Şükran Soner
Şükran Soner soner@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Kosova’da IŞİD Operasyonu

18 Eylül 2014 Perşembe

Aslında İstanbul’da iki Kosovalı gencin IŞİD’den ayrılan iki militanı cezalandırmak üzere İstanbul’da örgüt talimatıyla cinayet işledikleri haberini okuduğumda takılmış, altını çizmek istemiştim... Seçimlerin yoğun gündeminde haber değeri bayatladığından bu hafta başı Kosova’dan gelen 40 gözaltı ve yargılama haberiyle derdimi sizlerle paylaşma fırsatını yakaladım... IŞİD başta Suriye-Irak eksenli radikal İslamcı terör örgütlerine militan genç gönderme suçlaması ile gözaltına alınan ve yargılanan Kosovalı 40 kişinin operasyonunun haberleri, Kosova’da ne zamandır ailelerin paniği haline gelen sorunu dünya gündemine taşımış oldu...
Balkanlar’da ağırlıklı Müslümanların yaşadıkları Kosova-Bosna topraklarından radikal İslamcı terör örgütlerine terör eylemcisi olarak gençlerin gittikleri gerçeği, uzaktan çoğunluğun Müslüman olduğu bölgelerdeki örgütsel çalışmaların doğal bir sonucu gibi görülebilir... Sorgulanması, kaygı duyulması gereken çok fazlası, nedenleri de var... Çoğunluk Müslüman Arnavutlarla, Boşnakların, Osmanlı’nın Balkanlar’da İslam dini ile yayılma stratejisinin gereği, Bektaşi-Alevi tekkeleri eliyle olduğunu anımsatmakta yarar var... Yakın tarihte Atatürk sempozyumu için gittiğim Makedonya’dan, Cumhuriyet okurlarıyla paylaştığım röportajda görselleri ayrıntılı olarak paylaşmıştım... Osmanlı’nın halen açık ilk, en önemli tekelerinden “Naki Baba”da değişen bir öz yok... Son temsilcisi Hz. Ali’nin dev resminin önünde, papazlarınkine çok yakın giysisinin Osmanlı yaklaşımının ürünü olduğunu anımsatıyor, yöre halkının kültürü ile çatışmaması, yadsınmamasının hedeflendiğini anlatıyordu. Tüm inançlara karşı hoşgörü, insancıl felsefe, yaklaşım, bölgede İslamın yayılmasının anahtarıydı...
Zaten çocukluğumun geçtiği Priştine Büyük Camii’nin karşı köşesinde Mevlevi Şeyhi’nin tekkesi, müritlerin dönerek yaptıkları törenler, Sakallı Şerif’in önünden geçtiğimizde okunan dualarla birleşik bilincime kazınmıştı... Çoğunluk Kosova Arnavutlarının ise cami ve ibadetinden uzak, Alevi inancına, geleneklerine bağlı yaşadıklarını da biliyordum... İşte tam da bu nedenle Kosova’dan, bugünün Arnavut kökenli gençlerinden IŞİD tetikçisi, kaçan militanı öldürmekle görevli militanların çıkmış olması gerçeği ile çarpılmıştım... Alevi-Bektaşi kültürü ile yüzlerce yılı devirmiş ailelerin içinden, en kanlı sözde Sünni inanca bağlı Kuran’dan esinlenmiş olması söz konusu olamayacak radikal İslamcı terör örgütlerinin tetikçi militanları nasıl türemişti?

***

Uğur Mumcu, yazılarında Ortadoğu bataklığının içinden giden kirli örgütler, para ilişkilerini yazmış, Balkanlar’ı bekleyen radikal siyasal İslamcı tehdide ilişkin olabilecekleri öngörmüştü...” demek olsa olsa başlangıcı açıklamak olur... Tito Yugoslavya’sının parçalanması, birinin bile tek başına ayakta kalmasının olanaksızlaştığı 9 devletçiğin emperyal çıkarlar adına üretilmesi sürecinde yaşanan ırk ayağından çok, inanç ayağı ağır basan kanlı çatışmalarda, her nedense Müslümanların çoğunlukta olduğu Bosna, Kosova, Makedonya’nın köylerinde çok kan akıtılmasına, ABD-AB’nin çok uzun soluklu seyirci kalmalarının açıklamasını da size bırakıyorum..
Sonuç, Türkiye’nin penceresinden “Katil Sırplar, Miloşeviç” olarak özetlenecek kadar basit, hiç değil... AB’nin gelişmiş kültürlerin çıkar ittifakı olan merkez ülkelerinin kayırdıkları Hırvatistan, Slovenya göreceli iyi, 9 devletçiğin hepsi birden bugün iki ayaklarının üzerinde durmayacakları kadar yoksullaşmış, yoksunlaşmış, çaresiz... En çok kanın aktığı İslam dünyası devletçikleri en dipte, Sırbistan-Karadağ hepsi sadaka yardımlara bağımlı, Tito Yugoslavya’sının koşullarının çok gerisinde...
Kurban bayramı yaklaşırken hemşeri Balkan derneklerinin kurban bağışı yardım çağrıları telefonlarımıza düşüyor. Bu yıl da toplanabilen paralarla, gidebilecek kadar kalabalıklarla, “katil” damgalı Sırbistan’dan kurban alınıp, Kosova’da kesilerek en yoksullara yardım eli uzatılacak. Üsküp kökenli olup Üsküp’e Makedonya devletçiğine gideceklere öneririm... Osmanlı kültürünün çok övünülen Üsküp kapalı çarşısındaki esnafın aralarındaki konuşmalara kulak kabartsınlar. Artık Türkiye’ye göç edenlerin yerleri Türkçe öğre`'6Deye özenenlerle dolamıyor... Sözde kurtarılmış, ABD’nin dünyadaki en ucuz en büyük üssünü orada yapmış olması bağlantılı korumasındaki Kosova devletçiğinin işsiz kalan Arnavut kökenli gençleri, karın tokluğuna Üsküp kapalı çarşısına en ucuz işçi olarak sığınmışlar...
Bizim iktidarları liderliğinin her moral bozukluğunda moral almak üzere Balkanlar’a sığınmaları boşuna değil elbet... Kızılay yardım paketleri, Irak, Suriye kamplarına da uzanan kamu örgütlenmelerin küçük ama çok anlamlı gelen yatırımları, Türkiye kökenli göçmen dernekleri, belediyelerin hac, kurban, Kuran kursu örgütlenmeleri, cami, tekke onarımları baş tacı... Türkiye’den bir dizi çekiminin bir kasabayı birkaç yıl ayakta tuttuğunu söylersek çok mu abartı olur? Ama gerçek... Ankara’nın taşımalı okula mahkûm Hacıbayram’ından yoksul gençlerin kaderi ile eş nedenler, IŞİD’i terörist, tetikçi militan çekim mıknatısı yapmıyor mu?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları