Az kaldı, çağdaşlaşma kapılarını çalmaya az kaldı. “Biz çağdaş değil miyiz?” diyebilirsiniz. Evet değiliz. Cumhuriyetle birlikte çağdaşlaşmaya ve uygarlaşmaya adım atmış ve tam yakalamaya kalkmışken, bağnaz kafaların öne çıkardığı karşıdevrim girişimleriyle çağdaşlaşmanın önü kesilmiştir. Bu geri gidişin de bir kırılma noktası olacaktır mutlaka ve az kaldı o kırılma noktasına. Ancak çok akıllı olmak gerekiyor, özellikle altılı masanın! Yanlış yapmama konusunda daha uyanık ve daha bilinçli olması gereken altılı masayı oluşturan liderlerdir öncelikle, daha sonra da halkımızdır.

Liderler iki kez yanıldılar, dahası, yanlış yaptılar. Özellikle CHP, Ekmeleddin Bey’i aday göstermekle yaptı ilk yanlışını. Ardından bu kez başka bir biçimde yanlış yapıldı ve yan yana gelen partilere özellikle İYİ Parti’ye aday çıkarmaması yönünde telkinlerde bulunmadı ya da bulunamadı. Çok adayla Cumhurbaşkanlığı seçimine girilince, seçim de kaybedildi. Şimdi yurttaş soruyor İYİ Parti’yi parti yapan ve seçime sokan CHP olduğuna göre niçin tek aday konusunda ısrarcı olmadı ya da İYİ Parti incelik gösterip aday göstermezlik etmedi. O zaman kesinlikle seçimi kazanmış olacaklardı...

İÇLERİNDEN BİRİ

Şimdi, onun için, “Aman ha”! Altılı masa üyeleri arasına nifak sokmaya çalışan çok. Özellikle iktidar partisi ve diğerleri. İmza toplamalar falan, olası bir aday için. Bir başka söylenti de: Kılıçdaroğlu’nun kafasında bir başka aday var masada oturanların dışında. Bana kalırsa bu tür spekülasyonlara son vermek için altılı masa hemen toplanmalı ve adayını, hemen belirlemelidir. Hem sonra ne kaldı ki seçimlere? “Yıpratılırmış” sözü havada kaldı artık; çünkü yıpratmaya kalkacak olanların, özellikle iktidar partisinin ve ortağının soluğu kesik; nasıl uğraşacaklar ki karşı tarafla!

Pekii kimi aday göstermelidirler? Kesinlikle, içlerinden birini. Ama kimi?

PROF. DR. NECDET ADABAĞ