Devrim mi İstiyorsunuz?

13 Kasım 2014 Perşembe

4. golü attığında “Neymar Neymar” diye inledi stat!
Brezilya’da değil Kadıköy’de Türkler bağırıyordu..
Caner de dandik şutunu protesto eden seyirciye “H...” çekiyordu!
Brezilyalılar top gezdirdikçe “Oley” çeken Türkler!
Neymar ilk golü attığında ben sandım ki biz attık...
Öyle bir “gol” sesi yükseldi ki...
Yan tribünde ne kadar çok Brezilyalı varmış..
Ters ayağının dışıyla, dalga geçer gibi gol
attı!
Üstelik, sanki antrenmandaydı...
Bizim futbolcular, Neymar’a faul yapınca
seyircimiz tepki gösterdi, “Adam dünya yıldızı yavaş girin çocuğa..” dercesine.. Sahi siz söyleyin, bizimkiler nasıl bir futbol oynadı!?
2002’de Brezilya’nın ödünü patlatan milli takım nerede, bunlar nerede yahu!
Uzun zamandır bu kadar seyirciyi bir arada görmemiştim..
Sanırım Kazakistan maçında bir grup samimi arkadaş orada olacağız!
Bakın ama, o soruyu bir daha sormalıyım:
“Devrim” mi istiyorsunuz!?
Milli Takım “Sonuç” mudur, yoksa yeni bir “Başlangıç” mıdır!?
Her şeyin üstünde olduğu için “Sonuçtur” diyen, fena halde yanılır...
Ama, bir an için “Sonuç” diyelim..
O zaman durum kötüdür!
Çünkü “Sonuç”, “Son bulma” halidir!
Bir “Olayın”, bir “Aksiyonun”, bir “Gelişmenin” nihai Devrim mi
şeklidir yani..
Yani, “Bir gelişim veya girişimden elde edilen son şeydir”...
Edebiyatta buna “Yazının veya sözün bitim bölümü” denir! Yani, SON…
Futbolda da bunun adı “Elde ettikleri puan, sayı ve skordur”...
Türkiye’nin son puan durumu da ortadır..
Kısaca bir “Doygunluk” halidir.. (Siz yorgunluk da diyebilirsiniz)
“Doygunluk” halinden de “Devrim” çıkmaz zaten..
“Devrim” istiyorsan eğer, içinde “Doymamışlık” olacak!
Her “Şeyi” yaşamışsın da “Gel bi’de Milli Takım’da ol” demişlerse yanlıştır!
“Ununu elemiş, eleğini duvara asmışsan” şayet, Milli Takım’da olmayacaksın!
Futbolcusu da teknik adamı da..
Demek ki Milli Takım “Sonuç” değil, bir “Başlangıçtır”.. Başlangıç olmadır!
Çünkü onun içinde “Doymamışlık” vardır..
“Açlık” vardır!
“Yaşanmamışlık” vardır!
Aslında; yaşanmadığı için, “Yaşanacak çok şey vardır”
Örnek mi, Ampute Milli Takım! Daha yeni aldı Avrupa Kupası’nı!
“Başarı” mı istiyorsun.. “Devrim” mi istiyorsun!
O zaman, “Hiç ölmeyecek gibi çalışacak, hiç yemek yememiş gibi sofraya oturacak, hiç sevmemiş gibi sevdalanacak, hiç uyumamış gibi uyuyacak, hiç uyunmamış gibi uyanacak, kısaca güzel insan, hiç yenmemiş, gibi sahaya çıkacaksın!”
“Yürüyen Kibir” olmadan ama!
Milli Takım’a oyuncu vermeyi, sakatlanır diye angarya gören zihniyet var tabii!
İstemeyerek oynayan oyuncular da vardı elbet…
Neyse…
Brezilyalılar bizden fena halde para kazanırlar bilirsiniz..
Fenerbahçe’ye teknik direktör olan Didi ile başlar maceraları..
O gündür bugündür onlarca Brezilyalı bizdedir..
“Ekmek parası” ama “milyon dolardır” arası..!!
Siz hiç, 1 Türk’ün Brezilya’ya transfer olduğunu duydunuz mu?
Kendi tarlasına bakmayan, başkasının tarlasından mahsul alır çünkü..
Oralarda fasulye tanesi gibi yetenekli futbolcu yetişir de, biz de niye “gaz” yapardı(!)
Türkiye’de lisede spor yapan çocuklara hangi üniversite tam burs veriyor!
Hiç biri!
Lise sona gelen çocuk sporu bırakıyor, sınav maratonuna giriyor!

Senin tarlan bataklık anam babam!
En Kalbi Muhabbetlerimle..
Ben CAN; Orhan Can..
 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Hayalgücüspor 8 Ağustos 2018
‘Satarım Sattırmam’ 24 Temmuz 2018
VAR ya da HAM 19 Temmuz 2018

Günün Köşe Yazıları