Olaylar Ve Görüşler

Aliyev’in dış politikası - Vusal HASANZADEH

03 Kasım 2022 Perşembe

Günümüzde uluslararası ilişkiler ağır bir dönemden geçmektedir. 2008 Ekonomik Krizi ile başlayan, COVID-19 pandemisiyle artan, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşla doruğa ulaşan jeopolitik olaylar dünyayı sarsmaktadır. Soğuk Savaş sonrası ABD hegemonyasında kurulan tek kutuplu dünya düzeninin artık yerini çok kutuplu bir düzene bırakacağını hatta bıraktığını ifade eden birçok görüş vardır. Bugün uluslararası ilişkilerde güç dengesinin Soğuk Savaş sonrasında mevcut olan güç dengesinden farklı olduğu görülmektedir. Güç değişimleri bölgesel güçler için bazı tehditler yaratsa da iyi değerlendirildiği takdirde önemli fırsatları da beraberinde getirmektedir. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in etkin ve başarılı dış politikasını bu bağlamda değerlendirebiliriz.

AZERBAYCAN’IN KİLİT ROLÜ

İlham Aliyev, 2003 yılında Azerbaycan Cumhurbaşkanı seçildikten sonra kendisinden önceki cumhurbaşkanı Azerbaycan’ın Umummilli Lideri Haydar Aliyev’in uluslararası arenada Azerbaycan’ın önemini artıran politikalarını daha da ilerletmiştir. Bu dönemde de Azerbaycan dış politikası, en önemli mesele olarak, 1991-1994 yıllarında Batı ve Rusya destekli Ermenistan’ın, Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ ve etrafındaki yedi rayonu işgal etmesi sonucu ortaya çıkan sorunun çözümüne odaklanmıştı. 

Azerbaycan’ın siyasi yollarla çözüme yönelme çabalarına karşın Ermenistan 2020 yılında askeri provokasyonlara devam etmiştir. Bu nedenle Azerbaycan karşı taarruza geçerek 44 günlük savaş sonrası zafer kazanmıştır. Savaşta ve sonrasında Aliyev, COVID-19 pandemisinin küresel etkilerini iyi analiz ederek bu süreçte etkin dış politika yürütmüş, AGİT Minsk Grubu’nun 30 yıllık faaliyetlerinin yetersiz olduğunu belirterek ABD, Fransa ve Rusya’yı eleştirmiş, yeni dönemde Azerbaycan’ın kilit rol oynayacağı mesajını hem ABD/AB’ye hem de Rusya, İran ve Çin’e vermiştir.

TÜRK DÜNYASININ ÖNEMİ

Türkiye ile güçlü ilişkileri devam ettirirken diğer Türk cumhuriyetleri ile ilişkilerini de güçlendiren Aliyev, yaptığı anlaşmalarla hem Türk devletleri ile uluslararası arenada ortak hareket ettiğini göstermiş ve Ermenistan’ın son iki yılda Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü’nü (KGAÖ) etkinleştirme çabalarını önlemiştir. Son dönemde Zengezur Koridoru meselesi üzerinden Azerbaycan’a yönelen Fransa ve İran baskılarına zaman zaman ABD ve Rusya’nın baskıları da eklenmiştir. Ancak 15-16 Eylül 2022 tarihlerinde Semerkant’taki Şanghay İşbirliği Örgütü zirvesinde ve 6-7 Ekim 2022 tarihlerindeki Prag toplantısında Aliyev Azerbaycan’ın menfaatlerinden taviz vermemiş, Rusya’nın Ukrayna savaşındaki karşılaştığı problemleri ve AB’nin bu savaş sonrası yaşadığı gaz krizini çözmek için hedeflerinden birinin zengin enerji kaynaklarına sahip Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan olduğunu iyi analiz ederek Azerbaycan’ın bölgedeki önemini ve gücünü bir daha göstermiştir.

Azerbaycan’ın öneminin giderek daha da artması aynı zamanda Türkiye ve Türk cumhuriyetleri açısından büyük fırsatları beraberinde getirmektedir. Türk cumhuriyetlerinin enerji kaynaklarının Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşınması Türk dünyası coğrafyasının önemini yeni dünya düzeninde artırmakla beraber Türk dünyasında devam eden entegrasyonu hızlandıracaktır.

VUSAL HASANZADEH

DOKTORA ÖĞRENCİSİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları