 58-42 dengesinin doğal bir uzantısı. Referandumda ortaya çıkan AKP ve diğerleri psikolojisi, bu kez de seçim sandığına hâkim oldu.

Oyları arttırmak \tyetmeyebilir

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu 81 ili gezerek partisinin oylarını 2007 seçimlerine göre yüzde 5 arttırmış, CHP’nin Meclis grubunun sayısını da 135’e çıkarmış durumda. Ancak bu artış bizzat kendi ekibi tarafından kamuoyunda yaratılan yüksek beklentileri karşılamaktan uzak. Çıkan sonuçta teşkilat ile genel merkez arasındaki kopukluk en önemli pay sahibi görülüyor.

Baykal: Çok \t\tüzgünüm

Eski lider Deniz Baykal “Sonuçtan çok üzgünüm” derken muhalif isimler “Yeni CHP’nin neyi başardığını bize anlatsınlar” havasında. Olağanüstü kurultay talepleri gecikmeyecektir. CHP seçmeni liderlerinin çalışkanlığından ve üretkenliğinden memnun olsa da, örgüt yeni bir kurultayı memnuniyetsizliğini ifade gösterme fırsatı görebilir. Kılıçdaroğlu da ‘yaralı’ biçimde yerinde kalsa dahi yerel seçimler öncesinde örgütlere mutlaka neşter atmak isteyecektir.

MHP-BDP gerginliği kapıda

Kaset skandalları MHP’li seçmeni kenetlemiş durumda. ‘Yeni CHP’nin vaatlerinden memnun olmayan CHP’lilerden de MHP’ye oy gitmiş gözüküyor. Anayasa yapım sürecinde MHP ile BDP’liler arasında gerginlikler yaşanması kaçınılmaz.

Şerafettin Elçi gibi BDP’den farklı görüşteki Kürt kökenli siyasetçilerin parlamentoya girmesi, BDP’nin radikal taleplerinin o grup içinde törpülenmesine imkân tanıyabilir.

\n\n