Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Kenanizmin Kemalizme ve Cumhuriyete saldırısı

15 Kasım 2019 Cuma

Kenanizm”, bütün demokratik ve sol birikimleri ezdikten sonra 1981 Anayasası ile de Türkiye’yi “siyasal İslam”a iyice teslim eden Kenan Evren ve arkadaşlarının yaptıklarına (bu marifetlerini Kemalizm”-“Atatürkçülük” adına yapmış oldukları iddialarından dolayı) sevgili Ali Sirmen tarafından verilen isimdir.

Kenanistler genel anlamda, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 darbeleri ile çağdaş 1961 Anayasası’nı yok eden, sağcı sivil politikacılar ve emperyalistlerle ittifak halinde olan, Mustafa Kemal Atatürk’ün adını da istismar ederek Türkiye’yi bugünlere taşıyanlardır.

Bunlar, aşağıda ana bölümlerini alıntıladığım 2 Aralık 2018 tarihli yazıma, “Emre Kongar Altı Ok’u dışlamış” diye saldıranlardır.

Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni, Cumhuriyet Halk Partisi’ni ve Cumhuriyet Gazetesi’ni ‘Cumhuriyet’ yapan ilkeler nelerdir...

Bu üç kurum, hangi ilkeleri savunmak zorundadır?

1) Savunulması gereken birinci ilke, hiç kuşkusuz laikliktir.

2) Savunulması gereken ikinci ilke, Laiklik üzerinde yükselen Temel Hak ve Özgürlüklerdir.

3) Savunulması gereken üçüncü ilke, Laikliğe, Temel Hak ve Özgürlüklere dayalı olan Demokratik Rejimdir.

4) Savunulması gereken dördüncü ilke, bu ilk üç ilkeyi de koruyacak olan bağımsız yargı ve evrensel hukuk mekanizmasıdır.

Her türlü siyasal etkiden ve tasalluttan korunmuş, bağımsız ve tarafsız, ama yukarıda açıklanan, Laiklikten, Temel Hak ve Özgürlüklerden ve Demokratik Rejimden yana olan bir yargı mekanizması ve Adalet, yani Hukuk Devleti, bu her üç Cumhuriyetin de varlığının temeli, güvencesidir.

Ama her ağacın kurdu içindedir:

Her üç Cumhuriyet de zaman içinde gelişip serpildikçe, kendi kurtlarını kendileri yaratmış, düşmanları tarafından da beslenen bu ‘kendi içindeki kurtlar’ bu çınarları içeriden kemirmeye başlamıştır.

1) Laiklik ilkesine karşın, ‘sadece tek bir din/mezhep/ırk adına siyaset yapan görüşler’ her üç Cumhuriyet içinde de varlıklarını sürdürmektedirler.

2) Başta ifade, medya ve muhalefet özgürlüğü olmak üzere ‘Temel Hak ve Özgürlükleri sadece kendileri için isteyenler’ her üç Cumhuriyet içine de sızmışlardır.

3) ‘Sadece kendine demokrat olmak’, farklı düşüncelere tahammülsüzlük, her üç Cumhuriyet içinde de neredeyse egemen akımlardan biri haline gelmek üzeredir.

4) Bu tutum ve davranışların sonucu olarak, bu üç Cumhuriyetin de temelini ve varlığını simgeleyen Hukuk Devletini yani herkes için, her yerde, her zaman adaleti savunmak:

Laikliğe inanmayan, Temel Hak ve Özgürlükleri sadece kendisi için isteyen ve sadece kendine Demokrat olanlarca, ‘ihanetle’ bile suçlanabilmektedir.


Ana fikri bu olan yazının tamamı hem Cumhuriyet Gazetesi’nin internet sitesinden, hem de benim www.kongar.org adresli sitemden okunabilir.

Bu yazı elbette günümüz koşulları içindeki sorunlar çerçevesinde yazılmıştı ve zaten altı ok çerçevesinde gerçekleştirilmiş olan, Atatürk Devrimlerine dayalı olan Demokratik Cumhuriyeti ve onun kurumlarını savunuyordu.

Belki konuyu 1961 ANAYASASI RUHUNUN EGEMEN OLDUĞU CUMHURİYET GAZETESİ bağlamında irdelemek daha aydınlatıcı olabilir:

Gazeteniz, her dönemde, her otoriter eğilimli iktidarlar tarafından saldırıya uğramış, Atatürkçüler, Cumhuriyetçiler, Demokratlar arasındaki kavgaların da hedefi olmuştur.

Bugün de, dün olduğu gibi, haksız pek çok saldırının hedefindedir ama her zamanki gibi yılmadan Atatürk’ün yolunda, dürüst gazetecilik ilkeleri çerçevesinde, Demokratik Cumhuriyeti savunarak varlığını sürdürmektedir.

Sevgili Atatürkçüler, Demokratlar, Cumhuriyetçiler, Laikler, Sosyal Demokratlar, Hukuk Devleti’nden yana olanlar, Adalet arayanlar, Temel Hak ve Özgürlükleri savunanlar, gazeteniz Cumhuriyet’e, dün olduğu gibi, bugün de sahip çıkın.

Gün, Demokratik Rejimi, Temel Hak ve Özgürlükleri korumak için Demokratik İttifak günüdür.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları