Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Müyesser Yıldız
Odatv davasından içeri atılan canlardan 4 gazeteci serbest bırakıldı. Nedim Şener ve eşi Vecide Şener, dün Medya Mahallesi’ndeydiler.(*) Nedim, anımsadıkça ikide bir gözlerini dolduran bir kişiyi özellikle vurguladı: Müyesser Yıldız... Onu yazacağım.
\nMüyesser Hanım için belki de sadece şu olguyu vurgulamak yetebilir. 12 Mart’ta, 4 arkadaşımızın salıverildiği duruşmada söz aldı. Kısa konuşmasının sonunda şu satırlar vardı:
\n“Sözde iddianameye göre İklim Ayfer Kaleli’nin işlediği öne sürülen suçlar ve onun için talep edilen ceza benden fazla.
\nO tutuksuz, ben tutukluyum.
\nNeden? Bir yıldır bunun cevabını arıyorum.
\n‘O sarışın, sen esmersin’ veya ‘O uzun boylu, sen kısa’ gibi bir cevap bile kabulümdür. Yeter ki bir cevap veriniz.”
\nMahkemenin yanıtı, tutukluluğunun devamına.. oldu.
\nEn kötü şey, bir mahkemenin “sanıklara” böylesine farklı davranışların nedenleri üzerine bir açıklama yapmaması. Bu güveni sarsmaz mı yargıladıkları insanlarda! Kendi sırtından hangi pazarlıkların yapıldığını düşündürmez mi!?
\n***
\n“Sanık” İklim Ayfer Kaleli de gazetecidir. Gerçekten de sarışın ve Müyesser Hanım’dan uzun boyludur!
\nİklim Hanım’ın adı, CHP’yi karıştıran insan olarak medyanın manşetlerine çıkmıştı! Baykal’ın kendisini taciz ettiği savları! Bunları Odatv tutuklamalarından hemen önce, Ocak 2011’de yapmıştı, CHP içindeki bütün “gazetecilik faaliyetleri”, Odatv davasının “flaş” konularından biri olacak ve konu CHP’yi yıpratma propagandasına dönüşecekti...
\nÇok doğal değil mi?.. İklim Hanım dışarıda, tutuksuz; çok iyi tabii ki; ama Müyesser Hanım neden içeride, tutuklu?
\nBir vicdan buna yanıt vermeli!
\n***
\nMüyesser Hanım, kendi davalarıyla Abdullah Öcalan davasını karşılaştırıyor:
\n“PKK bir terör örgütü, Abdullah Öcalan da 40 bin insanın ölümünden sorumlu bir terörist. 14 Şubat 1999’da yakalandı. Sadece 3.5 ay sonra, 31 Mayıs 1999’da davası görülmeye başlandı. Yaklaşık bir ay sonra da, 29 Haziran 1999’da dava sona erdi. Yani toplam 4.5 ayda her şey bitti. 9 celse yapıldı.
\nTutukluluk ve yargılama sürecine, yandaşları/destekçileri dahil, hiç kimseden topluiğne başı kadar itiraz gelmedi. Yani böyle bir şahsa bile hukuk devletine yakışır bir şekilde muamele edildi.
\n‘İleri demokrasi’ hukukuna gelince: Bir kısmımız 14 Şubat, bir kısmımız 3 Mart 2011’de gözaltına alındık, tutuklandık. İddianamemiz 7 ay sonra hazırlandı. Huzurunuza 9 ay sonra gelebildik. 4 aydır da dava sürüyor, 12’nci celsedeyiz. Ve ne yazık ki hâlâ başladığımız noktadayız. Hâlâ delil aranıyor!..
\nGelin siz buradaki genç arkadaşlara isnat edilen suçlar neyse, onları da benim hesabıma yazıp artık hükmü verin. Suçlu olduğumdan değil, hükümlü hak ve hukukundan yararlanmak için. Bir Öcalan’ın bizden çok hakkı var, onun hukuku bizden daha çok ve iyi korunuyor. Hükümlü hakkı derken; mesela yarın annem ağırlaşsa, en azından onu son bir kez görme imkânım olacak!..”
\n***
\nŞimdi, Savunma’sından değil, İtirazname’sinden!
\nwww.facebook.com/MuyesserYildiz adresinde savunma, yazı ve Twitter mesajları yayımlanıyor. Oradan, İtirazname’sinden satır başları alıyorum..
\n• “Sorun yasalar veya zihniyette değil, “NİYET”tedir. Niyetiniz nedir?
\n• Devlete sızmış 3-5 virüs var. Nuri Alço’nun masum kızların gazozuna ilaç atması gibi, insanların bilgisayarına virüs atıyorlar. Silivri’ye düşürdüler, ama çok şükür kötü yola düşüremediler. Hâlâ gazeteci oğlu gazeteciyiz.
\n• Olmayan örgütün, olmayan medya kolu olarak, olmayan suçu anlatmamız isteniyor...
\n• Bir gazete bürosu ilk kez toptan “terörist” olarak yargılanıyor. Anlaşılıyor ki biz kobayız. Bünye kabul ederse, diğer gazete bürolarına da rahatlıkla yaygınlaştırılacak demektir.
\n• Bu bir iddianame değil iftiranamedir.. Mahkemenizden kendimle ilgili bir talepte bulunmayı da zul addediyorum. Yegâne talebim, bu gayri hukuki, gayri ahlaki ve gayri vicdani sürecin hesabının sorulmasıdır.
\n• Birkaç haftalık kursla “bilişim uzmanı” sayılmış polislerin verdiği raporlarla tutuklandık. Ülkenin üç üniversitesinin, bilişim uzmanlarının verdiği raporlarla neden tahliye edilmiyoruz? Emniyet devlet kuruluşu da üniversiteler değil mi?
\n• Nürnberg Mahkemeleri’nde yargıçlık yapmış Robert Jackson’un şu sözünü hatırlatmak istiyorum: ‘Mahkemeler davaları yargılar ama davalar da mahkemeleri.’
\n***
\nSilivri’de kuş bakmaya izin var, ama kediye yok. “Bir kedim olsun istiyorum” diyor. Mahkemenin, nisan başında dosyasını yasal zorunluluk olarak gözden geçirdiği sırada, tahliyesine karar vereceğini umuyor ve diliyorum... Bir ay için de olsa, kedisini de versin Silivri yönetimi!
\n\n
(*) Bu mahallenin “patronu” Ayşenur Arslan’ın, medya üzerinde baskıların son derece arttığı ve ekranların karartıldığı bu dönemde, sınırları(nı) zorlayarak, daha özgür bir tartışma ortamının oluşmasına ve basın özgürlüğüne yaptığı önemli katkıyı hiç unutmayarak.. Ruşen Çakır’ın da bir “Yazı İşleri” vardı. Dün diyordu ki: “... Programın sonlandırılmasının önde gelen nedenlerinden biri, işverenimiz Ferit Şahenk’in, Ahmet ve Nedim olayındaki tavrımdan rahatsız olmasıydı. Ona göre bu, NTV’nin tarafsızlığına gölge düşürüyormuş… Söylenecek çok şey var ama şimdilik susma hakkımı kullanmak istiyorum. Ama bu yazının okurlarının böyle bir zorunluluğu yok...” Geçen ayın ilginç haberlerinden biri de Şahenk’in Dolmabahçe’de Başbakan ile 1.5 saatlik özel bir görüşme yaptığı idi. Vicdanlarımızın meselesi şu: Baskıların ayyuka çıktığı dönemde kim ne yaptı?..
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Özel okulların ücretleri uçtu
- Merakla beklenen enflasyon rakamları açıklandı!
- Milyonlarca emeklinin gözü 3 Ocak'ta!
- Yapay zeka sağlıkta çığır açıyor
- Asgari ücret ve emekli maaşı hakkında önemli iddia!
- Asgari ücret kaç TL olmalı?
- Yarısı mesleği bırakmayı düşünüyor!
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
En Çok Okunan Haberler
- Zahide Yetiş canlı yayında cinsel ilişki videosu izletti
- Suriye'den Türkiye'ye görülmemiş gümrük vergisi!
- Peynirde ‘mantar ilacı’ tespit edildi!
- Kendisi küçük faydası büyük: Yiyen doktor yüzü görmüyor
- Teğmenler için karara 1 gün kala yeni gelişme
- Bahçeli'ye kendi partisinden bile destek yok!
- Galatasaray'da bir dönem sona eriyor!
- RTÜK'ten programa inceleme!
- İşte CHP’nin yol haritası
- İstanbul Barosu'ndan olağanüstü kurultay kararı