Aydın Engin

Cesur bir yetkili aranıyor

09 Ocak 2017 Pazartesi

Başlıktaki “cesur” yerine “Karar verebildiği kadar hesap da verebilmekten çekinmeyen bir yetkili” yazabilirdim ama çok uzun olurdu. Siz uzununu okuyun...
Bu “yetkili”nin kim olduğunu bilmiyorum. Sulh ceza hâkimliklerinde görevli bir yargıç olabilir, bir savcı olabilir, bir polis şefi olabilir, bir bakan, başbakan, cumhurbaşkanı bile olabilir.
Böyle bir yetkili aranıyor, çünkü çok yalın, çok kestirme bir soru aylardır yanıtsız ve son günlerde bu yalın soru pek yoğun sorulur oldu.
Soru şu: Ege Üniversitesi’nde Profesör Melek Göregenli neden üniversiteden atıldı?
Kim, onun hangi suçu işlediğini iddia etti ve karar veren yetkili hangi iddiayı doğru bulup Melek Göregenli’nin üniversitede ders vermesini sakıncalı bulup atılmasına karar verdi?
Şimdi lütfen kalemi elinize alın; Ege Üniversitesi yerine -mesela- Ankara Üniversitesi, Melek Göregenli yerine -mesela- Dr. Cenk Yiğiter, Dr. Faruk Alpkaya, Doç. Dr. Sevilay Çelenk yazın. Dilerseniz Dicle Üniversitesi yazın, dilerseniz saydığım akademisyenler yerine son KHK ile atılan 631 akademisyenden ya da önceki KHK’ler ile atılan akademisyenlerden birinin adını yazın.
Soru değişmiyor: Kim, onların hangi suçu işlediğini iddia etti ve karar veren yetkili o iddiayı doğru bulup o akademisyenlerin üniversitede ders vermelerini sakıncalı bulup atılmalarına karar verdi.
Soruyu biraz, çok az değiştirelim: Savcı Ahmet Şık arkadaşımın hangi suçu işlediğini iddia etti ve o yüzden tutuklanmasını istedi?
Savcının yazısı önüne gelen sulh ceza yargıcı hangi kanıtları görüp, değerlendirip onun tutuklanmasına karar verdi?
Şimdi de Ahmet Şık’ı değiştirelim:
Akın Atalay, Murat Sabuncu, Turhan Günay, Kadri Gürsel, Güray Öz, Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör, Musa Kart, Önder Çelik, Hakan Kara arkadaşlarım savcının hangi kanıtlarıyla, hangi suçu işlediklerinden dolayı sulh ceza yargıcı karar verdi ve tutuklandılar?
Bitmedi. Zaten bitecek gibi de değil.
Necmiye Alpay ile Aslı Erdoğan’ın hangi suçu işledikleri kanıtlandı da yargıç onları tutuklayıp dört buçuk ay hapiste tuttu?
Dedim a bitecek gibi değil.
Ahmet Altan, Mehmet Altan kardeşler niye tutuklandılar? Şahin Alpay’ın, Ali Bulaç, Nazlı Ilıcak’ın tutuklanmalarını gerektiren suçları nedir?
Selahattin Demirtaş’ın, Gültan Kışanak’ın, Ahmet Türk’ün tutuklanmalarına karar verilecek kadar ciddi ve kanıtlanmış suçları nedir?
Evrensel’den, Özgür Gündem’den, BirGün’den, haber ajanslarından mesleklerini yaparken gözaltına alınıp ardından tutuklanan meslektaşlarımı suçlayan savcının kanıtları ne, ve o kanıtlara bakarak (ya da bakmaya bile gerek duymayarak) tutuklama kararı veren yargıç(lar) neye dayanarak bu kararları verdi?
Hepsini, işten atılan ya da içeri tıkılan herkesi sayamam.
Ama sorarım:
Akademiden, medyadan, yaşamın hemen her alanından kanıtlanmamış ve kanıtlanmaya ihtiyaç bile duyulmayan kararlarla tutuklananlarla ilgili “karar verebildiği kadar hesap da verebilecek bir yetkili” arıyoruz ve...
Ve bulamıyoruz.
Yaşadığımız günlerin bir özeti de bu cümle olsa gerek...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 ay 13 gün sonra 16 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları