Öztin Akgüç

Bölgesel Kalkınma

04 Kasım 2011 Cuma
\n

Ülkemizde 1960lı yılların başlarında plan, planlı kalkınma konuları tartışılırken Mezzogiorno olarak tanımlanan Güney İtalyanın bölgesel kalkınma planından da esinlenerek Doğu ve Güneydoğu Anadolu için özel bölgesel kalkınma planı hazırlanması önerilmişti. O dönemde İtalya, kuzeye kıyasla görece geri kalmış Güney İtalyanın hızlı gelişmesini sağlamak, bölgeler arası gelişmişlik farkını gidermek için Mezzogiorno bölgesel kalkınma planı uyguluyordu.

\n

Ekonomi politikasının genel amaçlarından biri, gelir ve servet dağılımını düzeltmek, dağılımı daha dengeli hale getirmektir. Planlı bir kalkınma öngörülüyorsa, gelir ve servet dağılımının iyileştirilmesi, kuşkusuz öncelik taşır. Gelir ve servet dağılımının yalnız köyler arasında değil bölgeler arası dağılımının da düzeltilmesi amaçlanır. Bu açıdan bölgesel kalkınma planları önemli araçlardır.

\n

Önerilere karşın Doğu ve Güneydoğu bölgeleri için bölgesel kalkınma planları hazırlanarak uygulamaya konulmadı. Bugünlerde belki de bu eksikliğin bedelini ödüyoruz. Depremin büyük yıkıntılara, felakete yol açması, terörün beslenmesi, uygun ortam bulması, çarpık kentleşme, iç göç, tüm bunlar plansızlığın, günü geçiştirme anlayışının, göstermelik iş yapmanın, özür dilerim boş övünmelerin sonuçlarıdır.

\n

***

\n

Dikkate alınacağı umudunu taşımamakla beraber, bölgesel kalkınma planı hazırlanması önerisini yeniden gündeme getireceğim. Kuşkusuz bölgesel kalkınma planı, rant yaratma kokusu veren kentsel dönüşüm, yıkım proje ve önerilerine karşı, amaca ulaşma açısından çok daha etkili bir araçtır.

\n

Türkiyede emek, bilgi, özveri, uygulama ciddiyeti isteyen, yararları uzun vadede görülecek, yoksulların yararına olacak projeler, öneriler genellikle savsaklanır, geri planlara itilir. Bu gerçeği bilmekle beraber, bölgesel kalkınma için şu öneriler yapılabilir:

\n

Ulaştırma, enerji, turizm, imalat sanayisi alt sektörlerine ilişkin projeler hazırlanarak koordineli bir şekilde birlikte uygulamaya konulabilir.

\n

Sosyal, kamusal mal olarak nitelendirilen toplumun birlikte yararlandığı, tükettiği hizmetlerin üretimi arttırılabilir.

\n

Devlet kaynak sağlayarak, doğrudan üretici olarak görev alarak, yerel yönetimlerin ve özel sektörün girişimleri ile bölgesel plan arasında uyum gözeterek kalkınma planı uygulamasında etkin rol oynayabilir.

\n

Yalnız fiziki yatırımlar değil, insan öğesine, beşeri sermayeye de yatırım yapılması gerektiğinden eğitimin yaygınlaştırılmasına ve kalitesinin yükseltilmesine özen gösterilebilir.

\n

Bölgesel kalkınma planının, uygulanması için Avrupa Yatırım Bankasından uzun vadeli kredi alınabilir, koşullar uygun olduğu takdirde Dünya Bankası kredilerinden de yararlanılabilir.

\n

Son otuz yıllık uygulama ve denemeler göstermiştir ki teşvik yoluyla kalkınma sağlanamamaktadır. Kaynak israfı olmakta, yatırımlar tamamlanamamakta, gelir dağılımını düzeltelim derken dağılım daha da bozulmakta, yandaş ya da destekçilere haksız çıkar sağlandığından sonuç alınamamaktadır. Devlet planlayıcı, uygulayıcı, koordinasyon ve kaynak sağlayıcı olarak bölgesel kalkınma planında doğrudan görev üstlenmelidir.

\n

***

\n

Kalkınma, kişilerin maddi gönencinin artmasının yanı sıra kişinin hür ve bağımsız hareket etmesini, karar alabilmesini de içerir. Bu nedenle gerice yörelerde tarikat, aşiret bağlarının gevşemesi, feodal yapının değişmesi gerekir. Bugünkü feodal yapı, aşiret bağları kalkınmanın gerçekleşmesine engeldir. Sanayileşme, kişinin ekonomik bağımsızlık kazanması, eğitim, kamusal hizmet üretiminin yaygınlaşması, mevcut sosyal yapıyı değiştirebilir.

\n

Hiçbir şey yapılmasa dahi en azından şu yapılabilir: Varlıklı işletmeler ve aileler; muhtaç okulları terim yerindeyse evlat edinerek yoksul öğrencilerin giyim, araç, gereç gereksinimlerini, eğitim giderlerini karşılayabilir. Bu bağlamda güvenilir sivil toplum örgütleri de koordinasyon ve iletişim sağlayarak yardımcı olabilirler kuşkusuz. Bu öneri yeterli değildir ama hiç yoktan da iyidir.

\n

Terörle mücadele saiki, güdüsüyle değil, ülkede bölgeler arası gelir dağılımını iyileştirmek, Doğu ve Güneydoğu bölgelerinin gelişmişlik düzeylerini yükseltmek, Türkiye Cumhuriyetinin insancıl bir görevidir.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Merkez Bankası işlevi 18 Aralık 2024
Trump tehlikesine teyakkuz 11 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları