Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
‘Satarım Sattırmam’
“Satarım”
“Sattırmam”…
“Satarım”…
Sattırmam arkadaş”..
12 Eylül diktatörlüğünün hafifleyip ilk genel seçimlere gidildiği günlerdi.
Herkesin yasaklı olduğu günler.. Yeni partiler kurulmuştu.
TV’de Halkçı Parti’den Necdet Calp, ANAP’tan Turgut Özal ve diktatör Kenan Evren’in adres gösterdiği MDP lideri Turgut Sunalp vardı.
Herkes “yapacaklarını” bol keseden anlatıyordu.
Spiker bir ara “Peki, ama nereden gelecek bu değirmenin suyu?” dedi…
Stüdyo bir an sustu…
“Sağ açık” Turgut Özal “Boğaziçi Köprüsü ve Keban Barajı’nı satacağım” dedi.
“Sol açık” Necdet Calp “Sattırmam” dedi.
“Satarım”…
“Sattırmam”..
Tarihe geçen “Satarım – Sattırmam” tartışması da böylece ortaya çıktı.
Devlet hazinesinin tam takır kuru bakır olduğu yıllardı.
İş yapılması gerekiyordu. Bunun için de para lazımdı.
“Sattırmam” diyen parayı nereden bulacağını açıklayamıyor öteki, babasının malı gibi “öz varlıkları” pervasızca satacağını söylüyordu.
Diğeri, suskundu tartışmaya girmiyordu.
O, “12 Mart döneminin ünlü işkence yeri Erenköy Köşkü’nde “Solcu kızlara copla tecavüz edilmesi” konusuna, “İddia eden kız da ciddi şekilde, ağır derecede komünistti. Özür dileyerek söylüyorum. Taş gibi delikanlı oğlanlar var elimizde yirmi yaşında, yirmi bir yaşında. Yani kalkıp da bir kıza bu yoldan işkence yapacaksa, copa müracaat etme ihtiyacı hisseder mi? Değil mi? Yani bazı şeyler, böyle mantıkla çürütülüyor..” cevabıyla tarihe geçecekti.
Neyse; konumuz ne işkence ne de işkenceyi mazur gören ahlaksızlık; konumuz “Satarım- Sattırmam”…
Sonunda seçimi “Satarım” diyen kazandı. Türkiye’de böylece hızla “yön değiştirdi”..
Beşiktaş’ta da “Satarım–Sattırmam” furyası Cenk Tosun’la başladı.
Tosun satıldı, iyi para geldi ama iyi golcü gelmedi.. Şampiyonluk da kaçtı tabii.
Sonra Tosiç satıldı. Alkış kıyamet… Para geldi diye…
Sonra gitmesi gereken Mitroviç, “gitmem” diyen Fabri.. Bi alkış daha…
Babel işi şimdilik yattı ama...
Olsun, Vida vardı Quaresma vardı…
Para sesi “Sattırmam” diyenlerin sesini pek kesti doğrusu…
İşin traji-komik tarafı gitmesi gerekenler “satılamıyordu”…
Misal Pektemek, Demirkazık Yıldızı (Kuzey Yıldızı) gibiydi. Kazık çaktı takıma…
İşin özü; elbette “satılması” gereken satılmalıydı.
Ama iyi tüccar sattığı malın yerine “daha iyisini koyardı”.
Daha iyisini vitrinine koyamayan tüccar, ticaretten pek anlamıyor demekti.
İddiası olmayan da “Büyük takım” liginden düşerdi!
O zaman da Beşiktaş değil “Altınordu” olursun..
Ama onlar da haklı, sadece “Sattırmam” demekle de olmaz ki…
E, “Nereden gelecek o zaman bu değirmenin suyu..”
Anladık, satacaksın ama yerine daha iyisini koyacaksın.
Benden söylemesi…
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret ve emekli maaşı hakkında önemli iddia!
- Asgari ücret kaç TL olmalı?
- Yarısı mesleği bırakmayı düşünüyor!
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin en ünlü tekstil devi kapandı
- Soğuk havada TIR kuyruğu 30 kilometreyi geçti
- Muğla'da helikopter kazası: 4 kişi öldü!
- CHP'den Erdoğan'a sert yanıt!
- ‘Binadan çıkamıyorum, bu çaresizliğe...'
- Öğrencisinin Suriye'de Bakan olduğunu öğrendi
- Evini kiraya verecekler için geri sayım
- Volkan Demirel'den Şenol Güneş'e sert sözler
- Fidan ve Colani yeni dönemi açıkladı
- 'Su sorununu çözmek, DSİ'nin görevi değil'