Kaçınılmaz-Şaşmaz

02 Ağustos 2012 Perşembe
\n

İçinde yaşadığımız siyasal-sosyal-toplumsal olayların karmaşasında çoğunlukla ayırımına varamayız, oysa fizik-kimya kadar sosyal bilimlerin de kuralları kaçınılmaz, şaşmaz, tartışılmazdır. Benzer gibi görünen olaylar akışında öngörülemeyen sonuçlar, kuralların işlemezliğinden değil, sonuçları doğuracak gelişmelerde belirleyici gelişmelerin ağırlıklarının, etkilerinin kolay görülemiyor, ölçülemiyor olması ile ilişkilidir. Yine de kör kör parmağım gözüne gelişmelerin sonuçlarını yoka saymak aymazlık değilse, kirli çıkarlar adına toplumsal suç işlemeye girer.

\n

Dün medyamızın ana haberleri arasında kaçınılmaz sonuçları ile askeri şûra toplantısı, kararları vardı. En üst kademelerden, kritik komutanlıklarda, koskoca TSK’nin mensupları yanında, yüzlerle sayılsalar da üst kademe görevleri, kendilerinin durumlarına bağlı alt kademelere etkileri nedeniyle, mahkûm olmadan ikinci dönem şûra kararına kadar tutuklu kalmış komutanların durumlarının haber özetleri, üzerinde biraz düşünülse tüyler ürperticiydi. TSK içindeki geçişler tümü ile altüst olmuş, TSK’nin moral değerleri, gücü anlamında kaygı verici sonuçlar ortaya çıkmıştı. Şûradan çıkacak kararlar ne olursa olsun, yargısız infaz içerikli, aylar yıllar süren ön tutuklulukların insan hakları, hukuk devleti düzeni ihlalleri bir yana, TSK’de açtığı derin delik sırıtıyordu. Söz konusu yargılamalarda, bu saatten sonra hukukun en adil işletilmesi halinde dahi sadece ön tutuklu yargılananlar değil, TSK içinde geometrik sayılarla büyüyen bir tabloda hak mağduriyetleri, en önemlisi moral değerler kaybı kaçınılmaz.

\n

İktidar-özel yargı-yandaş medya cephesinin en haklı olmaları, gerçekten darbecilerin tasviyesi niyeti bir an için doğru, haklı çıkacak varsayılsa bile ortada toptancı suçlamalara dayalı, suçun şahsiliği, suç kanıtlarının somutluğuna dayalı iddianameler, kanıtlar görülemediğinden, suç-ceza ilişkisi ile uyumlu bir hakkaniyet, sonuç söz konusu olamayacak. Siyasal amaçlı bir operasyonun, çirkin amaçlarına ilişkin toplumsal yargı gün gün güç kazanacak... Hele de emekli en üst düzey komutanların, Genelkurmay Başkanının bile soyut terör örgütü üyesi suçlaması ile yargılanmaları vicdanları kanatacak.

\n

***

\n

Kısa bir dönem için özel yargı eliyle, demokrasilerde olmazsa olmazlar arasındaki hukuk devleti ilkelerinin ayaklar altına alındığı uygulamalarda, yargısız infaz içerikli ön tutuklulukların hem sayısal hem süresel artışlarında, herkesin toptan özel kanıt sunulmaksızın terör örgütü üyeliği ile yargılanmalarından Erdoğan iktidarlarının rahatsız oldukları gibi bir izlenim verilmişti. Ancak AKP’nin 12 Eylülü ile yargı bağımsızlığının tümden yıkılması, denetimin iktidar erkine geçmesiyle olup bitene seyirci kalma ile inandırıcılık ortadan kalkmıştı. Üstüne üstük sorunlara çözüm üretme adına Meclisten gece yarısı çıkarılan yargı paketinin aksine, olumlu sonuçlar doğuracağı izlenimi verilmişken görevleri uzatılmış özel yargının elinde gözden geçirmelerde tutuklulukların aynı gerekçelerle sürdürülmesi işin rengini tümden değiştirdi.

\n

Neden-sonuç ilişkilerinde hiç kafa yormayanların bile gözlerine batacak biçimde yargılamanın tümden ceza içeriği kazanmış ön tutuklulukları TSK açısından çok geniş bir operasyon sonucuna, amacına da hizmet etmiş oluyor. TSKdeki bu büyük operasyonda siyasi erkin iradesi yoksa, kimlerin, hangi büyük dış odaklı güçlerin erkinden söz açılabilir? İktidarlarının kimliğine, siyasal amaçlarına uygun, TSK’den engel oluşturacak güçlerin varlığına dayandırılan bir operasyon için bulunmuş bir yöntem desek.. Ya da iddianameler mantığı ile darbecilerin tasviyesi gibi bir amaç söz konusu olsa bile, suçlananlar, suçlanamayanlar da dahil hak-hukuk dışılıkla mağduriyetler yaratma, yargı sonunda kanıtlanamayacak suçlama yöntemleriyle toptancı suçlamalar geçerli olabilir mi?

\n

Suriye bataklığna nerede ise gözü kara, gönüllü bulaşmış iktidarlarının, ülkemiz için çok yaşamsal bir dönemeçte, emperyal çıkarlar adına Ortadoğu’da oynanmakta olan kanlı-kirli oyunda, komuta zinciri, moral değerleri yaralanmış TSK’ye düşen ağır sorumluluklar tuzu biberi. Askeri birlikler sınıra taşınıyor. PKK çatışmalarının tırmanışı, Kuzey Suriye Kürdistanı projesi, Türkiye sınırları içindeki ortak çatışma bölgeleri yaratma girişimleri ile çakışıyor.

\n

Askeri şûra üyesiyken tutuklu olduğu için toplantıya katılamayan Hv. Orgeneral Bilgin Ba- lanlının da olduğu çok sayıda üst görevli tutuklu komutanın tutuklu olduklarıBalyoz” davasından 21 Mayıs tarihini taşıyan komutanlar ve avukatları ortak imzalı bir dilekçe önümde. “Maddi gerçeği ortaya çıkarmak için, sahtelikleri bilimsel olarak kanıtlanmış dijital verilerle ilgili olarak mahkeme neden bilirkişi heyeti görevlendirme taleplerini ısrarla kabul etmiyor” sorusu soruluyor. Sahi davanın kilit noktasında yargılama neden kilitleniyor?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘5N1K’ 26 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları