Olaylar Ve Görüşler

Türkiye’nin Ukrayna sınavı - Muhammed NUREDDİN

07 Ekim 2022 Cuma

Türkiye, Rusya ve Ukrayna’yla olan iyi ilişkileri yanında, Karadeniz üzerinden sıcak sulara, Ege Denizi’ne, dünyaya açılan tek deniz kapısıdır bu ülkelerin. Bu nedenle iki ülke, Ankara’yla iyi ilişkiler sürdürmek zorundadır. Çatışan tarafların, Türkiye’nin rolüne birden fazla alanda gereksinim duymaları da Ankara’nın etkin bir dış politika izlemesine olanak sağlamaktadır.

RUSYA’YLA İLİŞKİLER

Son dönemde Türkiye’yi ilgilendiren konular, üç başlık altında toplanabilir.

Birincisi, Rusya lideri Putin’in imparatorluk konuşmasıdır. Putin’in eylül ayının son günü yaptığı konuşma, Türkiye’de tepki çekti. Ukrayna’daki “yeni fetihleri” haklı çıkarmak için tarihi kullanan, Rus milliyetçiliğinin taşıyıcısı olarak öne çıkan Putin, Rus dünyasının “restorasyonunu” haklı çıkarmak için bin yıldan fazla geriye gitti. Putin’e göre 90’ların başında SSCB dağıldığında, Rus dünyasının bir kısmı, SSCB’yi oluşturan devletler arasında dağıtılmıştı. Bu dünya Rusya Federasyonu’nun da dışında kalmıştı. Şimdi Putin, gelecekteki adımlarına da zemin hazırlıyor. Ancak milliyetçiliğe dönüş, diğer ülkelerde, özellikle de uzun imparatorluk geçmişine sahip olan ülkelerde milliyetçi eğilimleri uyarır, özendirir. Burada kastımız, 2002’den beri tek başına Türkiye’yi yöneten AKP’nin bünyesindeki “neo-Osmanlıcı” eğilimidir. Bu siyaset, Türkiye’nin Katar hariç, tüm Arap ülkeleriyle büyük gerilim yaşamasına neden olmuştur. Putin’in konuşması, Osmanlı eğilimini de pekiştireceğinden, AKP yönetimini de mutlu etmiştir. Fakat hemen belirtelim, Putin’in bu savaştaki zaferi, yeni dünya düzeninin değişmesi, NATO’nun başını çektiği Batı sömürgeciliğine karşı çıkan tüm güçlerin zaferi olacaktır.

İkincisi, Rusya’nın Luhansk, Donetsk, Herson ve Zaporojya’yı ilhak etmesi, Ankara’nın, Rusya-Ukrayna ve Rusya-Batı arasındaki çatışmada, nispeten tarafsız olan konumunu sınamıştır. Türkiye’nin, ilhakı uluslararası hukuka aykırı bulması doğaldır ve kınamıştır, aynen 2014’te Kırım’ın ilhakını kınadığı gibi. Fakat Türkiye, doğalgaz bağımlısı olduğu Rusya’yla ilişkilerini germek istemez. Rusya’yla ekonomik ilişkileri güçlüdür. Ayrıca Suriye ve Güney Kafkasya gibi bölgelerde de kesişen ilişkilere sahiptir. Türkiye, Rusya’nın bu adımlarını kınayarak ABD’yle ilişkilerini düzeltemez. Türkiye-ABD ilişkilerindeki gerilim, 2023’teki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine dek sürecektir.

NATO ÜYELİĞİ

Üçüncüsü, Ukrayna’nın NATO’ya katılma talebini yinelemesi; Türkiye’yi, yeni bir meydan okumayla karşı karşıya bırakmıştır. NATO genel sekreteri, Ukrayna’nın talebini erken bulsa da Ukrayna’nın konumu, NATO adayı olan İsveç ve Finlandiya’nın konumundan çok farklıdır. Rusya, Ukrayna’nın NATO’ya katılmasını engellemek için savaşmaktadır. 

Türkiye’nin, Ukrayna’nın üyelik talebine ilişkin tavrı, Türkiye’nin Rusya’yla gelişen ilişkilerinin seyrini etkileyecektir. Türkiye’nin, Ukrayna’nın talebini reddedeceği görülmektedir. Çünkü Türkiye, Rusya’yla çatışma döngüsüne girmek istemez. Ayrıca Türkiye, mevcut iktidarı, ekonomik durumu ve dış politikasıyla, büyük değişimlere karşı bölgesel ve küresel ölçekte, yeterince bağışıklığa sahip değildir.

MUHAMMED NUREDDİN

LÜBNANLI AKADEMİSYEN 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları