Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Adım adım!
Değerli dostlar bu yazıya da yine geriye dönüp, “94 yıl” öncesine kısaca değinerek başlasak diyorum; 1919’dan 1923’e dek dört yıl süren “Ulusal Kurtuluş Savaşı”nın, “Lozan Antlaşması”yla noktalanmasının ardından, kurulacak yeni yönetimin yapısı gündeme gelir.
Gerçi bir “Meclis”, bir “Meclis Hükümeti”, “Bakanlar Kurulu”nun Başkanı olarak, alınan kararları onaylayacak “Meclis Başkanı” vardı, ama bu “Başkan”ın, “Devlet Başkanı” olduğunu belirten bir yasa olmadığını vurgular Atatürk.
Ve bu belirsizlikten, “Padişah” yanlısı milletvekillerinin nasıl yararlandığını “Söylev”de (Nutuk), “Padişahlık kaldırıldıktan sonra, ‘Devlet Başkanlığı’nın, ‘Halifelik’ mevkiinde ‘belirdiğini’ görüyorlardı!” diyerek, “Halife” konusunu gündeme getirdiklerini belirtir.
Dahası, “Milli Mücadele”yi birlikte başlattıkları “Rauf Bey”in de, en doğru yönetim biçiminin “ ‘Başkanlık’ ve ‘Başkan’ın da ‘Halife’ olduğu” görüşünde direndiğini vurgular.
Yönetimin başında “Başkan” olmasını isteyenler, Başkan’ın ayrıca “Halife” olmasıyla da bütün dünya Müslümanlarının başı olacağını dile getirirler -özellikle- gazetelerdeki yazılarıyla...
Ne ki, “Cumhuriyet”in ilanının hemen ardından, “Cumhurbaşkanı”nın seçilmesiyle karalar bağlarlar, çünkü devletin başında bir “Başkan”, daha doğrusu hem “Halife” hem “Başkan” olması isteklerinin önü kesilir; öyle umutsuzluğa düşerler ki, “Atatürk”e bile “Halife” olmasını önerirler... Bütün bunları, en ince ayrıntılarıyla, “belgeler”e dayanarak, “Söylev”de anlatır Atatürk.
Evet değerli dostlar, Erdoğan’ın son konuşmalarını dinlerken bunları yer yer düşünmekten kendimi alamadım, sizlerle de paylaşmak istedim...
Ayrıca yine Erdoğan’ın bu son konuşmalarında -özellikle de Saray’ındaki toplantılarında- kolunu kaldırıp eliyle oluşturduğu “Rabia” işaretini, kendini dinleyenlere yaptırırken de, insan yine “20. yy”ın başındaki kimi diktatörlerin, sağ kollarını kaldırarak yaptıkları selamlaşmayı anımsamasının önüne geçilemiyor; benimle yaşıt değerli dostlar anımsarlar diyorum...
Günümüzde “TV” var; “sabah-öğle-ikindiakşam- yatsı” haberleriyle, anında izliyoruz Erdoğan’ı...
Ve bu arada, geçen yüzyılın dünyayı güldüren “komedyen”inin, ünlü “Şarlo”sunu -özellikle yüz mimikleriyle- aratmayan, ABD Başkanı D. Trump, Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan ediverdi...
İslam dünyasından ilk çıkışı Erdoğan, 57 üyeli “İslam İşbirliği Teşkilatı”na (İİT) İstanbul’da toplanma çağrısı yaptı, dönem başkanı olarak.
Başka bir ses çıkmadı; dolaysiyle bu kıpırdanış, tüm dünya Müslümanları adına oluyordu; bunu sürdürdü, Hıristiyanların başı Papa’yı da aradı, destek aldı; “İİT”nin toplantısının açılış konuşmasında, “İslam dünyasını içeriden çökertme operasyonu uygulanıyor!” diyerek, tüm İslam âlemini uyardı; “yürekleri aynı kıbleye dönen” dediği, tüm İslam dünyasının “Başkanı” bağlamındaki görevle...
Bu seslenişi, 2019 seçimlerinin, “Başkan” seçimi boylamında olmasını istemesinin nedenini de ortaya koymuyor mu?
Ne dersiniz?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Kriminal raporun ayrıntıları ortaya çıktı
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- 'Açız' diye bağırdı, yaka paça dışarı atıldı!