Şükran Soner
Şükran Soner soner@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Veda Etmiyor

29 Eylül 2012 Cumartesi
\n

\n

Başbakan Erdoğanın iktidarının ve de AKPnin 3 seçimi birden içine alan, geleceğinin yeniden düzenleneceği bildirilen hafta sonu kongresinin medyatik reklamlarındaVeda etmiyorsloganı öne çıkarılarak bilinçlere bir kez daha kazılıyor. En çok Erdoğanın konuşmasının satır aralarından, sorgulanan gelecek yapılanmasının dönemeç adımlarının çıkacağının da altı çiziliyor. Her seçime, nasıl olacağına açıklık getirilemeyen ancak büyük umutlar bağlanan, seçim süreci için de ateşkes uzlaşmasının geçerli kılındığı bir büyük barış projesi ile girilmiş olması kuralı, en ağır çatışmalar, can kayıplarının yaşandığı günlerin sıcağında, yeni bomba, sürpriz gelişme gibi bir kez daha gündeme sokuluyor...\n

\n

Yakın günlerin çok beklenti yaratmış olmasına karşın, tersine en sıcak çatışmalarla kırılan Leyla Zananın devreye girmesi, barış projesini Başbakan Erdoğanın kimliğinde aramasının ardından akıl almaz boyutlarda kanlı, acımasız boyutlarda tırmanan terör eylemlerinin aslında toplumu barışa zorlama, ikna etme amaçlı olduğu söylemi son günlerin stratejik değerlendirmelerinde takılı plak gibi tekrarlanıyor. Yeni barış projesinde bu kez arabulucular olmadan doğrudan iktidarları ile Aponun kendisi masanın baş aktörleri konumundalar. Başbakan kongreyi beklemeden Aponun kardeşinin ziyareti ile kanlı son çatışmaların sorumluluğunu Kandile, yandaş uzmanlar, yetkili ağızlar İran-Suriye desteklerine bağlarlarken... Barış anlaşması umutları Apoya yönlendirilirken de ABD, cemaat, düşünce kuruluşları stratejik açıklamalarında da yeni barış, büyük umut projelerinin senaryoları ton farkları ile aynı eksen üzerinden yazılıp duruluyor...\n

\n

Tek kutuplu dünya düzeninin ırklar ve dinler-mezhepler üzerinden sınırsız ayrışma ile ayakta tutulmasında çıkan büyük sorunlar, üstüne ABD eksenli merkez, emperyal silahlı gücün, NATO, BM desteğinde kendisi için tehdit, terörü durdurma adına askeri doğrudan işgal reçetelerinin bataklıklara saplanma, katlanılmaz ekonomik-sosyal-siyasal hatta askeri bedeller üretmesi gerçeği anımsatılıyor. Yoksul güney dünyasında ayrımcılık üzerinden çatışmalarla sistemin ayakta kalması, nefes alması..” eksenli çözüm reçeteleri 20li yıllar geride kaldı. Şimdi yaşamsal tüm kritik bölgeler için, sorumlu, partner merkez ülkeler kullanılarak uzaktan yönetme, yönlendirmenin geçer akçe, yol görüldüğü vurgulanıyor...\n

\n

***\n

\n

İşte doz-üslup farkları ile kulaklara fısıldanan yeni senaryolarda Türkiyenin bölgesi için merkez seçildiği, başkanlık sistemi, konfederal yapılanmanın da, kendi bölgesi için ABD, AB örneği olmazsa olmazlar arasında önerildiği. masalı anlatılıyor. Ortadoğu projelerinde büyük Kürdistan artık ayrı bir devlet değil de, konfederal yapı içinde Türkiyeye eklenecekler arasında sayılıyormuş. Dahası durumlara göre Ermenistan, Azerbaycan da konfederal yapılanmada aynı çatı altına eklemlenebilirlermiş.. miş miş...\n

\n

Kongreye girişte tek başına başkanlık sistemi özlemini, tek lider, tek karar verici konumunu daha bir göstere göstere kamuoyuna yansıtan Başbakan Erdoğanın, Cumhurbaşkanı Gül ile rol değişikliği dahil, bugüne kadar çalıştığı kadroları ikinci plana attığı izlenimi veren yeni yönetimleri oluşturma çalışmalarında, sloganı veda etmiyorun çok ötesinde, mutlak güç, tek karar verici, tek seçici algılamasının pekiştirilmesi yolunda... Önüne çıkanları; (şimdilik partinin içinden kimselerin haddinin olmamasına karşın) muhalefet, medya, sivil örgütlenme, sadece bir icraata karşı duran, eylem yapanı, elbette TSKnin köklü operasyonu, tüm kamu kadrolaşmaları için geçerliezip geçmesloganı, imaj pazarlamasının ana çerçeveleri.\n

\n

Anlaşılan Türkiye ve sorumluluk alanına eklemleneceği söylenen ülkeler için, evrensel insan hakları, hukuk devleti düzeni, demokrasi ilkeleri çerçevenin içine alınması zorunlu kriterler olarak görülmüyor. ABD, AB odaklanmalarında gündemde yeri olamayacak mutlak, keyfi, kişiye odaklandırılmış iktidar gücü, yönetim üslubunda çıkan sorunlar karşısında ise kolayca lider değişebileceği üzerinde duruluyor. Pervasız Erdoğanın liderlik gücü ile gündeme sokulan yeni yönetim yapılanmasının çerçeveleri AKPnin bu genel kurulunda çok daha anlamlı çizilecek. Sonrasında Erdoğanın liderliği noktalanırsa, yola başkası ile devam edilecek..sözleri bile kulaklara fısıldanabiliyor...\n

\n

Büyüklere bu uçuk kaçık masallara sizin aklınız yattı mı? Aklımızı peynir ekmekle yiyip bu boyutlarda yitirdik mi? Gerçi her birinin toplumsal bedeli birbirinden ağır oluyor ama 1966dan bugüne aktif gazeteci olarak ben bile ne kadar çok uçuk kaçık senaryoya, şişirilip şişirilip balon gibi patlamalarına tanıklık ettim... Sayamıyorum.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları