Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kosova Suriye'ye Çıkış Olur mu?
Haberler bilgi kirliliği amaçlı değilse, İktidarları adına Türkiye önerilerinin odağında, Suriye’ye yönelik çıkış formülleri arasında yararlanılacak örnek model olarak açıklanan Kosova formülüne sıcak bakılıyor. Dahası doğrudan BM müdahalesi kararının çıkarılması güçlüğü veri alınmış olarak, gönüllü ülkelerin katılımları ile oluşturulacak özel NATO eksenli askeri güç, hükümet ittifakları, katılımları için çalışmalar şimdiden hızlandırılmış, önemli adımları da atılmış bulunuyor.. ABD’nin Akdeniz’e gönderdiği askeri savaş gemisi önemli adım, İngiltere, Fransa.. gibi ülkelerden gelen önemli çıkışlar, hazırlıklardan haberler veriliyor. Türkiye istenebilecek her türden desteğe başından, kafadan hazır olduğu yolunda açıklama üzerine açıklama yapıyor..
Gündemimizden uzaklaştığı için unutulmuş, ayrıntıları çok da anlaşılamamış, güncel savaş, uzlaşmazlıklara konu olmadıkça da merak edilmeyen Kosova modeli, çözüm formülüne ucundan olsa biraz yakından bakmakta yarar var. Yorumsuz Suriye’ye nasıl uyarlanabileceği, ne kadarı ile yararlanabilineceği, çıkış yolu olup olamayacağı üzerinden bir izlenim olsun edinebilmek üzere.. Öncelikle Türkiye, iktidarları ağırlıklı gündeme giren Kosova örneğinin nasıl örnek oluşturulmasının amaçlandığı, neden gündeme getirildiği üzerinde düşünmeye çalıştım.. Kanlı çatışmaların sonucunda, Sırpların iç savaşın başında katliamcı olsalar da terk etmek zorunda kaldıkları Kosova doğumlu olarak ağırlıklı Müslüman Arnavutlar, biraz Boşnaklar ve Türklerin kaldıklarını biliyorum..
Amerika Kosova askeri müdahalesinin güç odağı olarak, doğduğum Priştine’de dünyanın en büyük askeri üssünü yaptıktan sonra birkaç milyonluk toplam nüfusu ile manevi sorumluluğunu üstlenmiş olarak bağımsız Kosova Devleti’nin ilan edilmesinin önünü açmış olsa da BM katında tanınmış bir devlet hâlâ ortada yok. Bugüne kadar dünya çapında Kosova’yı tanıyan ancak 60 devlet arasında AB ağırlığı da olamadığından, Sırbistan’ın kendi devletinin bir parçası olduğu tezi; BM’nin resmi gerçeği olması yanında, AB aday üyeliği de bu çerçevede yürütülüyor. Kosova Devleti’nin bağımsızlık ilanı, kuruluşundan 5 yıl sonra da Kosova’dan seçimlerle oluşan Meclis, iktidar, yönetim güçleri yanında BM yönetimi, ULEK’in de varlığı, geçerliliği ile, iletişimli ikili iktidar sürdürülüyor..
Asıl önemli olanı NATO ve Rus askeri güçlerinin özel bileşkesindeki Kofor güçlerinin içinde, halen resmen 23 devletin askeri görev yapıyor, Kosova’nın güvenliğinden bölge bölge ayrışmış olarak sorumluluğu paylaşıyorlar.. 1999 askeri müdahalesinden bugüne gelişte, Kosova sınırları içinde iç savaşı körükleyecek odakların bulunmaması gerçeği, birkaç kez yinelenen seçimlerde her seferinde 20’nin üstünde partinin seçime katılmış olması, demokratik seçimler sonucunda yerel ve merkezi parlamenter yönetimlerle, iktidarın oluşması bilinen anlamda bağımsız Kosova Devleti’nin kurulabildiği anlamına gelmiyor.. BM sorumluluğunda eş yönetim, özel askeri güçle Kosova’yı ayrı devlet olarak tanımayan Sırbistan başta dışardan askeri güçle gelebilecek tehditler buzdağının görünen parçaları.. Bağımsız devlet olabilmenin ekonomik, sosyal, siyasal askeri güçle korunabilme koşulları, gerçeklerinde askeri boyut için ABD’nin dünyadaki en büyük üssü ne ölçeklerde dokunulmazlık zırhı sağlıyorsa.. Bağımsız devlet olabilmenin diğer koşullarında engeller üretiyor..
ABD’nin bir tür üs bedeli, emekliliği hak etmişler ve etmemiş yaşlılar için doğrudan üstlendiği 60-75 dolarlık aylık ücret ödentileri ile insanlar nasıl yaşayabilir? Sırbistan’ın geçmişin toplanmış aidatları ile, ayrıldığını ilan etmiş devletin vatandaşlarının haklarını ödemesi de söz konusu edilemeyeceğine göre.. Yugoslavya bütünlüğü içinde var olan üretim ekonomilerinin dibe vurması, eğitim-sağlık başta her tür insan hakkı için ön adım sosyal devlet çarklarının döndürülememesi, geçmişin önde toplumsal birikimlerinin hızla eritilmesi anlamına geliyor. Türkiye’nin, iktidarlarının Kızılay paketleri, cami onarımları, Türkiye’de eğitim destekleri ile uzanan ellerine bağımlılık da aynı nedenlerden. En büyük dış destek ise Türkiye’ye göç etmiş eski göçmenler ile sıcak savaşta AB ülkelerine kaçanlardan gelen yardımlardan..
Suriye’deki Ortadoğu’yu yakacak ırk-mezhep çatışmacılığında, çok kan akan bir iç savaş ortamında, özellikle de dışardan büyüklerin çıkar çatışmaları, Kosova benzeri çözüm üretmeden ortak müdahale arayışlarını gündeme getirmiş olabilir mi? Esad’ı götürmede uzlaşabilseler de, Suriye’nin geleceği için bir çözüm üretemediklerinden, çıkarlarda birdiğerinin önünü açmadan, birlikte kanı durdurma formülü.. BM denetiminde, ortak özel uzlaşılabilen ülkeler arasında askeri güçle iç savaşı, akan kanı durdurma.. Düş olarak güzel de, tek parça kalmış Kosova’da bile yıllardır dünyanın askeri bekçiliğine bağlı kalınan tabloda, Suriye’de çözüm üretmek sanki olanaksız gibi.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Yoğun kar yağışı beklenen iller açıklandı!
- Saadet'te yeni genel başkan belli oldu
- Yandaş yazar, son anket sonuçlarını açıkladı!
- Kriminal raporun ayrıntıları ortaya çıktı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- 4 kişiyi öldürüp intihar etti!
- 'Bu işin şakası yok, herkes ayağını denk alsın'
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama