Ahmet Cemal
Ahmet Cemal cemal.cemdost@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Papa Francis’in yeni misyonu…

12 Haziran 2017 Pazartesi

Kısa bir süre önce papalık makamına seçilen Arjantin kökenli Francis, böylece Hıristiyanlık dünyasının en büyük cemaatinin de başına geçmiş oldu.
Kimi makamlar vardır, etkinlik alanları yalnızca resmi adları ile sınırlı değildir. Dahası, oraya seçilmiş olanların kişisel nitelikleri ve yetenekleri sözü edilen etkinlik alanını resmi adları ile belirlenmiş olanın çok daha ötesine taşır. Böyle bir durumda karşımıza çıkan, yeni bir görev tanımıdır.
 
Francis ya da papalığın yeni tanımı…
Papa Francis, neredeyse seçildiğinin ertesi gününden itibaren söylemlerinin ataklığı ile dikkati çekmeye başlamıştı. İş bu makamdaki birinin söylemlerinin çözümlenmesine geldiğinde, gösterilmesi gereken özen de normalin epey ötesinde bir önem kazanır.
Papa Francis olayında karşılaştığımız, karşılaşmakla da kalmayıp hesaplaşmak yükümlülüğünü hissettiğimiz, tam da böyle bir durumdur.
Papa Francis, tutum ve söylemlerinin farklılığı ile, ılımlı bir tempo ile de olsa, artık yalnızca en kalabalık Hıristiyan tarikatının sözcüsü olma konumunun ve kimliğinin dışına kaymış, giderek artan ölçüde insanlar, özellikle de inananlar arasında her türlü ayrımı daha baştan geri çeviren, “Tanrı’nın yarattıkları arasında ayrım gözetmeyi reddeden” bir tutumla kendine bir yol çizmeye çalışan, deyiş yerindeyse kökten-insancı bir “çoban” kimliğini sergilemeye koyulmuştur.
 
Papa Francis’in gözden kaçırdığımız kimliği…
Ülkemizde basının böyle bir kimliğin ayırıcı özelliklerini gözden kaçırması, en azından yeterince vurgulama duyarlılığını gösterememesi, basınımızın bugün vardığı nokta göz önünde tutulacak olursa, karşımıza ne yazık ki bir tür kader ya da kaçınılması olanaksız bir karabasan niteliğiyle çıkmaktadır.
Çünkü ülkemizde, özellikle son yıllarda basınımızı gizli bir illet gibi kemirmeye başlayan, her şeyi, konunun ne olduğuna neredeyse hiç bakmaksızın magazinleştirme tiryakiliği, en ciddi konuların ciddiyetini bile yaşayabilmemizi, en azından algılayabilmemizi olanaksız kılmaktadır…



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları