Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Batı yakamızda ne oluyor?

11 Kasım 2021 Perşembe

1930’lu yıllarda ABD’nin Ankara Büyükelçisi olarak görev yapan Charles Sherrill’in, Türkiye’nin Kurtuluş Savaşı sürecini ayrıntılarıyla okuduktan sonra kafasına bir soru takılıyor:

- Mustafa Kemal, Yunanistan’ı yendi. Yunan güçleri, Afyon’dan geri çekilirken bütün kentleri yakıp yıktı. Savaştan sonra Türkiye’nin tazminat talebi olabildi. Bu, hakkıydı. Mustafa Kemal niçin savaş tazminatı istemedi?

Sherrill’in bu sorusu Çankaya’ya ulaştırıldı. Mustafa Kemal’in yanıtı şu oldu:

- Barışla birlikte başlayacak işbirliği ve ticaretin geliri daha yüksek olacağı için böyle bir talebe gerek görülmedi!

Sherrill, daha sonra yazdığı anılarında bunu aktardıktan sonra ekler:

“Böylesine stratejik düşünebilen bir lider tanımadım!”

***

Yunanistan’ın Türkiye’ye karşı Mısır’dan ABD’ye, AB’den İsrail’e kadar değişik ülkelerle işbirliği yaptığı haberlerini okudukça, aklımıza ilk Sherrill’in anıları geliyor.

Ölümsüzlük yıldönümünde bir kez daha sevgi, saygı ve bağlılık duygusuyla andığımız Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı sonrasında Yunanistan’la kurduğu ilişkiler böylesine ciddi bir ilgiyle Batı’nın konusu oldu.

Bugün tablo çok farklı görünüyor. 

19 Ekim 2021’de Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ve Mısır dışişleri bakanları bir araya geldi, Türkiye’ye karşı ortak bildiri yayımladı. Üç ülkenin dışişleri bakanlarına göre Türkiye, Doğu Akdeniz’de provokatif hareketler yapıyordu, bu kabul edilemezdi.

Böyle bir durum yakın tarihimizde ilk kez oluyor. 

Ancak bu noktaya bir günde gelinmedi. 2009 yılından itibaren Doğu Akdeniz adım adım örgütlendi. 2010’lu yıllarla birlikte İsrail, Mısır, Ürdün, Filistin, GKRY, Yunanistan şu zeminde birleşti:

Doğu Akdeniz Gaz Forumu!

Zamanla düzenli toplantılar, zirveler yapmaya başladılar. Bölge ülkesi olup sürece sokulmayan iki devlet var:

Türkiye ve Suriye!

Bu iki ülke de birbiriyle kavgalı!

Mısır ve Yunanistan, o zemindeki beraberliği Türkiye’ye karşı işbirliğine taşıdı.

Devam edelim... Son zamanlarda sık sık şu haberlerle karşılaşıyoruz:

ABD, Yunanistan’ın Ege Denizi tarafında üsler kuruyor!

Ankara’nın elindeki bilgi şu:

ABD’nin Yunanistan üslerindeki tank sayısı bini geçti, savaş uçağı yüzlerle ifade ediliyor!

Erdoğan da lütfetti, Roma’da bundan rahatsız olduğunu söyledi. Bir de rahat olsaydınız!

Yunanistan’ın 2004 yılından bu yana işgal ettiği, asker çıkardığı, sivil yerleşime açtığı ada sayısı 20’yi buldu. Buna ilişkin TBMM’de verilen soru önergelerinin sayısı da 100’ü aştı. Bunu bir kez daha not edip devam edelim...

ABD neden Yunanistan’da böylesine büyük üsler kuruyor?

Rusya, Ege’ye inerse karşılayayım diye mi?

Yunanistan’a kıyamam, kendisini güvende hissetsin diye mi?

AB, doğudan gelecek göç ve benzeri tehlikelere karşı endişelenmesin diye mi?

Türkiye’ye karşı mı?

***

Son soruyu enine boyuna derinleştirmek gerekiyor.

Haritaya, tarihe, akla, mantığa bakınca şu çıkıyor:

Ege’nin iki yakası bir araya gelmezse Türkiye ile Yunanistan’ın iki yakası bir araya gelmez!

Bunu Yunanistan’a yumuşak güçle söylemek, anlatmak, ikna etmek, göstermek gerekiyor.

Ege’de üç bin kadar ada var. Tarihteki adı şu:

Adalar Denizi!

Bunun 300 kadarı yerleşime uygun. 

İki ülkenin ortak siyaset üretimi Ege Denizi’ni bambaşka bir görünüme büründürebilir!

Yunanistan, Türkiye’ye karşı kiminle olursa olsun kaybedeceğini biliyor olmalı!

Bilmiyorsa ya da unuttuysa da dostça anımsatmalı!

Bütün bunlardan önce ülkeyi yönetenler, azıcık tarih bilinci, bir doz uluslararası hukuk, iki dirhem komşuluk gerçeği öğrenmeli!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Değişimin 1. yılı! 5 Kasım 2024
CHP’ye operasyon! 31 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları