Adnan Binyazar

Ev köpekleri

07 Haziran 2024 Cuma

Aziz Nesin yıllar önce Berlin’de, “Burada köpek, çocuğun yerini almış!” demişti. 

Bu saptama, köpek sevgisini insan sevgisiyle eş tutup ona yoldaş olanlar açısından da geçerlidir.   

Köpeği koruması altına alanlar, eve sokmakla kalmıyor, ona özgü temiz barınma yerleri, yemelerini içmelerini kolaylaştırıcı ortam da yaratıyolar.    

KÖPEKLİ YAŞAM

Köpek dışarıya çıkarıldığında gözünü bakımcısından ayırmaz. Doğal gereksinimlerini duyurmak için kuyruğunu sallar, bacağını kaldırır. 

Bunun ayrımına varan, köpeğin bıraktığını, bir kâğıt parçasıyla yerden alır, cebinden çıkardığı torbaya koyar, gördüğü ilk çöp kutusuna da atar. 

BAKIM

Ev köpekleri sabahları, akşamüzerleri yürüyüşlere çıkarıldığında özgürce koşup hoplamanın tadını çıkarır. Öylesine özgürdürler ki zinciri gevşek tutulmuşsa, karşıdan gelenin gülümsediğini de sezerse onun dizlerine tırmanmaya kalkar.

Koruyucu, köpeğinin yürürken yalpaladığının ayrımına varırsa hastalandığını varsayarak ertesi gün onu bölge veterinerine götürür.

Böyle bir düzen kurulmadıkça, köpek sorunu daha da büyüyerek gündemden düşmeyecektir!

İKİ ÖNEMLİ ÖNERİ!

Gazetemizin yazarı Öner Yağcı, “İkinci Dünya Savaşı’nın başlarında (1939) Londra’da, ‘yiyeceklere ortak olmasınlar’ diye 750 bin evcil kedi ve köpeğin öldürülmesini, Osmanlı’da da 1910’da Hayırsızada’da 80 bin köpeğin ölüme terk edilmesini örnek gösterek bunu sürdürmek isteyenleri vicdansız” sayar.       

Yazdığı konuları özünden kavrayan gazetemizin yazarı Zülâl Kalkandelen’in şu önermelerinin yerine getirilmesi, en azından köpeklerin öldürülmesini çözüm olmaktan çıkaracaktır:      

1- 2019 TBMM Hayvan Hakları Komisyonu Raporu’nda önerildiği üzere hemen “Hayvan Hakları Fonu” kurulması.

2- Tüm ülkede acil ve yoğun bir kısırlaştırma ve hayvanları çipleme seferberliği başlatılması.

3- Yurt çapında aşılama seferberliği düzenlenmesi.

4- Her ilçede yeterli sayıda veteriner hekimin de görev aldığı, koşulları düzeltilmiş ve gönüllülerin istediklerinde ziyaretine açık, kameralarla denetlenebilen bakımevlerinin yapılması.

5- Köylülerin çobanlarına bekçilik yapması için kullandıkları çomar cinsi hayvanların kısırlaştırılmalarının sağlanması.

6- Saldırganlığa eğilimi olan hayvanların bakımevlerinde uzmanların gözetiminde rehabilite edilmesi.

7- Üretim çiftliklerinin hemen kapatılması.

8- Hayvan üretip satanlara ve sahiplendiği hayvanı sokağa bırakanlara caydırıcı, ağır cezalar getirilmesi.

9- Petshop’larda katalogdan hayvan satışının yasaklanması ve belediye barınaklarındaki hayvanların yuvalandırılmasının teşvik edilmesi.

10- Sokak hayvanlarının besleme faaliyetlerinin gönüllülerle birlikte düzenli olarak sürdürülmesi.

11- Toplumda hayvanlar konusundaki bilincin geliştirilmesi ve medyada kamu spotlarının yayımlanması.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kitap dünyası 8 Kasım 2024
Öğretmenden mektup 1 Kasım 2024
Okumaya geçiş 25 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları