Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Tiyatroadam ve 'Albay Kuş'
“Tiyatroadam”, gençler tarafından kurulmuş, çok genç bir tiyatro. Sanat yaşamına geçen yıl adım attı. İlk oyun olarak seçtikleri “Albay Kuş” ise, herkesin öyle pek kolay ‘ilk oyun’ diye el atmaya cesaret edemeyeceği kadar ‘okkalı’ bir eser. Kendisini seçenleri, hele de bu seçenler henüz tiyatro yaşamlarının başındaysalar, kolayca ezip geçebilecek ağırlıkta bir oyun. Ama “tiyatroadam”ın sanatçıları, altında ezilmek şöyle dursun, sahne elektrikleriyle, uğraşlarında sergiledikleri ciddiyetle, yetenekleriyle ve belki de hepsinden önemlisi, ‘adam gibi tiyatro yapma’ yolundaki kararlılıklarıyla “Albay Kuş”u seyirciyi çok düşündürebilecek boyutlara taşımayı başarıyorlar.
“Albay Kuş”un Bulgar yazarı Hristo Boytchev, 1950 doğumlu. Yükseköğrenimini makine mühendisliği alanında yapmış. İlk oyunu olan “Bu Şey” ise 1984’te sahnelenmiş. Bu oyundan sonra tamamen tiyatroyu seçen Boytchev, 1985-1989 yılları arasında Bulgaristan Ulusal Tiyatro ve Sinema Sanatı Akademisi’nde drama eğitimi görmüş. Oyunları bugüne kadar otuz ülkede defalarca sergilenmiş. Bu arada “Albay Kuş”, 1997 yılında British Council’ın düzenlediği Uluslararası En İyi Oyun Yazarı Yarışması’nda, bütün dünyadan gönderilen 400 oyun arasından en iyi oyun seçilmiş ve bu ödül yazara, Londra’da, Royal National Theatre’da, Harold Pinter tarafından verilmiş. “Albay Kuş”, bugüne kadar bütün dünyada 25 ülkede temsil edilmiş.
“Albay Kuş”ta, Balkanlar’daki son savaş sırasında, dağlık bir bölgedeki manastırdan bozma bir psikiyatri kliniğinde yiyeceksiz, ilaçsız ve yakıtsız, kardan kapalı kalan altı zararsız akıl hastası ile uyuşturucu bağımlısı bir doktorun öyküsü anlatılır. Günün birinde yolunu şaşıran bir Birleşmiş Milletler yardım uçağı, içi kışın sıcak tutan üniformalarla dolu bir sandığı yanlışlıkla manastırın bahçesine atar. Hastalar bu üniformaları giyerler. İçlerinden eski bir albay olan Fetisov, sırtına üniformayı geçirdikten sonra bir zamanlarki askerlik içgüdüleriyle komutayı alır; amacı, bu ‘başıbozuk’lardan seçme bir birlik yaratmaktır. Ama bu birliğin amacı savaşmak değil, Fetisov’un ortak bir düşe dönüştürdüğü, barışın egemenliğindeki olağanüstü güzellikte bir dünyayı aramak olacaktır. Oyunun Fetisov tarafından dile getirilen son tiradı, bu düşsel arayışın özetidir: “Uğruna yaratılmış olduğumuz bu olağanüstü güzellikteki dünyayı bulacağız. Bu yeryüzünde mevcut olmasa bile onu bulacağız, çünkü onu aramaktan öldükten sonra bile vazgeçmeyeceğiz. Evren, sınırsızdır ve kimse, böyle bir dünyanın bulunmadığını kanıtlayabilecek kadar evrenin her yanına gitmemiştir.”
Nihal Geyran Koldaş’ın çevirisiyle ve Murat Karasu’nun rejisiyle sahnelenen “Albay Kuş”un Ali Kil, Deniz Özmen, Burak Dur, Aşkın Şenol, Ayça Aykut, Sarp Akkaya, Fatih Koyunoğlu ve Ferit Kaya’dan oluşan oyuncu kadrosunun, çok kritik geçişlerle dolu oyunu oldukça yüksek bir çıta düzeyine taşımayı amaçladığı kesin. Bu geçişler sırasında seçilmiş olan yorumlar hiç kuşkusuz çeşitli yönlerden tartışılabilir ve tartışılmalıdır da, zira tiyatro sanatının seyirciyi düşündürme ve kendi tutumunu almaya yöneltme iş-levi başkaca yoldan gerçekleşemez. Ancak “Tiyatroadam”ın “Albay Kuş” ile özlediğimiz ve ihtiyaç duyduğumuz türden, evrensel motiflerle dokunmuş bir ‘politik oyun’ sergiledikleri kesin.
Ben, oyunu 27 Ekim Pazartesi akşamı “Oyun Atölyesi”nin salonunda izledim. “Tiyatroadam”ın genç sanatçıları, o akşamı oyunlarını ustalarına, büyüklerine, sanatçı arkadaşlarına ve basına sergileyecekleri bir gala gecesi olarak düzenlemişler, bu amaçla da çok sayıda davetiye göndermişler. Temsil akşamı salonun yarısından fazlası doluydu. Ancak davetlilere ayrılan yerlerin çoğu boştu.
Böyle durumlarda, “Sanat özgür olmalıdır!” sloganı ağızlardan düşmezken, bizzat o ağızların sahiplerince yeterince desteklenmeyen bir sanatın nasıl özgür olabileceği, kafamda ne yazık ki hep cevapsız kalan bir soru olarak belirir!\t
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Kriminal raporun ayrıntıları ortaya çıktı
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması
- 'Açız' diye bağırdı, yaka paça dışarı atıldı!