“Taktikleri olmayan strateji zafere giden en yavaş yoldur. Stratejisi olmayan taktikler ise yenilgiden önceki gürültüdür.”

Sun Tzu

Strateji, mevcut şartlar ile arzu edilen gelecek arasında köprü kurma sanatıdır. Mevcut şartlar, mevcut ve mümkün olan gücü de kapsar. Arzu edilen gelecek stratejinin hedefini oluşturur. Köprü ise mevcut güçle arzu edilen geleceğin, yani hedefin elde edilmesini mümkün kılan yöntemdir. Stratejistin görevi ise kendisine tahsis edilen gücü en verimli şekilde kullanarak köprüyü kurmak, arzu edilen geleceği sağlamaktır.

Devlet yönetiminde büyük strateji için hedef, devletin ve bireylerin güvenliğinin sağlanması, devletin ve bireylerin refahının geliştirilmesidir. Devleti yönetenlerin ülke içinde veya dışında yaptığı politik, diplomatik, jeostratejik, ekonomik, teknolojik tüm hamleler, bu hedefin yani arzu edilen geleceğin sağlanması ile ilgilidir. Güvenlik alanında hedef, ülkenin toprak ve siyasi birliğine içten ve dıştan yönelebilecek saldırıları öncelikle caydırmak, caydırmanın mümkün olmadığı durumlarda ise savaşarak bu tehditleri etkisiz duruma getirmektir. Savaşta arzu edilen gelecek ise zaferdir. Savaşta zaferi garanti etmek için tasarlanan stratejik yöntem, o stratejinin köprüsünü oluşturur.

BAŞARIYI SAĞLAMAK

Küresel jeopolitikte ABD için hedef, mevcut dünya düzeninin korunması, bu düzene karşı çıkanların bastırılması, ABD’nin küresel liderliğinin sürdürülmesidir. Çin için hedef, Çin odaklı yeni bir dünya düzeninin kurulması ve Çin’in küresel liderliğe yükselmesidir. Rusya ise gelecek için küresel güç statüsüne yükselmeyi arzu etmektedir. İşte çatışan veya uzlaşan bu gelecek arzuları, bu üç devletin farklı köprüler kurmaya çalışmasına, jeostratejiler uygulamasına neden olmakta, bu farklılıklar küresel güç mücadelesi içinde gelişirken yeni bölgesel ve küresel dengeler oluşuncaya kadar dünyayı ve insanlığı tehlikeye sokmaktadır.

İster büyük strateji, ister strateji, ister askeri strateji alanında olsun en iyi strateji, başarı ile uygulanmış ve başarıyı sağlamış olan stratejidir. Çünkü strateji alanında başarının yerine ikame edilecek başka bir şey yoktur.

Stratejinin başarılı olması için hedefin veya hedeflerin mevcut güçle uyumlu ve orantılı olarak seçilmesi ve hedefe doğru sağlam köprülerin kurulması, yani doğru stratejik yöntemlerin benimsenerek uygulanması gerekir.

ZAFERE GİDEN YOL

Demokrasi ile yönetilen devletlerde iktidarlar seçim ile değişir. Türkiye’de de böyledir. Türkiye seçim sürecine girmiştir. Bu seçim her yönü ile Türkiye’nin geleceğini belirleyecektir. Seçim için hedef, seçimi kazanarak iktidar olmaktır. Bunun için kapsamlı bir seçim stratejisinin hazırlanarak uygulanması gerekir. Seçim stratejisinin başarı şansı büyük ölçüde aday liderin karakteri ve kapasitesi ile ilgilidir.

Seçim stratejisi hazırlamak farklı bir uzmanlık becerisidir. Seçimi kazanmak isteyen parti bütün taktik adımlarını, kapsamlı seçim stratejisinin bir eylemi ve bu kapsamlı strateji ile uyumlu olarak hazırlayarak uygulamalıdır. Çinli strateji ustası Sun Tzu’nun ifade ettiği gibi “Taktikleri olmayan strateji zafere giden en yavaş yoldur. Stratejisi olmayan taktikler ise yenilgiden önceki gürültüdür.” Bu gerçek önümüzdeki seçim için de geçerlidir...

NEJAT ESLEN

EMEKLİ TUĞGENERAL