Süngerleşen TSK!

16 Ağustos 2016 Salı

Türk halkının en güvendiği kurum “ordu” idi! Evet idi… Ama şimdi ne yazık ki bu güven 15 Temmuz depreminden çok kötü yıkım aldı! Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, o günden bugüne 3 bin 185 subay ve astsubayın kanun hükmünde kararname (KHK) ile atıldığını açıkladı. Bunların arasında 157 general var. Kaç subayın gözaltında, kaçının tutuklu olduğuna ilişkin rakamlar her gün değişiyor.
9 generalin kaçak olduğu, bunlardan ABD’de görevli Tümamiral Zeki Mustafa Uğurlu’nun Vaşington’da sığınma başvurusu yaptığı, Atina’daki iki askeri ataşenin kayıplara karıştığı bildiriliyor.
Başbakan Binali Yıldırım, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin tarihin en köklü ordularından biri olduğunu” söylüyor ve “Orduya sızan asker elbiseli teröristler ordumuzu felç etmek istediler!” diyor.
Yıldırım’ın varsayımı ilginç: “Askeri lise ve akademilerin yüzde 95’inin, orduda ise albay ve altı subayların yüzde 60-80’inin FETÖ ile bağlantısı olduğunu düşünüyoruz. Şimdi ordumuz bu teröristlerden temizleniyor.”
Yalnızca FETÖ yanlıları mı, yoksa bu fırsattan yararlanarak, AKP karşıtları da temizleniyor mu?

***

2008 yılı düzenlemesine göre, Türkiye Cumhuriyeti’nin devlet protokolünün başı cumhurbaşkanıdır. Sıralamada ise 1. TBMM başkanıdır. Onu başbakan izler ve 3. olarak Genelkurmay başkanı gelir. Sonrasında ana muhalefet partisinin başkanı, eski cumhurbaşkanlarını yer alırlar. Anayasa Mahkemesi başkanı ise ancak 6.’dır!
Cumhurbaşkanına, her komutana doğrudan emir verme yetkisi tanındı.
KHK’lerle, Genelkurmay başkanına bağlı kara, deniz ve hava kuvvetleri komutanları, artık Milli Savunma bakanına bağlandı. Jandarma Genel Komutanlığı doğrudan doğruya İçişleri bakanının emrine verildi.
Devlet protokolünün 3.’sü Genelkurmay başkanı bu durumda “simgesel komutan” olmuyor mu?
İlk iş olarak Harp Akademileri, askeri liseler ve astsubay hazırlama okulları kapatıldı. 31 Temmuz’da KHK ile “Milli Savunma Üniversitesi’nin kurulduğu” açıklandı. Harp Okulları bundan böyle, ne olduğu bilinmeyen bu çatı altında eğitim yapacaklarmış!

***

Işık, FETÖ’nün askeri liselere istediklerini yerleştirmede KPSS sınavlarında yaşanan soruların çalınmasına benzer bir durum yarattığını vaktiyle değil de bugün şöyle yorumladı:
“Sınavlara katılanlardan, bir yıl 419 aday, bir başka yıl 700 aday soruların tümüne yakınını doğru yanıtlamış. Ancak ÖSYM devreye girince 2014’te yalnızca 2 ve 2016’da ise 6 aday bu düzeyde başarı gösterebilmiş!”
Kaşla göz arasında alınan vahim kararlardan geri dönüşler başlarken, yine önemli yanlış adımlar atılıyor. Anımsanacağı üzere Hava Kuvvetleri’ndeki pilotlar, erken emekliye ayrılıp özel uçak şirketlerinde çalışmaya başlıyorlar.
Son olayda Hava Kuvvetleri’nden 265 pilot atılınca, 550 pilot açığı doğmuş. Bu nedenle 800 Hava Harp Okulu öğrencisini bir çırpıda kapının önüne koyan karardan geri adımla bu yıl yeni öğrenci alınacakmış. Peki, haksız yere kapının önüne konulanlar ne olacak?
Bir başka karara göre Harp Okullarına “Lise ve dengi okul mezunları denilerek imam hatip liselerinden de öğrenci” girebilecekmiş! Ayrıca şu anda yedek subaylıklarını yapanlar, isterlerse ordu saflarına geçip yukarılara doğru terfi edebileceklermiş? Ne harika önlemler değil mi?
Askerlik bir piramide benzer. Temelinde askerler, tepesinde Genelkurmay başkanı vardır. Oysa günümüzde TSK, bir sünger gibi delik deşik yapılmadı mı? 14 yılda bu piramidi kim delik deşik etti dersiniz? FETÖ mü, iktidardaki Sultan mı? Yoksa birlikte mi?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kadın cinayetleri... 18 Ekim 2024
İran-İsrail... 11 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları