Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Türkan Saylan'a Mektup
“Cumhuriyet”in Ankara bürosunda geçen yıl okurlar ve sevgili Utku Çakırözer’le birlikte sizi anmıştık. Bu defa size bir mektup yazmak istedim…\n
\nSiz bizi bırakalı üç yıl oldu. \n
\nÜç yıl bir yana… son yıl içinde dahi çok şey değişti…\n
\nAklınıza bu kadarı hiç gelir miydi bilmiyorum ama artık 19 Mayıs’ı kutlamak bile örneğin meseleye dönüştü. İzinle kutlanan ulusal bayramlarımız birer travma halini aldı… \n
\nBunların ve sürecin kırılma noktasını, 12 Eylül 2010 referandumu olarak koyabiliriz…\n
\nAncak… Başbakan’ın; “İstanbul kadar… Saraybosna kazanmıştır; İzmir kadar… Beyrut kazanmıştır; Ankara kadar... Şam kazanmıştır; Diyarbakır kadar… Ramallah, Nablus, Cenin, Batı Şeria, Kudüs, Gazze kazanmıştır. Türkiye kadar… Ortadoğu, Kafkasya, Balkanlar, Avrupa kazanmıştır” dediği ve bir sultan edasıyla yaptığı “balkon söylevi” sonrasında ipler tamamen koptu…\n
\n12 Haziran seçimleri arkasından bir şeyler iyice zembereğinden boşaldı sanki…\n
\nİktidar karşısında “denge-fren mekanizması” adına hiçbir şey kalmadığından… eğitimden, sanata… yaşamımızı yönlendiren “zaman ayarlarına” kadar… her şeye tepeden tırnağa el atıldı. \n
\nTürkiye’nin yeniden kurgulanması bundan böyle hedef alındı. \n
\nBilgisayar dilinde buna biliyorsunuz “resetlemek” diyorlar. \n
\nBizi Erdoğan liderliğinde artık “resetliyor”lar. \n
\nTürkiye ‘resetleniyor’\n
\nBu “resetleme” (“karşı devrim” mi demeli?) etabına siz yetişemediniz… \n
\nBaşbakan alenen kendi suretine göre yeni bir Türkiye yaratıyor. \n
\nBaşkan olup 2024 yılına kadar -12 yıl daha!- başımızda kalmayı hedefleyen Recep Tayyip Erdoğan; “kindar ve dindar nesiller yetiştirmeyi” kendisine açık açık misyon biçti. Evli çiftlerden üç çocuk isteyen RTE’nin görüşleri doğrultusunda ortaöğretim çağındaki ufak kızların başlarının bağlanması için dahi her türlü önlem hazırlığına girişildi. Öyle ki; liseli kızlara emzirme odalarının yapılması bile gündeme geldi. \n
\nBilim insanı, bilim kadını, bir doktor, anne ve yaşamının uzun yıllarını genç kızları yetiştiren idealist eğitim projelerine-Kardelenlere!- vermiş biri olarak bugünleri görseniz, kahrolurdunuz. \n
\nBelki de iyi ki görmediniz. Biz hepsini görüp her gün kahroluyoruz. Ama elimizden “reset” butonunu durdurmak adına hiçbir şey gelmiyor. Olanları sadece elleri kolları bağlı çaresiz bir savrulma ve korku duygusuyla izliyoruz. \n
\n“Korku” derken… insanlar aralarında konuşmaya bile artık korkuyor Türkan Hanım. \n
\nSize yapılan Ergenekon baskını, gerçekte “korku imparatorluğunun” işaret fişeği olmuştu… \n
\nO da farklı bir kırılma noktasıydı…\n
\n12 Eylül referandumu ile 12 Haziran seçimleri; denge-fren mekanizmalarını devre dışı yapan bir kırılma olduysa… \n
\nCumhuriyete hizmet için her fedakârlığı göze alan sizin kadar örnek bir aydına yöneltilen “linç kampanyası” da… son yıllarda yaşadığımız “korku iklimini” körüklemekte alabildiğine etkili oldu. \n
\nBaşınıza gelenlerden sonra insanlar; “Türkan Saylan’a da bu yapılırsa, kime ne yapılmaz?” diye düşünür oldular. Ve büsbütün içlerine çekildiler. \n
\nEvinize Ergenekon baskını düzenlendiğinde Türkiye’de her şeye rağmen devasa bir tepki olmuş; TV’ler, gazeteler konuyu günlerce manşetlerden indirmemiş, gündem yapmıştı… \n
\nO günlerden sonra bu türden tepkilerin başka örneğini görmedik çünkü… medyamız da değişti. \n
\nSay ve Coşkun’un yalnızlığı\n
\nSize yapılan çürütme kampanyası ve iftiraları kalemlerine dolayan köşe yazarlarının çoğu nicedir yerinde yok. \n
\nKimi patronlarına yapılan baskılar nedeniyle işlerini yitirdi, kimi Balbay’ın 1172 gündür tutuklu bulunduğu Silivri’deki ekibe eklendi, kimi “durumdan vazife” çıkarıp hizaya girmeyi seçti.\n
\nBugün Türkiye demir parmaklıklar ardında tutulan gazetecilerin sayısı açısından Çin’i ve İran’ı arkada bırakan bir ülke konumunda. Başlı başına bu “ürkütücü rekor” bile, gazetecilerin kendi kendilerine otosansür uygulamalarına yol açıyor. \n
\nHaklarında soruşturma açılan Bekir Coşkun ve Fazıl Say bu yüzden medyada sizin gördüğünüz dayanışmayı göremediler ve büyük oranda yalnız bırakıldılar…\n
\nCoşkun bunu bizzat kendisi; “Üç beş kişi kaldık dışarda…/ Okurlarımızdan başka hiç kimsemiz yok…/ Gazeteler, televizyonlar, meslektaşlarımız…./ Cemiyetimiz bile geçiştirip de savunmaz oldu bizi” diye yazdı. \n
\nSahi unutmadan onu da söyleyeyim... \n
\nBekir Coşkun’a “La Fontaine masalı”; Fazıl Say’a da Twitter’da paylaştığı “Hayyam” dizeleri yüzünden soruşturma açıldı… \n
\nOlur ya, belki Hayyam’a, La Fontaine’e rastlarsınız… \n
\nTürkiye’nin bu garip “ileri demokrasi” öykülerini bir zahmet onlara da anlatırsınız... \n
\nÜç yıl değil... aradan asır geçmiş gibi sevgili Saylan…\n
\nBilin ki sizi çok özledik.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Salim Güran'ın ses kayıtları ortaya çıktı!