Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Önümüze gelen kadına bir tekme
Günlerdir ortalık “Kapalı ya da açık, kadınların ne giyeceğine karışamazsınız!” diyenlerle dolup taşıyor.
“Kapalı” kadının ne giyeceğine zaten fena halde karışılıyor olması es geçiliyor.
Göklerden indiği varsayılan birtakım buyruklarla bedeninden ve varlığından utanmaya kodlanan kadının kapanmasının özgürlükle değil esaretle bağlantılı olduğu gerçeği görmezden geliniyor.
Şort giymekle kapanmak arasındaki korkunç uçurum kimsenin umurunda değil.
Kız çocuklarına inanç adına küçük yaşta belletilen “Kadın olmaktan utanç duyma” terbiyesinin üzerinde durulmuyor.
Kendi bedenleri üzerinde asla tasarruf hakkı tanınmayan kadınların bir özgürlüğü olduğu konusunda inat ediliyor.
“Bırakın kadınlar isterlerse şort giysinler, isterlerse başörtüsü taksınlar” denilirken kullanılan “istemek” fiilinin anlamından bihaber gibiler.
Özgür bir kadın;
İsterse şort giyer; istemezse pantolon.
İsterse ipli bikini giyer; istemezse edepli bir mayo.
İsterse mini etekle gezer, istemezse uzun etekle.
İsterse askılı bluzla dolaşır, istemezse uzun kollu bluzla.
İsterse saçını toplar, istemezse omuzlarına saçar.
İsterse hava karardığında eve döner, istemezse sabaha kadar sokaklarda gezer.
İsterse evlenir, istemezse evlenmez.
İsterse çocuk yapar, istemezse yapmaz.
İsterse evlenmeden sevişir, istemezse sevişmez.
Giyiminden saçına, eğitiminden aşkına kendiyle ilgili her konuda;
İster başkalarını dinler; istemezse kendi bildiğini yapar.
***
İstediği zaman, istediği yerde, istediği gibi giyinemeyen;
İstediği gibi yaşayamayan;
Küçük yaşta verilen bir eğitimle, algıları saçından, kadınlığından, varlığından utanmaya ayarlanan;
Cehennem ateşi tehdidiyle keyfe dair her türlü talebi ahlaki bir ablukaya alınan;
İstekleri toptan hiçe sayılan kadının özgür olduğunu savunmak için ya cahil olmak gerekir ya da kötü.
Sosyal kodları doğru okumadan varılan kestirme sonuçlar, ezber çıkışlar, derinliksiz analizler haklarını savunduğunuz kadınların haklarına doğrudan saldırıya dönüşür.
Kapalı kadının özgür olduğu yalanını bir kadın hareketinin sloganının içine yedirirseniz kadınlara en büyük zararı verirsiniz.
Hem dini hassasiyetlere saygı duymanın, hem de insanın özgürlüğünü, kadının bağımsızlığını, cinsiyetler arasındaki eşitliği savunmanın derdine düşerseniz;
Kadınları kendi diliniz ve aklınızla korkunç bir sisteme kurban edersiniz.
Gerçekler çoğu zaman konfor bozar, rahat kaçırır, kestirme yolları tıkar.
Eğer gerçekten özgürlükten yanaysanız şu acı gerçekle yüzleşmek zorundasınız:
Kadının kıyafeti üzerinden yapılan her türlü tartışma, evet, kadına yönelik bir haksızlık, bir baskı ve bir ayıptır.
Bu haksızlığın, baskının ve ayıbın başını çeken de her çağda farklı yorumlanan ama hep kadının aleyhine körüklenen inançlardır.
Bu gerçeği ısrarla göz ardı ediyorsanız;
Kadının, iktidar tarafından günlük politikalara alet edilen inanç kökenli yaptırımların kıskacındaki varlığını sorgulamaktan kaçınıyorsanız;
Durumu dayatıldığı gibi olumluyorsanız;
Bilin ki ona en okkalı tekmeyi aslında siz atıyorsunuz.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Hangi suçlara tutuklama geleceği belli oldu