Denemek ve Ezberlemek Üzerine...

22 Nisan 2011 Cuma
\n

\n

Yapı Kredi Yayınlarının Doğan Kardeş Kitaplığında yeni bir kitap çıktı. Denemeci başlıklı eser, Güven Turanın Nermi Uygurun denemelerinden yaptığı bir seçki niteliğinde. Nermi Uygur, edebiyatımızın deneme türünün en usta birkaç yazarından biri. Bir yazarın veya şairin ustalığı ile veriminin zenginliğinin bir araya gelmesi, her zaman ondan bir seçki yapılmasını güçleştirir; çünkü bu bağlamda seçki, o yazarı veya şairi temsil etme savındadır. Güven Turan, Denemeci başlıklı seçkisinde bu işin üstesinden büyük başarıyla gelmiş. Kitaba konulan denemeler, hem deneme türü hakkında çok sağlam bilgi veriyor, hem de Nermi Uygurun gerek yazar gerekse felsefeci kimliğini çok açık biçimde sergiliyor. Bu açıdan bakıldığında Denemeci, aynı zamanda Nermi Uygurun bütün eserlerine bir giriş niteliğiyle de okunabilecek bir kitap.

\n

Kitapta yer alan ilk deneme olan Denemecide yazar, bu türün hemen bütün özelliklerini tanıttıktan sonra, denemeciile felsefeciarasındaki -kendisine göre bir anlamda zorunlu olan- yakınlığı da vurguluyor: Değil mi ki şaşırtıcı savlardan açıldı, ben de kendi savımı belirteyim öyleyse: En ağır, en derin, en etkili filozoflar arasında saydığımız birçok kimselerin, yalnızca filozof olmadığına, aslında birer büyük denemeci olduğuna inanıyorum ben. İşte Platon, Pascal, Berkeley, Nietzsche, William James, Bergson Öyle bir tutum ki denemecinin tutumu, felsefenin ta kendisi. Nasıl çalışır filozof? Şunu sorsam daha iyi: Nasıl çalışırsa başarıya ulaşır filozof? Yanıtım: Denemeci gibi çalışırsa…” Nermi Uygur, biraz daha ileride bu ilişkiyi daha da somutlaştırıyor: - güçlükten yılmaz, güçlüklere hep yeni baştan saldırmayı aldatıcı çözümlere yeğ tutar denemeci. Tıpkı filozof gibi o da soru savsaklamaya yeltenmez. O da filozof gibi, güçlükleri kapayan kesinliklerden çok, güçlükleri deşip göstermeye değer verir. Kestirip atan çözümlere sırt çevirip çözüm denemeleriyle yetinir katkısız filozof gibi denemeci de. Güçlükleri tekçilikte bitirme filozofun da denemecinin de tiksindiği bir şeydir. İkisi de göz boyayıcı yengiden kaçınıp dolanıklıkların bilincinde yaşamayı sever…”

\n

Bu tanımları, aynı zamanda denemeci tutum diye adlandırabileceğimiz tutumun ezberci tutuma ne kadar ters düştüğünü ve eleştirel düşünebilmeaçısından ne kadar büyük önem taşıdığını göstermeleri bakımından da dikkate almamız gerekiyor. Çünkü eleştirel düşünebilmek, tam da Nermi Uygurun belirttiği gibi, güçlükleri tekçilikte bitirmenin ya da tek bir reçete, tek bir çözüm bulmakta ısrar etmenin tersini öngören bir düşünme biçimidir. Başka deyişle, eleştirel düşünen kişi, geçerliliğini kuşaklar boyu koruyacak, böylece de zaman içersinde ezber konularınadönüşecek reçeteler veya çözümler bulmak peşinde değildir; o, tam tersine, her kullanım öncesinde doğruluklarını bir kez daha sınamaktan asla çekinmeyeceği çözümleri eleştirel düşünebilmenin en doğal ürünleri sayar.

\n

Yaşamın, toplumun ve bireyin sürekli değişkenliğinin doğal sonucu sayılması gereken eleştirel düşünmeyi bu coğrafyada eğitimin her aşamasında genç kuşaklara yeterince aşılayabilip aşılayamadığımızın tek ölçütü, onlardan ağırlıklı olarak denemecimi, yoksa ezbercimi olmalarını beklediğimizi kendimize sürekli sormaktır!

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları