Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Paris İnfazının Kodları
Başbakan’ın bizzat kendi ağzından son İmralı açılımını duyurmasından bu yana, her türlü karanlık eylem bekleniyordu ancak gene de üç Kürt kadın militanın yaşamına mal olan Paris saldırısı şok etkisi yarattı. \n
\nCinayetin Paris’in en işlek merkezlerinden birinde “Gare du Nord” istasyonu yanı başında işlenmesi, çevrede Mobese kameraları açık büyük mağazaların bulunması; Fransız polisi ve istihbarat servisleri tarafından çok yakın plan izlenmesi gereken cinayet mahalline gündüz vakti tetiği çekenlerin ellerini kollarını sallayarak girmesi ve ancak içerden açılabilecek bir şifreli kilide karşın kurbanlara erişmeleri… hep film gibi infazın yarattığı şoku büyüten unsurlar.\n
\nKadınların kimlikleri cinayete olan ilgiyi ayrıca katlıyor. \n
\nKaderi adında gizli olan Sakine Cansız’ın PKK’nin ilk kurucu ekibinden olduğu, Öcalan’ın eski sevgilisi olduğu iddia ediliyor. Hakkında “Kürt hareketinin Rosa Luxemburg’uydu” tanımları yapılıyor. Ve PKK kurucu ekibinden hayatta kalan son kadın olmuş olduğu söyleniyor... \n
\nCansız’la beraber kurşunlanan Fidan Doğan’ın ise Fransız devleti ile yakın ilişkiler içinde olduğu belirtiliyor. Fransız Devlet Başkanı François Hollande bir kuryeden söz edercesine kendisinden “Düzenli görüştüğümüz birisiydi” diye bahsedebiliyor… \n
\nGenç militan Leyla Doğan’ın da aralarında bulunduğu kadınların bu ilgi çekici kimlikleri, cinayetin işleniş şekli ve yeri, şok dalgalarını hep büyüten unsurlar… \n
\nAvrupa çatışma alanı olur mu?\n
\nÖyle ki Avrupa ajansları ve önemli TV’ler Paris’teki bu siyasi cinayeti hep birinci haber olarak geçtiler. Fransa İçişleri Bakanı derhal olay yerine gitti: “Bunun önceden planlanmış bir infaz olduğuna kuşku yok!” diye demeç verdi. Fransa Cumhurbaşkanı da saldırıyı güçlü biçimde kınadı. Art arda demeçler; Fransızların, çatışmanın kendi topraklarına taşınmasından ne kadar rahatsız olduklarını ortaya koydu. \n
\nGörüşlerine başvurduğum bir Avrupalı diplomat bu telaş ve gerginliği, Paris’te 1960’lı yıllarda öldürülen Fas muhalefet lideri Ben Barka cinayetinin yarattığı şoka benzetti. İspanya’nın “El Mundo” gazetesi de bu vesileyle nitekim “Ankara ve Kürtler arasındaki bilek güreşinin Avrupa’ya sıçrama eğilimi, hiçbir zaman bugünkü denli güçlü olmadı” diye yazdı. Uluslararası TV kanalları, Avrupa’da pek çok sayıda Kürt gösterisinin beklendiğini bildirdi.\n
\nSuriye, İran ve dış güçler\n
\nUluslararası boyut şoku güçlendirse de; bile bile lades denebilecek ve göz göre göre gelen bir saldırı bu. \n
\nTürkiye’de hükümete yakın gazetelerde bizzat “Sabotajcıların eli tetikte” diyen yazılar okuduk…\n
\nBuna karşın halihazırda kimse, faillere ilişkin somut argümanlar ortaya koyamıyor. Taraflar, sadece birbirini suçluyor ve birbirini işaret ediyor. Uluslararası medya da dış aktörlerden, derin devlete, PKK içi hesaplaşmalara varan farklı farklı olasılıklardan söz ediyor. \n
\nİtalya’nın “Corriere della Sera” gazetesinin ünlü strateji uzmanı Guido Olimpo örneğin; derin devlet-PKK’nin şahin kanadı dışında; Suriye-İran gibi Kürtlerin Ortadoğu’da sponsorluğunu yapan dış güçlerin de suikastı işlemiş olabileceğine işaret ediyor. Türkiye’ye karşı “Kürt kartını” yitirmek istemeyen bu dış güçler, “barış görüşmelerine” bu cinayet yoluyla böylece darbe indirmek istemiş olabilirler deniyor. \n
\nSpekülasyonlar çeşit çeşit… \n
\n‘Osmanlı Başbakanı Erdoğan’ \n
\nSpekülasyon olmayan bir şey varsa o da: Erdoğan’ın süreci yönetiş üslubundaki alışılmamış tavır ve aşırı çığırtkanlık oluyor. \n
\nİspanya’da ETA ile çeşitli dönemlerde yapılan barış görüşmelerinden edindiğim izlenimlerim temelinde, bu görüşmelerin genelde büyük gizlilik içinde yürütüldüğünü söyleyebilirim. \n
\nSürecin henüz başlangıç aşamasında… müzakerelerin böyle TV’lerden, bir başbakan tarafından davul zurnayla ilan edildiğini ve -ana muhalefet dahil herkese gereksiz fırça çekerek!- bir tek politikacıya mal edilecek şekilde “şahsileştirildiğini” hiç görmedim. \n
\nTürkiye’deki süreç bir TC operasyonundan ziyade, bir devasa “Tayyip Erdoğan” hamlesi algısı yaratıyor… \n
\nDış kaynakların dahi dikkat çektiği bu “şahsileşme” öyle bariz ki İspanya’da “El Mundo” gazetesi bile örneğin; “Osmanlı Başbakanı” diye söz ettiği Tayyip Erdoğan’ın İmralı görüşmelerini “kendi istihbarat güçleri” aracılığıyla yürüttüğünü söylüyor… \n
\nHal böyle olunca sabotaj ve provokasyon gibi karanlık oyunlara davetiye çıkarmak kolaylaşıyor.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Cüneyt Özdemir'den teğmen Ebru Eroğlu'na iş teklifi
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- Emekli askeri hakimden Varank’a sert yanıt!
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Fikret Orman'dan Talisca yanıtı!
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Salim Güran'ın ses kayıtları ortaya çıktı!
- Kazaya müdahale eden polislerden biri şehit oldu!