Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Bu CehennemeBu Yasa Önerisi

15 Temmuz 2012 Pazar
\n

Basın özgürlüğü düşmanı ülkeler arasında baş sırada yer alıyoruz

\n

Suudi Arabistan, Özbekistan, Kazakistan, Türkmenistan gibi azılı diktatörlüklerle birlikte Batı müttefiği olup da basın özgürlüğünü fütursuzca ihlal eden ülkeler arasında Türkiye

\n

Batı’da

\n

Avrupa Konseyi üyeleri içindeifade özgürlüklerini en çok ihlal eden ülkeolmak gibi birşeref madalyasıvar

\n

Ben bu bilgileri nereden buldum?

\n

Tutuklu Gazeteden

\n

Hatırlarsanız 2012 başında demir parmaklıklar arkasında tutuklu bulunan gazetecilerimiz,Tutuklu Gazetediye bir gazete çıkartmıştı

\n

Türkiyede o kadar çok gazeteci demir parmaklıklar ardında tutuluyor ki bir araya geldiklerinde boydan boya bir gazeteyi dolduracak kadar büyük bir ekip oluşturabiliyorlar….

\n

‘Kafka’nın böcekleri gibiyiz’

\n

Türk basını adına tarihe yüz karası belge olarak kalacak bu gazetenin sayfaları arasında Mustafa Balbay, Soner Yalçın, Tuncay Özkan, Yalçın Küçük gibi isimlerinden sık söz edilen ünlülerin yanı sıra daha az tanıdığımız imzalar var.

\n

Barış Açıkel mesela

\n

Tutuklu GazetedeKafkanın Böcekleri Gibiyizdiye bir yazı yazmış

\n

Yazının altına Kandıra 2 No. lu F-tipi cezaevi. C5-80 Koğuşu Kocaelidiye o tarihteki adresini koymuş. \t

\n

Böyle

\n

Kafka teşbihiartık dillere pelesenk olan bir deyim haline geldi.

\n

Niçin yargılandığını bilmeyen Davanın Josep Ksı ya da durduk yerde hamamböceği olarak uyanan Dönüşümün Gregor Samsası gibi çok büyük bir kâbus ortamının kurbanına dönüştü gazeteciler

\n

Hatta yalnız gazeteciler de değil...

\n

Okuma yazma faaliyeti ile ilgili herkes aynı Kafka vari kâbusunparçası.

\n

On gün önce Le Mondeda Türkiyede özgürlüklere büyük hapisbaşlığıyla yayımlanan Aydınlar Bildirisibu yüzden; Akademisyenler, araştırmacılar, yayıncılar, öğrenciler ve gazeteciler üzerinde artan yargı baskısıyla hegemonya kuran AKP…” diye başladığı bildiride; Binlerce öğrencinin geleceğinin Kafkavari suçlamalar nedeniyletehlikede olduğunu belirtiyor, demir parmaklıklar ardında 771 öğrencinin tutuklu bulunduğunu söylüyordu

\n

Aynı bildiride terör suçundan sanık dünyadaki tutukluların üçte birinin Türkiye hapishanelerinde!olduğu açıklanıyordu.

\n

Hafsala alıyor mu?

\n

Yeryüzünün tüm terör tutuklularının üçte biriTürkiyede!

\n

Neden?

\n

Çünkü diyor Le Mondebildirisi: Yasa, terör suçuyla silahlı eylem bağlantısı kurmak yerine, düşünce ve ifadeyi suç sayıyor Hapishanelerdeki nüfus, Türkiyede sekiz yılda yüzde 250 artış kaydetti. Bu nüfusun yüzde 40ı hükümsüz tutuklu AKP, askeri diktalardan miras kalan baskıları yok etmek yerine, o baskıyı muhaliflere yöneltti.

\n

Bu mantıkla bugün Türk hapishanelerinde 100ü aşkın gazeteci çile dolduruyor. Böylelikle Türkiye, dünyanın en kalabalık ülkesi Çinden bile daha çok sayıda gazeteciyi kilit altında tutarak Paul Austera varana dek sağır sultanın konuştuğu fecirekorlara imza atıyor.

\n

“Görünmeyen duvarlar”

\n

Bu dehşet cehenneminden yakayı zor kurtaran Ahmet Şık içerinin ve dışarınınhalini iyi bilen bir gazeteci olarak; Benim şimdi özgür olduğumu söylüyorlar diye konuşuyor:

\n

Ama dört duvar arasından çıktığım yer görünmeyen duvarlara sahip’, sınırları çok net biçimde çizilmiş daha büyük bir hapishane oldu. Artık Türkiyede iktidar olan zihniyet, kendileri gibi düşünmeyen hiç kimseye yaşam alanı tanımak istemiyor.

\n

Şakaları hiç yok yani

\n

Özgürlükçü yeni anayasa(!)nın tartışıldığı ortam budur.

\n

Böyle bir ortamda AKP Anayasa Komisyonuna, basın özgürlüklerinibiraz daha sınırlayan bir madde teklif etmiş.

\n

Madde uyarınca; özgürlükler(?), “milli güvenlik, kamu düzeni, genel ahlak, ailenin korunması…” gibi gerekçelerle daha da sınırlanabilecekmiş”…

\n

Yapılan zaten bu değil mi?

\n

Türkiye Yayıncılar Birliği nin her yıl yayımladığı Yayınlama Özgürlüğü Raporunu açın bakın

\n

Açılan davalarda müstehcen içerikten tutun, dini değerleri aşağılamayakadar Anayasa Komisyonu önerisi içinde düşünülen her gerekçe var.

\n

William S. BurroughsunYumuşak Makineisimli eserinin çevirmeni ve yayıncısına müstehcen içerikten dava açılmış örneğin.

\n

Metisin bir ajandası dini değerleri aşağılamaktandava konusu olmuş

\n

Fazıl Saydan hiç bahsetmiyorum.

\n

Son bir yılda 469 kitabın toplatıldığı, yasaklandığı ve yargılandığınıbelirten rapor, açık ve örtülü baskınınher türünü zikrediyor.

\n

Hal böyleyken

\n

Yetmez ama evetçi arkadaşlarımız henüz yeni kuşkuya kapılıyorlar

\n

Hasan Cemal mesela dünkü yazısında sormuş:

\n

Darbe dönemlerinde askerin kurduğu basın düzeninigetirme sırası bu defa (yoksa/acaba???) Ak Parti iktidarının mı?... İnsanın aklına demokrasiye asker freninden sonra şimdi desivil frenimi sorusu takılıyor?

\n

İlahi Hasan!

\n

Üsküdarda sabah oldu! Sen hâlâ orada mısın?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Trump’ın dönüşü 10 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları