Şükran Soner
Şükran Soner soner@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

İslamın en kanlı bayramlaşması..

02 Eylül 2017 Cumartesi

Hani kurban kesme geleneği, İslam dünyası içinde yardımlaşmanın, yoksula et dağıtmanın ötesinde, insan kanı akıtılmasın diyeydi?.. En çok iki kutuplu dünyanın, Sovyetler’in dağılması sonrası, ABD odaklı tek kutuplu dünya düzeni ile birlikte, kültürler, uygarlıklar çatışması, özünde yoksul güney dünyasını çok hızlı yoksullaştırarak, kuralsızlaştırarak, kaynakların merkezde, çok az elde toplanması dayatması ile yüzleşmiştik.. Bir biçimde İslam dünyası parçalanma projelerinde hedef tahtasına yerleştirilmişti... Şeker, Kurban fark etmez, her bayram yazılarımda, terörle kaynağında savaşma, demokrasi götürme süslü yalanlarıyla, İslam dünyasındaki hakların ağırlıklı mezhepler, aşiretler, ırklar soslu çatıştırılmaları, iç savaşlar bataklıklarında akan kandan söz etmişim... Bayram günlerinde olsun sağlanamayan ateşkes yerine, daha çok kan akıtılmasından yakınmışım..
Bu Kurban Bayramı’nın haberler gündemine şöyle bir göz atıp yaşananlara, sıcak çatışmalarda, en çok aralarındaki iç savaşlar bataklığında, sonra da başka dinlerden hedef yapılmalarıyla, canlarından olan Müslümanlara, can derdiyle yollara düşen, bu kez yollarda telef olanlara, yaşamlarını sürdürebilmek için çırpınan göç yollarındaki sivil halkların dramlarına bakınca... İslam dünyası içindeki nüfus artışıyla orantılı acı çekenler sayılarında patlamanın çok ötesinde, oransal patlamada da Müslümanların en çok kan, can, yaşam bedeli ödedikleri yılı yaşamakta olduğumuzu yadsıyabilir miyiz?
Bayramın ilk günü bizde insanlığın yüz karası gidişatına; kör kör parmağım gözüne biçiminde, 1 Eylül Dünya Barış Günü ile çakıştı. Myanmar’da bir kez daha, bir gecede akıtılan kanın bilançosunu insanlık görmek bile istemiyor...
 
                                                            ***
 
Sayıların ortaya çıkmamasından yola çıkmıyorum, BM’nin karar alma zahmetine bile katlanmamasını, konunun görüşülmüş olmasını yeterli görmesini kastediyorum... ABD’nin kendi yarattığı canavarla boğuşmayı Afganlılara bırakarak elini çekmesi kararında, insan haklarına duyarlılığı çok sorgulamalı kendi geleceği de güvende olmayan, çılgın Başkan Trump’ın şimdilik erteleme eğilim gerekçesi daha da bir trajikomik..
Amerika’nın çok ağır sel bölgesi felaketine bile en yüksek topuklu ayakkabılarıyla giden First Leydi, bir yerlerden Afganlı kadınların ABD kışkırtmasıyla Sovyetler’le karşı karşıya geldikleri yıllarda, İslam dünyası kadınları içinde ilk feminist anayasayı yazdırmayı başardıklarını öğrenmiş. Onların başarılarına duyduğu sempati nedeniyle, Sevgili eşinden, Taliban’la savaşmayı yarıda kesmeme, ABD akserlerini çekmeme ricasında bulunmuş.
Aslında Kurban Bayramı ile Dünya Barış Günü’nü birlikte kutladığımız günün penceresinden baktığımızda, ABD’nin doğrudan işgal ettiği Irak toprakları ile, Esad’ı düşürme projesi ile sahneye girdiği Suriye’de öncelikle mezhepler, sonrasında ırklar kışkırtmacılığında arapsaçına döndürülen oyunların sahnelenmesinde yeni yeni adımlar, tuzaklardan hiç vazgeçilmeyen ABD projelerinin yeni kurgulamalarının gündeme sokulmasında etkili ataklarda...
ABD’nin ağırlıklı yoksul güney, İslam dünyası, Ortadoğu odaklı senaryolarında her dönem, Müslümanlara yönelik FETÖ’yü, başka dinlerden haklar için ise, banker Soros’un “demokrasi grubu”nu, yasal meclisten kararlarla sağlanan fonlarla desteklediği, ne yeni bilgi ne de oluşumlar. Yıllardır kardeş kardeş İslam dünyasına Gülen Cemaati okulları başrolde, en çok Sovyetler’in parçalanmasında ise kırmızı, turuncu, karanfil darbelerinde çok kullanılan Soros yönetimindeki “demokrasi grubu” fonlarıyla ulaştılar. İşler, masa başı projeleri istenildiği gibi yürümedi. Şimdi çok daha karmaşık dünya dengeleri projelerinin, sahneleri gündemde. Türkiye’nin başı çok daha karmaşık çıkar dengeleri içinde, daha ağır belalara sokulmak üzere...
İçimden ne Kurban Bayramı ne de Barış Günü üzerinden tebrik dileği gelmiyor.. Ancak bir yanı ile de hem ülkemiz, hem İslam dünyası, hem de insanlık adına uyanışın; dinamiklerindeki patlamanın, gerçeklerinden beslenen; moral değerler, gücün bileşkesi, yürekleri çarpıyor...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları