İbrahim Gönencan’ı tanır mısınız? Futbol dünyasının özellikle ulusal kadrosunda yer alanları bilir. Filozof, espri kutusu, köfte arabasına aramızda para toplayıp destek verdiğimiz pırıl pırıl sevilen bir Futbol Federasyonu görevlisiydi. Açıkçası malzemecimizdi! 1981’li yıllardı. Ulusal futbol neredeyse bana teslim edilmişti. Kocaeli’de kamptaydık. Antrenman dönüşü onu yanıma çağırıp bir çay ısmarlamıştım. Bir ara bana esprilerini sıraladıktan sonra “Hocam ben yıllardır federasyondayım. Her zaman malzemeleri hazırladım futbolcularımıza. Sonuçta onlar yurtdışına giderken ben hep kalkan uçağın arkasından onlara el salladım! Bir kez yurtdışına beni almadılar! Beni sen götür” demişti! Bu talep çok anlamlı ve duygusaldı. Orada onun görevini yapanların artık değişmesi gerektiğini anlamak zor değildi. Çok etkilenmiş ve onu listeme dahil ederek o dönem için önemli bir tabuyu da yıkmıştım. Şimdilerde çok iyi bilirler o daha sonra bu işi yapan ve yurtdışı seyahatlere giden tek malzemeci ve en önemlisi hepimizin moral kaynağı bir espri ustasıydı. Geçinemiyor ve bunun dışında boş zamanlarında stadın önünde köfte ekmek satmak için bir arabaya sahip olmak istiyordu! Başta Tanju olmak üzere hepimiz bilgim dahilinde ona bu araba parasını toplayarak aldık!

İzmir Atatürk Stadı’nda Altay’la hazırlık maçı yapmak üzere soyunma odasında konuşurken futbolcularımın konsantrasyon dağınıklığını ve tebessüm ettiklerini gördüm. Arkamı döndüğümde İbrahim’in hareketleriyle onları güldürdüğünü gördüm. Derhal görevden alıp birkaç gün cezalandırdım. Çok pişmandı ve defalarca benimle görüşmek istemişti. Amacım onu kazanmaktı. Ama başarımız futbolcularımızın kazanmasıyla olacaktı! O dönemde en duygusal ve samimi olan futbolcu grubum benimle özel görüşse de sonuçta niçin burada olduğumuzu hatırlatınca teslim oluyorlardı. Bir gün görevden alınınca tüm futbolcularım adeta bu sevgi yumağının dağılma tehlikesine kaşı isyanı başlatırken o da beni sahiplenmek üzere ağlıyordu. Hepsini zorla ikna ederek İbrahim’e havale ettim. Kısa yaşam yıllarında İbrahim tüm seyahatlere katıldı ve bu kez ben uçağına el salladım!

Ulusal Takım önemli bir kadro değişimiyle Avrupa Futbol Şampiyonası’na gitme hakkını kazandı. Hepsini kutluyorum, emeği geçen herkese teşekkür ederim. Umuyorum ki İbo’muzun da ruhu mutlu olmuştur. Avrupa Şampiyonası’na gidecek yeni kadromuz başarılı olacaktır. Bu sevinç, yer üstündeki bizlere olduğu kadar toprağa verdiğimiz değerleri de ulaşacaktır! Bunu hâlâ ayrı olsak da kulübede yaşayan Hüseyin kardeşim ile Şenol Güneş de hissetmiş ve yaşamaktadır! Tebrikler çocuklar. Bizim de futbolda varolduğumuzu unutanlara hatırlattınız. En azından İbo’nun ruhu kadar hepimiz tebessüm içinde sevinçliyiz.