Olaylar Ve Görüşler

Yargı bağımsızlığı - Av. Dr. M. Ruşen GÜLTEKİN

16 Aralık 2022 Cuma

Her şey gazeteci Timur Soykan’ın 3 Aralık 2022 tarihinde BirGün gazetesinde kaleme aldığı yazı ile başladı. Biz bu yazı ile 6 yaşındaki çocuğun, bir tarikat şeyhi olan babasının izni ile gene bir tarikat müridi olan Kadir İstekli ile evlendirildiğini öğrendik. Bu yazı sosyal medyaya düştükten sonra Türkiye olarak Anadolu Adliyesi’nde çocuk istismarı nedeniyle açılan bir kamu davası olduğunu, bu davada mağdur çocuğun konuşma kayıtları da dahil olmak üzere kesin deliller olmasına rağmen yıllar boyunca nasıl istismar edildiğini, 6 yaşından itibaren başlayan tecavüzleri, istismarı öğrendik. Cumhuriyet savcısının bu iddianamesi hem 6 yaşındaki evladını kanunlara aykırı olarak müridi Kadir İstekli’ye veren baba hem de mürit Kadir İstekli’nin cezalandırılması hakkındaydı.

TARİKATA FARKLI HUKUK

Medya aracılığıyla toplum aynı zamanda davanın ayrıntıları hakkında da bilgi sahibi oldu. Normal bir yargılamada olması gerekenden ayrı usuller kullanılmıştı. Örneğin bu denli ağır bir cinsel istismar davasında cezanın alt sınırı 20 yılın üzerinde olmasına rağmen ve bu nedenle normalde mutlaka tutuklu yargılanması gereken baba ve mürit, cumhuriyet savcısının iki kez tutuklama talebine rağmen tutuksuz yargılanmaktaydı. Yine, normalde bir ağır ceza mahkemesi iddianamenin kabulü kararı ile birlikte ortalama 30 ile 60 gün sonraya verdiği duruşma tarihini bu dosyada şaşılacak şekilde iddianameden 6 ay sonraya, yani 22 Mayıs 2023 tarihine duruşma günü vermişti. Özetle, baba ve mürit hem tutuksuz yargılanmakta hem de duruşma tarihi olan 22 Mayıs 2023’e kadar mağdurla temas edip delilleri karartma olanağına sahip olacaktı. İşte yargının bağımsız olmadığının en önemli görüntülerinden birisi bu dosyada ortaya çıktı. Yargı sessizce bir tarikat şeyhi ve müridini normal yargılama usulleri dışında mutlak delillere rağmen olağanüstü olanaklar tanıyarak yargılayacaktı.

ADALETİ SAĞLAMAK

Gazeteci Timur Soykan’ın yazısı siyasi baskılarla yürütülmeye çalışılan bu dosyaya adalet ışığı tuttu. Yargılamadaki anormallikler gün yüzüne çıkmıştı. Bunun üzerine ardı ardına iktidar kanadından açıklamalar yapılmaya başlandı. Artık bu dosyada iktidarın, halkın baskısı karşısında delilleri karartmaya gücü yetmiyordu. Ve yine sessizce yargının üzerindeki ağır baskı ortadan kalktı. Bir hafta içerisinde duruşma tarihi öne çekilerek 30 Ocak 2023’e yani iddianamenin kabulünden bir ay sonrasına verildi. Haklarında 20 yıl üzerinde hapis istenen tarikat şeyhi ve müridi hakkında  derhal yakalama emri çıkarıldı ve 15 Aralık 2022 tarihinde bu sapkın oldukları iddia edilen sanıklar tutuklandı.

Bu ceza dosyası ile canlı olarak yargının baskı altına alındığında nasıl kararlar verebildiği, kamuoyunun baskısı ile yargı kararlarının nasıl tekrardan adalete uygun olarak tesis edilebileceği görüldü. Ve eğer bir gün böyle bir yargının elinde oyuncak olmak istemiyorsanız, bağımsız yargı için mücadele edin.

AV. DR. M. RUŞEN GÜLTEKİN



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları