Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Okurlarla Baş Başa
“Türkiye kime kalacak?” sorusu insanların o kadar içine işliyor ki, Osman Ulagay’ın bu başlıktaki kitabı için yazdıklarıma çok sayıda okur mektubu aldım. Bu arada posta kutum dolduğu için iletilerin bir kısmı maalesef geri dönmüş. Elime ulaşanlardan bazılarını buraya aktarıyorum:
\n“Merhaba Nilgün Hanım, kitabı ben de okudum” diye söze giren bir sevgili hanım okurum; “Ulagay sonunda bizim de bir şeyler yapabileceğimiz inancını kaybetmemiş, ancak nasıl?” diyor ve ekliyor:
\n“Kitapta bu ‘nasıl’ yok ve en önemli nokta da bu! CHP ve onlarca kişiye seküler aklı ve bilimi destekleyen bilimsel ve felsefi sistemleri popülerleştirmek zorunda olduğumuzu yazdım. Dinle başa çıkmak çok zor. Bakın, bilimsel evrim teorisine bile dinsel bir versiyon oluşturup akıllı tasarım dediler. Dindarlar Batı’daki dinbilim tartışmalarının dini savunan cephesini o kadar iyi ithal ettiler ki, şimdi önemli üniversitelerde doçentleri, prof’ları var. Bizde ne var? Görüşlerimiz hep onların eleştirisi üstünden oluyor. Kaç kişi yeni ateizmi, Dawkins, Dennet, Harris, Grayling, Hitchens’ı biliyor? Maalesef bu isimleri de dindar kesim daha iyi biliyor. Ekimde ODTÜ, Evrim Ağacı First International Student Congress of Evolutionary Biology (Evrim Biyolojisi İlk Uluslararası Öğrenci Kongresi) yapıyor! Poster hazırlamışlar, çoğaltıp dağıtın diye... Kim biliyor? Neden bunu bir şölene dönüştüremiyoruz? Hadi yardımcı olun, oturup hayıflanmak yerine bir ucundan başlayalım. Biz ancak çok güçlü bir sivil inisiyatif ile onların karşısına çıkabiliriz. Sevgiler, N.Ö.”
\n‘Türkiye TürkTaliban’lara kalacak!’
\n“Tarih göstermiştir. Bir ülke lidersiz kaldığı zaman bu hale düşer” diye yazan T.M. Ormancıoğlu ise “Tayyip adını koymadı ama ben size söyleyeyim. (Türkiye) Türk Taliban’lara kalacak” diyor.
\nŞükrü Kürkçüoğlu: “Türkiye’nin geleceğini belirleyen ve Ulagay’ın çok detaylı açıklamalarında gözetmediği en önemli etkenler USA, İsrail ve AB’nin Ortadoğu’da uygulamaya geçirdikleri stratejileridir” diye yazıyor ve özetle konuyu “USA ve AB’ye ters tutum izleyen, ‘hikâye’ sahibi bir RTE düşünülebilir mi”ye bağlıyor...
\n“Sabahın köründe yazınızı okudum” diyen İlhan Turalı ise, değerlendirmemi “akademik” buluyor:
\n“Adam her Allah’ın günü, bir kez de değil, kaç defa TV’de boy gösterip sokak ağzı ile konuşuyor ve kitleler ne dediğini anlıyor. Oysa akademik yazıların etkisi ne kadar oluyor? Aydın kişilerin kaybı burada. Biraz halka inilse halkı aydınlatmada daha yararlı olmaz mı?”
\nTuba Canlı ise tam tersine; “Yazınızı okudum ve içim rahatladı” diyor; “İyi ki sizin gibi aydınlarımız da var… Yazılarınızı okurken çok şeyler öğreniyorum, bunun için teşekkürler. İyi geceler…”
\nTuba Hanım gibi tebrik yollayan tüm “Sağnak” okurlarına, buradan bu vesileyle gösterdikleri ilgi için toplu teşekkürlerimi iletiyorum…
\n‘Elbet sabah olacaktır’
\nZamanlamasını mükemmel bulduğum diğer kitap, Hıfzı Topuz’un “Elbet Sabah Olacaktır”ı için Mukadder Özgeç okurumuz şu notları eklemiş:
\n“Sevgili Nilgün Cerrahoğlu, hep olduğu gibi bu yazınızı da severek okudum. Sizin hem kitap hem de film önerilerinizi ayrıca ilgiyle izliyorum. Hıfzı Topuz’un Tevfik \tFikret’i ele alan romanından söz ediyorsunuz. Tevfik Fikret’i ele almış, Hıfzı Topuz kadar geçmişe saygıyla eğilen, değer bilen bir yazarımız daha var: Orhan Karaveli. ‘Tevfik Fikret ve Hâluk Gerçeği’ adlı kitabını İlhan Selçuk sunuşuyla ve Mustafa Kemal’in ‘Ben inkılap ruhunu Fikret’ten aldım’ sözleriyle başlatır. Elbette Karaveli’yi biliyorsunuzdur ama tam yeri gelmişken anımsatmadan edemedim, dost olduklarını bildiğim bu iki yazarın iki kitabı, okurlardaki Tevfik Fikret algısını pekiştirecektir kuşkusuz. Sevgiler...”
\n“Açılım” toplantısında pankart açan öğrencilere 8.5 yıl hapis cezası verilmesindeki “tuhaflık” kadar, içi bu denli aleni biçimde boşaltılan demokrasi sözcüğünün hiç sorgulanmamasının hafsala almaz riyakârlığına ve tuhaflığına değinen 9 Haziran tarihli yazım için Orhun Sinanoğlu da; “Günümüz TC’sini, özet olarak çok güzel tasvir ettiğiniz ‘Hangisi Tuhaf’ yazınız için çok teşekkür ederim” diyor. Sinanoğlu sözlerinin gerisini şöyle getiriyor:
\n“Bu makalenizle, farkındalığı olan, çağdaş, ortalama bir Türk vatandaşının hislerine tercüman oldunuz. Aslında yazdıklarınızın her satırını hayatımızın her anında aklımıza getirmek insanı, hem özel yaşamında hem de iş hayatında, umutsuzluğa itiyor. En kötüsü ufukta hiçbir aydınlık emaresi belirmiyor. Çoğumuz bir kâbus içinde yaşadığımızı düşünerek, bunun gerçek olmadığını duymak ve bu akıl almaz süreçten uyanmak istiyoruz…”
\nKonu sonunda dönüp dolaşıp hep “Türkiye kime kalacak?”a geliyor.
\nBuraya almayı planladığım böyle daha çok mektup vardı... Ama yerim kalmadı. Gelecek yazıda devamını getirmek umuduyla, sizlerden gelen tüm iletilerin benim için daima çok değerli ve çok önemli olduğunu bilmenizi isterim.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Emekli askeri hakimden Varank’a sert yanıt!