Meriç Velidedeoğlu

‘Ya erde ya yerde!’

20 Aralık 2019 Cuma

Değerli dostlar yazının başlıkta belirtilen konusundan önce, “ABD”nin yine dünya gündemine oturttuğu “Ermeni Soykırımı”na, izninizle kısaca değineyim.

ABD”nin yıllar boyu, her fırsatta yeniden pişirip, soslayıp dünya gündemine oturttuğu bu “soykırım” gösterisine her başvurduğunda, Kuzey Amerika Kıtası’nın gerçek sahibi olan “Kızılderililer”e uyguladığı “yok etme”ye yönelik insanlık dışı saldırısı unutulmamalı. Anımsatılmalı...

Ne dersiniz?

Evet değerli dostlar, yazının başlığını oluşturan “Ya erde ya yerde!” atasözünü (!) ülkemize kazandıran daha doğrusu yeniden kazandıran büyüğümüze gelince, kendisini anmak için “altı yedi yıl” ötesine şöyle bir uzanalım diyorum.

O yıllardaki “Polis Akademisi Başkanı” olan Prof. Dr. Remzi Fındıklı, kadınlara özgü atasözlerini arayıp bulup çıkarmış, “Hasılı Kalem” adlı kitabında da yer vermiş.

İşte o atasözlerinden biri de, “On beşinde kız ya erde ya yerde olmalı!” atasözümüzü (!) oluşturuyormuş.

İnsan, böyle bir atasözü keşfedip yayımlayarak topluma kazandıran (!) bir “Başkan”ın, bir öğretmenin eğitimi ile yetişen öğrencilerden ne beklenir ki diye sormaktan kendini alamıyor doğrusu.

Ayrıca değerli dostlar, o yıllar polisin, eylemcileri toplayıp içine doldurdukları, (Akrep) adı verilen ambar gibi arabaları vardı; bu Akrep’lerde yaşananlar o günlerin basınında sıkça yer alırdı.

Bugün artık o tür Akrep’ler yok, böyle “Başkanlar” da yoktur herhalde...

Ne var ki, ülkemizde “Tek Kişilik Yönetim” geçerli; kuşkusuz bu yönetimin de kendine özgü polisleri var; üstelik bu polislerin “Başkan”ı da İçişleri Bakanı olan “Süleyman Soylu”!

Nitekim, Şili’de kadına yönelik şiddete dikkat çekmek için yapılan ve tüm dünyaya yayılan “Danslı Protesto” olan “Las Tesis” gösterisi, Ankara ve İstanbul Kadıköy’de yapılırken polis tarafından sertçe kesilip önlenmiştir.

Bu durum karşısında “CHP”nin kadın milletvekilleri “Las Tesis”i TBMM’ye taşıdı. Bu eyleme müdahale eden tek ülkenin “Türkiye” olduğu belirtilip, “Las Tesis”ten dizeler okudular, erkek milletvekilleri de öldürülen kadınların fotoğraflarını gösterdi. (Cumhuriyet, 15.12.2019)

Ve değerli dostlar Meclis’te bunlar yaşanırken Kars’ta, “sekiz aylık hamile” olan eşini bıçaklayarak öldüren B. Alkan’a, Mahkeme Başkanı’nın “haksız tahrik indirimi” isteğini, iki “Kadın Hâkim”, “ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası” isteyerek bu durumu önlüyordu. (Cumhuriyet, 16.12.2019)

Ve dahası, İbrahim Tekin, “18 yıllık” eşini, “bakımsız” olduğu gerekçesiyle bıçakla tabancayla değil -bu kez- “döve döve” öldürüyordu... (Cumhuriyet, 16.12.2019)

Ne ki muhabirimiz Hilal Köse’nin “Ayşe’yi duydunuz, Zeliha’ya kulak verin!” başlığıyla duyurduğu çağrıda yer alan Zeliha Aydemir’in ilkokul öğrencisi oğlunun, annesi evden çıkarken “Topuklu giyme, babam görürse kaçamazsın!” uyarısı, insanı bütün varlığıyla sarsar nitelikte...

Değerli dostlar, “beş hafta”dır sağ elimi hemen hemen parmaklarımdan dirseğe dek tutsak eden alçıdan kurtuldum; oysa “sol” elim “sağ”ı hiç aratmadı...

Bu süreçte, kazayı geçirdiğim günün hemen ertesinde arayan “Genel Yayın Yönetmenimiz Sayın Aykut Küçükkaya’ya yürekten teşekkürler.

Ayrıca her türlü yoldan yararlanarak, “geçmiş olsun” dileklerini bana ulaştıran dostlara, üzüntülerini belirten değerli okuyucularımıza sonsuz teşekkürler. 

Cuma’ya buluşmak üzere.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Erasmus 19 Mart 2021
‘12 Mart 1921’ 12 Mart 2021
‘Manifesto!’ 5 Mart 2021

Günün Köşe Yazıları