Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Fransa'ya Cezayir Ayarı Söker mi?
“Kanunsuzlar/Hors-la-Loi” filmini gördünüz mü? Türkiye’de geçen güz aylarında gösterildi.
\nKaçırdınızsa, bir DVD’sini edinin ya da internetten bulup izleyin…
\nCezayir ve “soykırım” lafları ne zaman yan yana gelse; şimdi bu Rachid Bouchareb’in çarpıcı filmini hatırlıyorum.
\nCezayir asıllı Bouchareb’in yapıtı her ne kadar Gillo Pontecorvo’nun “Cezayir Muharebesi” kalibresine ulaşan bir başyapıt değilse de bir hayli sürükleyici ve etkileyici...
\nFilm 1920’lerde… Çoluk çocuklarıyla yaşayıp giden bir Cezayir ailesinin elinden; Fransız sömürgecileri tarafından topraklarının çatır çatır alınmasıyla başlıyor.
\nTopraklarını üç gün içinde “Fransız efendilerine” devretmek ültimatomu ile yüz yüze gelen aile, beklenmedik biçimde dımdızlak ortada kalıyor…
\nArkalarında her türlü varlıklarını bırakan ve de bu ukdeyi her daim içlerinde taşıyan ailenin üç çocuğu -üç erkek kardeş!- daha sonraki yıllarda da “Setif katliamından” kıl payı kurtuluyor...
\nKimine göre “katliam”, kimine göre “soykırım” olarak adlandırılan ama her halükârda Cezayir bağımsızlık mücadelesini fitilleyen “Setif vahşetini”; filmde olabildiğince yalın ve çarpıcı bir kamera gözüyle izliyoruz…
\n8 Mayıs 1945’te, sivil halka Setif’te soğukkanlılıkla ateş açan Fransız yetkililerin silahlarından çıkan kurşunlarla; yollar, kahveler, evlerin içi ceset doluyor…
\nEdepsizce tepki verdiler
\n“Kardeşler” Fransa-Cezayir ilişkilerinde dönemeç olan bu olayın ardından Fransa’ya kaçıyor ve orada yeraltında faaliyet gösteren “Ulusal Kurtuluş Cephesi/FLN” içinde; kısasa kısas -göze göz, dişe diş!- ölümüne bir intikam/kurtuluş/bağımsızlık mücadelesi sarmalının içine giriyorlar…
\n“Kanunsuzlar”, bu tarihi geçmişi yer yer Hollywood kıvamında; perdeye taşıyan bir film…
\nTürkiye’ye ikide bir “soykırım sopası” gösteren ve “Hadi bakalım bellek dersinizi yapın!” diye parmak sallayan Sarkozy’nin partisi UMP milletvekilleri bu Cezayir filmi için edepsizce kıyametleri kopardılar…
\n2010 Cannes Festivali’nin yarışma bölümündeki filmi görmeye gelen izleyiciler yer yer taciz edildi. “Fransa karşıtı filme paye verdiği” için; festival, öfke saçan Fransız protestocularının gösterilerine sahne oldu.
\nİğneyi de çuvaldızı da yalnız başkalarına batırmakta üstlerine olmayan Fransızlar; geniş genel kamuoyları bağlamında da, film konusunda kapı-duvar bir duyarsızlık sergilediler. Eleştirmenler filmi -hak etmediği ölçüler ve biçimde!- yerdi, beğenmedi, tu kaka etti vs…
\n‘Vantrilok Sarkozy’ hesabına mı konuşuyor?
\nŞimdi büyük ihtimalle “Vantrilok Sarkozy” hesabına konuşan Cezayir Başbakanı Uyahya’nın; “Türk yetkililer Fransa ile girdikleri soykırım kavgasında Cezayir’e gönderme yapmasın. Türkler Cezayirlilerin kanları üzerinden çıkar sağlamaya çalışmasın!” şeklinde beyanlarını okuyunca, Fransa’nın şu en yakın dönemde dahi bu konuda yapılan bir filme gösterdiği bu tahammülsüzlükler akla geldi…
\nBu tahammülsüzlüğü gösteren, uluslararası düzeyde “Cezayir soykırımı” laflarına eli kolu bağlı, tepkisiz kalır mı?
\nErdoğan ve Davutoğlu’nun; “Biz de orada burada Cezayir soykırımını konuşuruz” şeklindeki atıp tutmaları karşısında, Sarkozy belli ki hemen “Cezayir ilişkilerini” götüren ekibini devreye sokup, Cezayirli hükümet yetkililerinin kulaklarını çekmiş, muhtemelen şöyle bir direktif vermiştir:
\n“Bu Cezayir meselesini derhal masadan kaldırın!”
\nDeğil mi ya?
\nBölgeyi tutuşturan “Arap Baharı” gibi çok daha acil ve öncelikli konular ortada dururken; Uyahya yoksa neden başka işi gücü yokmuş gibi, üstelik de kendi iç kamuoyu nezdinde zor durumda kalmasına yol açan açıklamalara yönelsin?
\nFransa; şunun şurasında Cezayir’in en önemli ticaret partneri. Halen Fransa’da -en az!- 2 milyon Cezayirli yaşıyor. Paris’in, Cezayir’de çok büyük yatırımları, hiç küçümsenmeyecek bir kültürel etkisi var. Çok sayıda Cezayirli, Fransızcayı anadili gibi konuşuyor. “İslamcı baskı” tehdidini yaşayan Cezayirli kadınlar; Fransa’ya, “kadın-erkek eşitliği” gibi konularda, “özgürleştirici” güç/etmen konumuyla bakıyor…
\nFransa-Cezayir bağları -her şeye rağmen- hâlâ çok sıkı ve yoğun.
\nSırf Davutoğlu ve Erdoğan “şak” istedi diye Cezayir, “tak” Fransa’ya soykırım savaşı açar mı?
\nAçmak istese dahi; Cezayir üzerinde etki ve güce sahip olan Fransa; buna geçit verir mi?
\nFransa Ankara’nın hamlesini baştan savuşturmak adına ilk günden mutlaka Cezayir nezdinde oynatılması gereken tüm taşları yerinden oynatıp, gereken önlemleri almıştır.
\nBenim merak ettiğim, bizimkiler acaba “Cezayir soykırımı” tehdidini savurmadan önce hangi önlemleri aldılar?
\nAnkara’nın Sarkozy’ye karşı çıkartabileceği tek kart Müslüman Kardeşler bağlantısı ve “Ennahda” mıdır?\t \t
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Dünya’nın bütün çöplerini neden Güneş’e fırlatmıyoruz?